Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/34 E. 2020/819 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/34 ESAS
KARAR NO : 2020/819 KARAR
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2018
KARAR TARİHİ : 08/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin vermiş olduğu 09.01.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı ve davalının ticari faaliyet çerçevesinde mal alma talebi üzerine tarafların anlaştığını ve ilgili mal tam ve eksiksiz olarak davalı borçluya teslim edildiğini, davalının ödeme yapmaktan kaçınması üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının kendisine yapılan ödeme emrine borç faiz ve tüm fer’ileri yönünden itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalının mal alımı yaptığı ancak ödeme yükümlülüğü yerine getirmediğini, bu hususun tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde kolaylıkla tespit edilebileceğini, davalı borçlunun itiraz hakkını kötüniyetli olarak kullanmak suretiyle davacının alacağını kavuşması için cebri icra vasıtasını kullanmasını engellediğinden, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi ile haksız ve usulsüz itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 08.02.2018 tarihli cevap dilekçesine özetle; Davacı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı dosyasında, faturalardan doğan cari hesap alacağından icra takibi başlatıldığı, davalı kayıtlarının incelenmesinde davacı şirkete ödenmesi gereken borç meblağının bulunmadığını, tespit edildiğinden 55.894,58 TL asıl borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, ticari defterlerinde incelenmesi neticesinde bu hususun tespit edilebileceği, şirket kayıtlarında bulunmayan borcun davacı yanın ileri sürdüğü gibi kötü niyet mevcut olmadığından yapılan itiraz davalıyı korumaya yönelik olduğundan, icra inkar tazminatına yol açabilecek bir kötü niyet kesinlikle söz konusu olmadığı, açıklanan nedenlerle iş bu davanın reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi
… İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esaslı dosyası dosyamız içeresine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 55.894,58-TL asıl alacağa % 9,75 Avans faizi ile birlikte tahsili için takip yapıldığı, ödeme emrinin 09.11.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içeresinde 15.11.2017 tarihinde borca itiraz ettiği dilekçesinde; “Davalı kulüp mali kayıtlarında dosya alacaklısına karşı herhangi bir borçlarını bulunmadığı tespit edildiğini, borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verilmesini ” talep etmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için Ankara’da bulunan davacının defterlerinin incelenmesi için Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak bilirkişi incelemesi yapılması için verilmiştir.
… Asliye Ticaret mahkemesinin atadığı muhasip bilirkişinin düzenlediği 03.05.2019 tarihli 4 sayfadan ibaret raporunda özetle; “… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… esas sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı icra dosyası, davacı şirkete ait ticari defter ve belgeler ile 2 adet faturanın bilirkişiye verilen görev gereğince incelenip değerlendirilmesi sonucunda; davacının kullanmış olduğu, 2017 ve 2018 yılı yasal defterinin ilgili mevzuat hükümlerine uygun şekilde açılış ve kapanış tasdikinin yapıldığı, davacının yasal defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edebileceği, … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin yasal defterinde yapılan tespitlere göre, 2 fatura muhteviyatı mal satışından kaynaklı davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 55.894,58 TL asıl alacağının bulunduğu, bu tutara ilişkin ödeme belgesi sunulmadığı ve kayıt bulunmadığının davacı defterlerinden ve dava dosyasından anlaşıldığı sonuç ve kanaati ile raporunu sunmuştur.
Talimat raporunun gelmesinden sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 19.02.2020 tarihli 4 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davalı şirkete gerek mail yolu ile gerekse telefon ile aranarak ticari defterlerin incelenmesi gerektiği yönünde bilgilendirmeler yapılmış olmasına rağmen davalı yan tarafından bu zamana (14.02.2020 tarihine kadar) kadar ticari defterlerin hazır olduğu ile ilgili tarafımıza bilgi verilmediğinden davalı yana ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılamadığı, diğer yandan HMK. 219/1,2 maddesi gereği davalı taraf dava konusu olan defterlerin ilgili sayfalarının (raporumuzun 4.1 maddesinde belirtilen) onaylı örneklerini dilekçe ile dava dosyasına sunması halinde incelemenin bu boyutta da yapılabileceği, dosyaya sunulu bilirkişi raporuna göre ise; davacının kullanmış olduğu 2017 ve 2018 yılı yasal defterinin ilgili mevzuat hükümlerine uygun şekilde açılış ve kapanış tasdikinin yapıldığı, davacının yasal defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edebileceği, davacı şirket olan … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin yasal defterinde yapılan tespitlere göre, 2 fatura muhteviyatı mal satışından kaynaklı davacının davalıdan takip tarihi itibariyle kendi ticari defterlerine göre 55.894,58 TL asıl alacağının bulunduğu” sonuç ve kanaati ile raporunu sunmuştur.
Bu rapora yapılan itiraz üzerine itirazların değerlendirilmesi ve davalı defterlerinin incelenmesi için dosya yeniden bilirkişiye verilerek ek rapor düzenlemesi istenilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 02.10.2020 tarihli 5 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Bilirkişi kurulumuzda mukim Adli tabip faturalar üzerinde yapmış olduğu incelemeler neticesinde; Fatura içeriğinde bulunan malzemelerin sporcu sağlığı için kullanılan malzemeler niteliğinde olup kadri maruf olduğu kanaatine varılmaktadır. Anlatılan nedenlerle takdir ve kararın tamamen Mahkemenize ait olmak üzere huzurdaki davada faturaların kabul edilip edilmeyeceği babında iki farklı sonuca ulaşıldığı, bunların; Sonuç 1: … … adlı kişi tarafından teslim alındığı görülen 2 adet faturanın kabul edilmesi halinde Davacı tarafın Davalı taraftan 55.894,58 TL alacaklı olacağı, Sonuç 2: … … adlı kişi tarafından teslim alındığı görülen 2 adet faturanın kabul edilmemesi halinde ise Davacı tarafın Davalı taraftan borcu ve alacağı olamayacağı, alacağın sayın Mahkemece kabul edilmesi halinde, davacı tarafın, davalı taraftan 3095 sayılı yasaya göre, takip tarihi olan 06.11.2017 tarihinden itibaren değişen oranlarda faiz talep edebileceği” sonuç ve kanaati ile ek raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen talimat rapor, mahkememizce aldırılan rapor ile ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; Huzurdaki davada davacı şirketin medikal ürünler satışı işi ile iştigal eden şirket olduğu anlaşılmaktadır. Bu ticari iş çerçevesinde spor kulübü olan davalı şirkete medikal ürünlerin satılıp teslim edilmesi üzerine bedelinin ödenmemesinden kaynaklanan alacağının tahsili için yapılan takibe itiraz edilmesi üzerine bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı tarafından sunulan özel esaslara tabi 2016, 2017, 2018 yıllarına ait e-ticari defterlerde 01.11.2016 – 31.05.2020 tarih aralığında alınan muavin defter dökümünde davacı ile aralarındaki ticari ilişkiyi … nolu Satılar alt hesabında kayıt altına aldığı ve bu tarih aralığına göre davacı tarafa borcu ve alacağı olmadığı belirlenmiştir.
Talimat yolu ile alınan ve dosyaya sunulu bilirkişi raporuna göre ise; Davacının kullanmış olduğu 2017 ve 2018 yılı yasal defterinin ilgili mevzuat hükümlerine uygun şekilde açılış ve kapanış tasdikinin yapıldığı, davacının yasal defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edebileceği, davacı şirket olan … ve Ticaret Ltd. Şti.’nin yasal defterinde yapılan tespitlere göre, 2 fatura muhteviyatı mal satışından kaynaklı davacının davalıdan takip tarihi itibariyle kendi ticari defterlerine göre 55.894,58 TL asıl alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
Bu noktada çekişmenin davacı tarafından düzenlenen ve … … adlı kişi tarafından teslim alınan 2 fatura üzerinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu faturaların; 08.03.2017 tarih ve … sıra nolu 10.023,93 TL 08.03.2017 tarih ve … sıra nolu 45.870,65 TL, olmak üzere 55.894,58 TL toplam tutarlı faturalardır, davalı tarafın sunmuş olduğu 01.11.2016 – 31.05.2020 tarih aralığında alınan muavin defter dökümünde bu faturaların kayıtlı olmadığı görülmektedir.
Bilirkişi kurulumuzda mukim Adli takibin faturalar üzerinde yapmış olduğu incelemeler neticesinde; Fatura içeriğinde bulunan malzemelerin sporcu sağlığı için kullanılan malzemeler niteliğinde olup kadri maruf olduğu kanaatine varılmıştır.
Söz konusu faturalardaki ürünler … … adlı kişi tarafından teslim alındığı görülen 2 adet faturanın teslim edildiği kanaatine varılmış olmakla davacı tarafın davalı taraftan 55.894,58 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflar tacir olduklarından ilişkilerinde faiz esas olup, önceden kararlaştırılmasa bile faiz istenebilir. Bir alacağa faiz istenebilmesi için, ödeneceği tarihin net olarak belli olması veya belli değilse alacaklı tarafından çekilerek bir ihtar veya ihbar ile borçlunun temerrüde düşürülmesi veya icra takibine başvurulması gerekir. Dosyamızda davalının temerrüdüne dair bir belge ve iddia yoktur. Bu nedenle temerrüt takiple oluşmuştur. Zaten talepte bu yöndedir.
Tüm bu açıklamalardan belirlendiği üzere asıl davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 55.894,58 TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktar Avans faizi uygulanmasına, karar vermek gerekmiştir.
Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİY 67/2 maddesi uyarınca alacağın %20 si oranında icra inkar tazminat tutarı olan 11.178,00-TL nin davalıdan alınarak davacıya vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu asıl davanın kısmen kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2017/… E sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 55.894,58 TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktar Avans faizi uygulanmasına,
%20 icra inkar tazminatı tutarı 11.178,00-TL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 3.818,15-TL nin peşin alınan 675,07-TL den düşümü ile kalan 3.143,08-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 716,17-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.125,38-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 8.066,30-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır