Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/460 E. 2021/203 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/460 Esas
KARAR NO:2021/203

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/05/2018
KARAR TARİHİ:15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01.04.2016 tedarik başlangıç tarihli, 12 ay süreli, 01.04.2016-01.04.2017 arasını kapsayan elektrik enerjisi satış sözleşmesi yapıldığını, taraflar sözleşme feshetmediğinden 01.04.2017-01.04.2018 arasında da kendiliğinden yenilendiğini, davalının, işyerini iki ay önce bildirmeden tahliye ettiğini, en yüksek iki ayın fatura toplamı 3.702,47 TL+3.482,14 TL= 7,184,61 TL cezai şartı faturası tanzim edildiğini, 862,15 TL icra cezai şart, 129,32 TL faiz ile birlikte toplam 8.176,08 TL ile …. İcra Müdürlüğünün … dosya ile 18.12.2017 tarihinde icra takibi başlatıldığını davalının itiraz ederek takibi durduğunu, itirazın iplaline, %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmcsine, yargılama ve vekalet ücretlerinin davalıya yüklenmesini talep etmiştir
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; sözleşme hükümlerinin tamamının genel işlem koşullarını içerdiğini, sözleşmede yer alan maddeler üzerinde davalı ile müzakere yapılmadığını, davalıya keşide edilen faturalara dayanak sayaçlarda okuma ve tahakkuk hataları olduğunu, sözleşmenin bu nedenle haklı olarak feshedildiğini, faturalarda aktif enerji bedeli, yek bedeli, dağıtım bedeli, gecikme bedeli olmak üzere bazı alacak kalemlerine yer verildiğini, talep edilen cezai şart ile faiz miktarının fahiş olduğunu davanın reddine, davacının alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama ve vekalet ücretlerinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER
1-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası
2- Abonelik sözleşmesi ve dosyası
3-….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası
4- Bilirkişi raporları
5-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, elektrik abonelik sözleşmesi uyarınca cezai şart talebinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 25/03/2016 tarihinde Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Perakende Satış Sözleşmesi imzalanmış olup, bu tarih itibariyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu yürürlüktedir. Bir sözleşmenin 6098 sayılı TBK’nın m. 20 vd. uyarınca genel işlem koşulları denetimine tabi tutulması için kanunda belirtilen ölçütlerin uygulanması gerekir. 818 sayılı BK da olduğu gibi 6098 sayılı TBK’da da sözleşme serbestisi ana kural olmakla birlikte, sözleşmelerin geçerliliği için 6098 sayılı TBK’na, sözleşmenin hukuka aykırı genel işlem koşulları içermemesi unsuru getirilmiştir. Hem tüketiciler hem de tacirler için geçerli olan genel işlem koşulları denetimi, sözleşmelerin imzalanması aşamasında daha olumsuz durumda bulunan sözleşmenin tarafını dürüstlük kuralları kapsamında korumaktadır.
Somut olayda, cezai şarta ilişkin sözleşmedeki hükmün, genel işlem şartı olarak nitelendirilebilecek bir düzenleme olmadığı açıktır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 179. ve devamındaki maddeler uyarınca taraflar; yaptıkları sözleşmelerde, kararlaştırılan edimlerin ifa edilmemesi veya eksik ifası halinde ödenmek üzere, karşı tarafa çezai şart adı altında belli bir meblağın ödenmesini kararlaştırabilirler. Cezai şarttan kaynaklı alacağın talep edilebilmesi için alacaklının zarara uğraması gerekmediği gibi cezai şart olarak belirlenen meblağın haricindeki zararların talep edilmesine engel bulunmamaktadır. Taraflar, yapmış oldukları sözleşmelerde cezai şart miktarını tayinde serbesttir. Ancak; ceza, kanuna veya ahlaka (adaba) muğayir bir borcu teyit için şart edilmiş veya hilafına mukavele olmadığı halde borcun ifası borçlunun mesuliyetini icap etmeyen bir hal sebebiyle gayri mümkün olmuş ise, şart olunan cezanın tediyesi talep edilemez. Bunun yanında Hakim, fahiş gördüğü cezaları tenkis ile mükelleftir.
Yukarıda açıklandığı üzere; cezai şart ve bunun miktarı sözleşme serbestisi cerçevesinde taraflarca serbestçe belirlenebilecek olup, mahkemece ancak TBK’nın 182, 26 ve 27. maddeleri uyarınca sözleşmenin cezai şarta ilişkin hükümlerine müdahale edilebilir.
Bu açıklamalar ışığında davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında cezai şart alacağından kaynaklanan 7.184,61-TL asıl alacak 862.15-TL icra cezai şart, 129,32-TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.176,08-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin 02/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 05/02/2018 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği , dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının … A.Ş. davalısının … Ltd Şti olduğu, haksız fesih nedeniyle cezai şart tutarının tahsili için açılan icra takibine itirazın iptalinin talep edildiği, davanın kısmen kabulü ile davalının …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 30.125,96-TL üzerinden devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verildiği görülmüştür.
Abonelik dosyasının incelenmesinde; taraflar arasında 25/03/2016 imza tarihli, 01/04/2016 tedarik tarihli Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Perakende Satış Sözleşmesi imzalandığı,
4.2 maddesinde; ” …… Abone sözleşme hükümleri ve/veya borçtan dolayı icra takibine sebebiyet vermesi halinde ödenmeyen her faturanın yüzde on ikisi hukuki ceza bedeli olarak talep edilecektir. “
4.5 maddesinde; “Abonenin sözleşmenin herhangi bir maddesinden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmemesi halinde, tedarikçinin elektriği kestirme ve sözleşme madde 7.1’deki ceza bedelini talep etme hakkı vardır.”
6.7 maddesinde; ” Sözleşme bitiş tarihinden önce işyeri tahliyesi söz konusu olursa, abone tedarikçiye iki ay önceden yazılı bildirimde bulunma yükümlülüğü olup, bu bildirimi yapmaması halinde tahliye ayından önceki son bir yıl içinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek iki ayın fatura toplamına eşdeğer cezai şart ödeyeceğini kabul ve bayan eder.”
6.8 maddesinde; ” Abonenin sözleşme bitiş tarihinden önce sözleşmeyi bitirmesi işyerini tahliye etmesi veya devretmesi halinde o güne kadar aboneye sağlanan tüm indirimlerin ayrıca faturalandırılarak tahsil etme hakkına sahiptir.”
7.1 maddesinde; “Sözleşmede anılan hallerin dışında, sözleşme süresi içerisinde abone tarafından feshedilemez. Sözleşme bitiş tarihinden önce sözleşmenin abone tarafından fesih edilmesi veya sözleşme süresi içerisinde başka bir tedarikçi tarafında talep edilmesi halinde, abone son on iki fatura dönemi içerisinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek iki ayın fatura toplamı kadar cezai şartı tedarikçiye ödemeyi kabul eder. Sözleşmeden kaynaklanan fesih hakları saklı kalmak kaydıyla herhangi bir taraf, işbu sözleşme süresinin dolmasından en az 3 ay önceden sözleşmenin yenilenmeyeceği madde 4.6’daki teminatını tamamlayarak noter kanalı ile bildirmediği takdirde taraflarca sözleşme madde 3.6’daki şekilde standart %1 indirim tarifesi uygulanarak bir yıl daha uzamış kabul edilir. ” şeklinde düzenlenmiştir.
Dava konusu faturaları incelenmesinde; ilki 12/10/2016 Son ödeme tarihli en sonuncusunda 06/12/2017 Son Ödeme tarihli toplam 12 Adet fatura olduğu anlaşılmıştır.
Elektrik Mühendisi bilirkişinin 24/09/2019 tarihli 4 sayfadan ibaret kök raporunda özetle; İcra takibine konu olan alacak, salt ceza niteliğinde olup davacı şirket, davalıya EPDK Ulusal Tarife fiyatlarından daha pahalı fiyattan elektrik enerjisi satarak sözleşmenin 32. Maddesindeki; “İşbu sözleşme ile tedarikçi, satış fiyatının hiçbir zaman Ulusal Tarifeden daha pahalı olmayacağını kabul ve taahhüt etmiştir” hükmünü ihlal ettiğini, bundan dolayı, sözleşmenin 13. Maddesindeki; “Tedarikçinin sözleşmede yer alan şartlara ve esaslara uygun olarak taahhütlerini yerine getirmemesi halinde abone sözleşmeyi feshedebilir.” hükmüne göre davalının sözleşmeyi feshetme/işyerini tahliye etmesi sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, bu nedenle, davacı şirketin, davalıdan cezai şart bedeli talep edemeyeceği, dava konusu somut olayda cezai şart doğmadığından davacı şirketin davalıdan icra ceza bedeli de talep etmesinin söz konusu olmadığı, cezai şart doğmadığından gecikme zammı oluşmadığını, esasen, davacı şirket tarafından tahakkuk ettirilen cezai şart elektrik enerji satışının karşılığını oluşturmadığından gccikme cezası işletilmesinin söz konusu olmadığı, davacı … A.Ş’nin, takip tarihi itibariyle davalı… Ltd. Şti’den alacağı olmadığı kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Elektrik Mühendisi bilirkişinin 26/12/2019 tarihli 4 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; takip konusu alacağın elektrik enerji satış bedeli değil mutlak ceza niteliğinde olduğu, savacı şirketin cezai şart talep edemeyeceğini, cezai şart oluşmadığından icra ceza şartı ve gecikme zammı da talep edemeyeceği kanaatine varıldığını, incelenen itirazlar doğrultusunda kök rapordaki kanaatini değiştirecek herhangi bir husus mevcut olmadığını belirtmiştir.
Mahkememizin 09/03/2020 tarihli duruşmasında bilirkişi raporuna itirazlar değerlendirilmek, takip tarihi itibariyle davacının alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarının tespiti yönünden dosyanın yeni bir elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Elektrik Mühendisi bilirkişinin 14/10/2020 tarihli 9 sayfadan ibaret kök raporunda özetle; sözleşmesinin “abone tarafından fesih edilmesi veya sözleşme süresi içerisinde başka bir tedarikçi tarafında talep edilmesi halinde, abone son on iki fatura dönemi içerisinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek iki ayın fatura toplamı kadar cezai şartı tedarikçiye ödemeyi kabul eder” işbu sözleşme süresinin dolmasından en az üç (3) ay önceden sözleşmenin yenilenmeyeceğini Madde 4.6’daki teminatını tamamlayarak noter kanalı ile bildirmediği taktirde taraflarca sözleşme Madde 3.6’da ki şekilde standart %l indirim tarifesi uygulanarak bir yıl daha uzamış kabul edilir” şeklinde açıklanan 7.1. Maddesi’ni ihlal ettiği, bu bağlamda davalıya yine bu maddede açıklanan hüküm kapsamında, 7.184,61 TL’lik “Asıl Alacak” için 06/12/2017 son ödeme tarihli “Ceza Faturası”nın düzenlendiği, 14/03/2013 tarihli ve 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu kapsamında EPDK tarafından hazırlanan yönetmeliklerle içerikleri belirlenen ve … iletilmek üzere Davacı Şirket tarafından tahsil edilen bedellerin (YEK Bedeli, Piyasa Maliyetleri Bedelleri gibi); Davalı Tüketici’nin Davacı Elektrik Şirketi’nin portföyüne dahil olduğu 2016/09-….-2017/08 dönemleri sürecindeki elektrik tüketimleri, ilgili aylarda … tarafından belirlenen, birim maliyetler ile çarpılarak bulunduğu, bu kapsamda hazırlanan faturaların davalı şirkete tahakkuk ettirildiği, neticeten ödenmeyen toplam “8.176,08 TL Dava Esas Değeri” için, …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas, sayılı dosyası ile, davacı şirketin; davalı şirket aleyhine, “7.184,61 TL Fatura Bedeli (Asıl alacak)” + “862,15 TL İcra Cezai Şart” + “129,32 TL Takip Öncesi Faiz” = 8.176,08 TL’lik alacağa icra takibi başlattığını belirtmiştir.
Elektrik Mühendisi bilirkişinin 04/02/2019 tarihli 5 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; davalı tarafından sözleşme Madde 6.7’de açıklandığı şekilde feshedilmediği için, sözleşmenin 7.1. Maddesine göre, kendiliğinden yenilendiğini ve madde 3.6 açıklandığı üzere standart %1 indirim tarifesi uygulanarak 1 yıl daha geçerli hale geldiğini, ancak bu süreç içerisinde davalı tarafın işyerini sözleşmede kararlaştırılan şartlara uymadan tahliye etmiş (… 21/05/201S tarihli belgesinden görüldüğü üzere, Davalı tarafın tahliyesi 18.10.2017 tarihinde yapılmıştır) ve kendisine, sözleşmenin 4.5. maddesinde gereğince, cezai şart faturası tahakkuk ettirildiğini, davalı şirketin tahakkuk hatasına ilişkin yaptıkları itiraz; “şikayetli elektrik sayacı muayene raporu”na göre, başka bir adresteki … No’lu Abone Numarası için olduğunu, İş bu dava konusu faturalar davalının başka bir adresteki … No’lu Aboneliğine ait olduğunu, sözleşmenin 4. Maddesinde “Toplam Satış Bedelinin nasıl formüle edileceği” belirtilmiş ve tüm faturalarda YEK bedelinin talep edilebileceği açıkça kararlaştırıldığını, neticeten 30/09/2020 tarihli “Bilirkişi Kök Raporu”nun “sonuç ve kanaat” bölümünde tespit edilen sonuçlann aynen geçerliliğini koruduğu bildirmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davalı davacının elektrik abonesidir. Davacının imzaladığı elektrik abonelik sözleşmesi 12 ay süreli olup sözleşmenin 25/03/2016 tarihinde imzalandığı, tedarik tarihinin 01/04/2016 olduğunu, sözleşmenin süresinin 10/04/2017 tarihinde son bulunduğu, ancak taraflarca sözleşme ilişkisine son verilmediği, sözleşmenin yenilendiği taraflar arasında ihtilafsızdır. Uyuşmazlık ceza faturası ve davalı tarafından ceza faturasının ödenmemesi nedeniyle icra takibine sebebiyet vermesinden kaynaklanan alacakların talep edilip edilemeyeceği hususundadır.
Davalı abone iş yerini Epidaş kayıtlarına göre 18/10/2017 tarihinde, sözleşme süresi içerisinde tahliye etmiştir. Sözleşmenin 6.7 maddesi uyarınca tahliyeden 2 ay önce yazılı bildirim yükümlülüğüne davalı tarafça uymaması nedeniyle aynı madde uyarınca son 1 yıl içerisinde ki en yüksek 2 ay fatura bedeli toplamının cezai şart olarak talep edebilecektir. Davalı tarafından ceza bedelinin ödenmediği, dava dayanağı icra takibine sebebiyet verdiği, yine sözleşmenin 4.2 maddesi uyarınca abonenin icra takibine sebebiyet vermesi nedeniyle her fatura bedelinin %12’si kadar ceza bedeli talep edebileceği düzenlenmiş olup davacı ceza bedelini de talep edebilecektir.
Sözleşmenin bu hükmleri tarafları bağlayıcı nitelikte olmakla, yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere genel işlem koşullarından bahsedilemeyeceği gibi cezai şart bedeli dikkate alındığında TBK 182 uyarınca indirime de gerek bulunmamaktadır.
Bu kapsam da bilirkişi raporunda YEK bedeli talep edilebileceğine ilişkin sözleşme maddesi ve sözleşmedeki hesaplama yöntemi esas alınmak suretiyle hesaplamanın yapıldığı, bu nedenle ikinci bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmıştır. Davalının iddialarının …. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile ilgili olduğu, dava konusu abonelikle ilgili mahkeme dosyasının tarafları aynı olmakla birlikte farklı aboneliklere ilişkin olduğu, son bilirkişi ek raporunda bu hususunda değerlendirildiği, tüm bu açıklamalarla davacının davasını ispatladığı, işlemiş faiz yönünden ise, abonelik sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlıkta her bir faturanın son ödeme günü belli ve muayyen olduğuna göre, abonelik sözleşmesinde faturanın zamanında ödenmemesi hakkındaki madde hükümlerine göre her bir fatura alacağına son ödeme tarihinden itibaren 6098 sayılı TBK’nın madde 117. maddesi gereğince faiz işletilmesi gerektiği, kanaatiyle davanın kabulüne karar verilerek; (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2016/13741 Esas 2018/2639 Karar sayılı emsal ilamı)
İcra İnkar Tazminatı yönünden; dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1- Davanın KABULÜ ile; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından yöneltilen itirazın iptaline ile, takibin 7.184,61 TL asıl alacak 862,15-TL cezai şart 129,32-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.176,08-TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacağa takip talebindeki gibi faiz uygulanmasına,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatı 1.635,21 -TL’nın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
3-Alınması gereken 558,50-TL harcın, peşin alınan 98,75-TL harçtan mahsubu ile bakiye 459,75-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvurma harcının ve 98,75-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.902,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/2 maddesi gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır