Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/319 E. 2021/548 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:…Esas
KARAR NO :2021/548

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:10/04/2018
KARAR TARİHİ:17/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; davacı … A.Ş. ile davalı …LTD.ŞTİ. arasında imzalanan 25.09.2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi gereği davalıya Ticari Kredili Mevduat Hesabı ve Taksitli Ticari Kredi kullandırıldığını, itiraz eden …LTD. ŞTİ. yetkilisi … Genel Kredi Sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi sözleşmeleri hükümlerinin ihlal edilmesi ve bakiye borcun ödenmemesi üzerine, 13.03.2018 tarihi itibarı ile hesap kat edilerek, davalı borçlulara …. Noterliğinden 14.03.2018 tarihli ve … Yevmiye numaralı borcun ödenmesi ihtarını ve kullanılan krediye ilişkin hesap özetini içeren ihtarname keşide edilerek gönderildiğini, talep edilen muaccel borcun ihtara rağmen ödenmemesi üzerine borçlular aleyhinde …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatılarak …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …D. İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını, borçlular; borcun tamamına, faize ve takibin tüm fer’ilerine itiraz da bulunulduğunu, haksız itirazın kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin alacağının dayanağı olan 14.03.2018 tarihli ihtarname, hesap özeti de eklenmek suretiyle davalı borçluların banka kayıtlarında mevcut olan adresine gönderildiğini, takibe konu alacak miktarı bu ihtarname ve hesap özetinde açıkça belirtildiğini, bu ihtarname davalı borçlulara tebliğ edilmiş ancak davalı tarafça ödeme yapılmadığından, alacağın muaccel hale geldiği ve borçluların temerrüdü gerçekleştiğini, asıl alacağa uygulanan işlemiş ve işleyecek faiz ile B.S.M.V. faiz oranlan da, ilgili kanun maddelerine, MK m. 2’ye, TCMB’ye müvekkil banka tarafından bildirilen faiz oranlarına ve tarafların imzaladığı sözleşmelerin hükümlerine uygun olduğunu, ilgili sözleşmeler ile; kredi miktarı, faiz ve faiz oranlan, muacceliyet ve temerrüt gibi konularda çıkan uyuşmazlıklarda bankanın defter, belge ve kayıtlarının HMK m. 193 gereği yazılı delil anlaşması niteliğinde olduğu da borçlular tarafından da kabul edildiğini, açıklanan nedenlerle; davalıların …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamını, kötü niyetli davalılar aleyhine 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalılar vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Ticaret sicilinde kayıtlı adresine usulüne uygun bir şekilde ihtarname keşide edilip tebliğ edilmediğini, davacının, dava dilekçesinde iddia ettiği tutarlar “Ticari Kredili Mevduat Hesabı” ve “Taksitli Ticari Kredi” kullandırdığını belirtmekte iken, davaya konu icra takibinde alacak kalemleri ise, “Tüzel Kredili Mevduat Hesabı” ve “İhtiyaç Kredileri” başlıkları ile belirtildiğini, davacının icra takibine konu etmediği kalemleri itirazın iptali davasında talep etmesinin hukuken mümkün olmayacağını, müvekkili …’in BK. gereğince geçerli kefaletinin kesinlikle söz konusu olmayacağını, açıklanan nedenlerle müvekkilleri aleyhine yasaya ve hukuka aykırı bir şekilde açılan işbu davanın reddi ile davacının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle ve davacı aleyhine tazminata ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası
2-Sözleşme, ihtarname, ihtarname tebliğ evrakı suretleri
3-Davalı şirketin ortaklarını gösterir … kaydı
4-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
5-Bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediye ilişkin alacağın asıl borçlu ve kefil tarafından ödenmemesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun n 68/b maddesi uyarınca “Borçlu cari hesap veya kısa, orta ve uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır.” hükmünü içermektedir.
Alacaklının müteselsil kefillere başvurma koşullarının düzenlendiği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 586. maddesine göre, kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ile ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.Bu madde hükmüne göre,kefil yönünden alacağın muaccel olması için kat ihtarının borçluya tebliği gerekiyor ise de kat ihtarının kefile tebliğ şartı bulunmamaktadır. Ancak kefile yapılacak tebliğ, kefil hakkında temerrüt faizi uygulanması için değerlendirilir. Dosyada bulunan sözleşmenin, 28. maddesinde,müşteri ve kefillerin sözleşmede belirtilen adresine yapılacak tebligatların adlarına yapılmış sayılacağı, sözleşmede bildirilen adres değişikliğinin ticaret siciline kayıt edilerek bildirilmediği takdirde sözleşmede kanuni ikametgah kabul edilen adrese yapılacak tebligatların geçerli sayılacağı düzenlenmiştir. Bu madde hükmüne göre, kat ihtarının sözleşmedeki adrese gönderilmesi yeterli olup, borçluların sözleşmedeki adresten ayrılmış olmaları sebebiyle tebliğ yapılmamasının önemi yoktur.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 581 vd. maddelerinde kefalet detaylı ve sıkı şekil kurallarına bağlı olarak düzenlenmiştir. TBK’nun 583. maddesine göre kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için; yazılı olması, kefilin sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihinin müteselsil kefalet varsa bunu belirtmesi ve tüm bunların kefilin el yazısı ile yazılması gerekir. TBK’nun 584.Maddesi gereğince ise kefilin evli olması durumunda eşinin en geç sözleşmenin kurulması anında açıkça yazılı rızasının bulunması gerekmektedir. Tüm bu şartlar kefalet sözleşmesi için geçerlilik şartı olup herhangi bir eksikliğin bulunması durumunda geçerli bir kefalet sözleşmesinden bahsetmek mümkün olmayacaktır.
Yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nın “Eş Rızası” başlıklı 584/1.maddesinde; ” …Beri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı bulunmadıkça yasal olmayan ayrı yaşama hakkı doğmadıkça ancak diğerinin yazılı rızasına kefil olan olabilir, bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır” hükmü düzenlenmiştir.
Aynı maddeye 28/03/2013 tarihli 6455 sayılı yasanın 77.maddesi ile eklenen 3.fıkrasında ise; “ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak yada yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkarlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz”, hükmü düzenlenmiştir. Aynı yasanın 584/2.maddesi gereğince kefilin sorumluluğun artmasına ilişkin değişiklik içinde eş rızası aranacaktır.
Tüm bu açıklamalarla birlikte mahkemece yapılması gereken; alanında uzman bankacı bilirkişiden hesabın kat edildiği tarih itibariyle alacağın ulaştığı miktar belirlenip, bu miktara kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve faizin gider vergisi hesaplanıp, kapitalize edilerek temerrüt tarihindeki asıl alacak bulunmasını ve bu alacağa takip tarihine kadar temerrüt faizi ve faizin gider vergisi işletilerek takip tarihindeki toplam alacak miktarı ödemeler varsa tenkis edilerek saptanarak takip tarihindeki alacağın tespitini talep etmekdir.
… Ticaret Odası; firma sicil kayıtları incelenmesinde davalının asıl borçlu şirketin ortağı olduğu görülmüştür.
Genel Kredi Sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşmenin 25/09/2013 tarihinde davalı şirket ile davacı arasında imzalandığı, davalı … 1.000.000,00-TL kefalet limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı görülmüştür.
Kat İhtarnamesinin incelenmesinde; davacı banka tarafından …. Noterliğinin 14/03/2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarname keşide edildiği, ihtarnamenin davalı şirketin sözleşmedeki adresine 19/03/2018 tarihinde iade edilmekle birlikte sözleşme çerçevesinde tebliğ edilmiş sayıldığı, diğer davalı kefilin de sözleşmedeki adresine 19/03/2018 tarihinde iade edildiğinden temerrüdün icra takip tarihi olan 26/03/2018 tarihi itibariyle oluşacağı, ihtarnamede davacı tarafından ödeme yapılmak üzere 24 saat süre verildiği, temerrüt tarihinin tebliğden itibaren 1 gün eklenmek suretiyle davalı şirket yönünden 21.03.2018, davalı kefil yönünden 26/03/2018 olduğu görülmüştür.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasında kredi sözleşmesinden kaynaklanan 52.220,20-TL tüzel kredili mevduat hesabı, 519,27-TL tüzel kredili mevduat hesabı faizi, 280.841,38-TL ihtiyaç kredileri, 4.616,57-TL ihtiyaç kredileri faizi, 256,79-TL BSMV, 725,01-TL masraf olmak üzere toplam 339.179,12-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete ve davalı kefile 02/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların da süresi içerisinde 06/04/2018 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.

Bu açıklamalar ışığında davacı ve davalıların sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, sözleşme ve banka kayıtları ile asıl borçlu şirketin Ticaret Odası kayıtları dosya içerisine alınmış, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bankacı bilirkişinin 02/05/2019 tarihli 9 sayfadan ibaret raporunda özetle; Davacı bankanın, Takip tarihi 27.03.2018 itibarıyla;
l.A)Davalı kredi borçlusu …LTD.ŞTİ.den… hesap nolu KMH kredisinden 52.220,20,-TL asıl alacak, 468,59,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 23,43,-TL Bsmv, olmak üzere toplam 52.712,22,-TL alacağı bulunduğu,
1.B)Davalı kredi borçlusu …LTD.ŞTİ.den ( 1,2 ve 3 nolu) kredilerinden kaynaklanan 280.841,38,-TL asıl alacak, 3.334,21,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 166,71,-TL Bsmv ve 725,01,-TL İhtar gideri olmak üzere toplam 285.067,31,TL alacağı bulunduğu,
2.A)Davalı Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil …’ den. …/…/… hesap nolu KMH kredisinden 52.220,20,-TL asıl alacak, 448.40,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 22,42,-TL Bsmv olmak üzere toplam 52.691,02,-TL alacağı bulunduğu,
2.B)Davalı Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil …’ den ( 1,2 ve 3 nolu) kredilerinden kaynaklanan 280.841,38,-TL asıl alacak, 2.411,49,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 120,57,-TL Bsmv ve 725,01,-TL İhtar gideri olmak üzere toplam 284.098,46,-TL alacağı bulunduğu,
3.)Davacı Bankanın, her iki davalıdan tespitlerimiz üzerinde kalan taleplerinin yerinde olmadığı,
4.)Davacı Bankanın, her iki davalıdan Takip Tarihi itibariyle belirlenen… hesap nolu KMH kredisinden 52.220,20,-TL matraha %28,08 oranında, (1,2 ve 3 nolu ) kredilerinden kaynaklanan 280.841,38,-TL matraha %50 oranında Temerrüt faizi, faizin %5’i gider vergisi ile birlikte tahsilinin istenebileceği,
5.) 1A.) maddesinde toplam 52.712,22,-TL, l.B) maddesinde toplam 285.289,79,-TL = 338.002,01,-TL’nin %20 İcra İnkar Tazminatı tutarı 67.600,40,-TL olarak belirlendiği,
6.) Tarafların masraf, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Bankacı bilirkişinin 16/12/2019 tarihli 2 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; Davacı bankanın, Takip tarihi 27.03.2018 itibarıyla kök raporda takip tarihi itibariyle istenebilecek alacak tutarının hesaplama bölümlerinde görüleceği üzere ihtar ve temerrüt tarihleri arasında akdi faiz uygulandığını, kök raporda belirlenen temerrüt faiz oranı %50 tespit edilip bu oranın uygulandığnı, 3A’da ise 5464 sayılı yasa hükmü gereği belirlenen faiz oranı uygulanmakla eklenecek bir husus olmadığını, mahkemenin 3.celse 1 nolu ara kararı kapsamında düzeltme sonrası hesaplamanın;
l.A)Davalı kredi borçlusu …LTD. ŞTİ.den… hesap nolu KMH kredisinden 52.220,20,-TL asıl alacak, 468,59,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 23,43,-TL Bsmv, olmak üzere toplam 52.712,22,-TL alacağı bulunduğu,
l.B)Davalı kredi borçlusu … LTD. ŞTİ.den (1,2 ve 3 nolu) kredilerinden kaynaklanan 280.841,38,-TL asıl alacak, 3.334,21-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 166,71,-TL BSMV ve 725,01,-TL İhtar gideri olmak üzere toplam 285.067,31-TL alacağı bulunduğu,
2.A)Davalı Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil …’den… hesap nolu KMH kredisinden 52.220,20,-TL asıl alacak, 448.40,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 22,42,-TL BSMV olmak üzere toplam 52.691,02-TL alacağı bulunduğu,
2.B)Davalı Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil …’den (1,2 ve 3 nolu) kredilerinden kaynaklanan 280.841,38,-TL asıl alacak, 2.411,49,-TL İşlemiş faiz, faizin %5’i 120,57,-TL BSMV ve 725,01,-TL İhtar gideri olmak üzere toplam 284.098,46,-TL alacağı bulunduğu,
3.)Davacı Bankanın, her iki davalıdan tespitlerimiz üzerinde kalan taleplerinin yerinde olmadığı,
4.)Davacı Bankanın, her iki davalıdan Takip Tarihi itibariyle belirlenen… hesap nolu KMH kredisinden 52.220,20,-TL matraha %28,08 oranında, (1,2 ve 3 nolu) kredilerinden kaynaklanan 280.841,38,-TL matraha %50 oranında Temerrüt faizi, faizin %5’i gider vergisi ile birlikte tahsilinin istenebileceği,
5.) 1A.) Maddesinde toplam 52.712,22,-TL, l.B) Maddesinde toplam 285.067,31,-TL1 = 337.779,53,-TL’nin %20 İcra İnkar Tazminatı tutarı 67.555.90,-TL olarak belirlendiği,
6.)Tarafların masraf, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Bankacı bilirkişinin 18/11/2020 tarihli 3 sayfadan ibaret 2. raporunda özetle; çeklerin akıbetlerine ilişkin olarak banka kayıtlarında yapılan incelemede … … çek numaralı 35.000,00-TL bedelli ve … Yatırım … çek numaralı 27.500,00-TL bedelli çeklerin karşılığının bulunmadığı, … … çek numaralı 12.234,00-TL bedelli çek tutarının ise 10.04.2018 dava tarihi sonrası 12.04.2018 tarihinde tahsil edilmiş olduğunun tespit edildiğini, bu çeklerin dışında kalan davalı dilekçesi ekinde sunulan tüm çeklerin tahsil olduğu ve kredi riskine mahsup edildiğini, davalı kefilin sözleşmenin müteselsil kefil bölümünde imzası bulunmakla geçerli kefalet bulunmadığı itirazının mahkemenin takdirinde olduğunu, bunun dışında 1.ek bilirkişi raporundan ayrılmayı gerektirecek bir durum olmadığını belirtmiştir.
Bankacı bilirkişinin 23/04/2021 tarihli 2 sayfadan ibaret 3. raporunda özetle; 18.10.2020 tarihli 2.ek raporda sunulan ayrıntılı hesap ekstresinde 01.11.2011 devir bakiye 353.783,80-TL kullanılmış olan iskonto kredi toplamı ve kat tarihine kadar devam eden kullanımlar olup, davalı tarafından verilen çeklerin tahsil edilerek kredi borçlarına mahsup edildiği, mahsup sonrası iskonto kredileri bakiyesinin 39.734,00-TL’ye indiğinin tespit edildiğini, dava dilekçesinde açılanan Genel Kredi Sözleşmesi dışında bir sözleşme olmadığının teyit edildiğini, bunun dışında 2.ek rapordan ayrılmayı gerektirecek bir durum olmadığını belirtmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; taraflar arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşme de davalı şirketin asıl borçlu, diğer davalının müteselsil kefil olduğu, müteselsil kefilin yukarıda ayrıntılı anlatılan kefalet sözleşmesi şekil şartlarını sağladıkları, kefilin şirket ortağı olduğu bu hali ile de eş rızası aranmayacağından kefaletin geçerli olduğu, davacı tarafından hesabın kat edildiği, kat ihtarnamesinin davalı şirketin sözleşmedeki adresine tebliğe çıkarıldığı, iade edildiği, ancak her ne kadar iade dönmüş ise de sözleşmedeki adrese gönderilmekle yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere tebliğ edilmiş sayılacağı, kefillere başvurulabileceği, temerrüdün asıl borçlu şirket yönünden oluştuğu, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmakla beraber ihtiyaç kredisi yönünden temerrüt faiz oranı hesaplamasının kabul edilemeyeceği, zira Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/19-1650 Esas 2019/507 Karar nolu ilamı esas alınmak üzere davacının davalının kullandığı krediye uyguladığı akdi faiz oranın sözleşmenin 22. maddesi hükmü gereğince %100 fazlası esas alınnmak suretiyle (akdi faiz %18,20) temerrüt faizinin %36,40 olacağı, bu halde bilirkişi raporundaki hesaplama yöntemi esas alınmak üzere asıl borçlu şirket yönünden temerrüt faizinin HGK kararı doğrultusuda mahkememizce yapılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek;
İcra İnkar Tazminatı yönünden; Dava konusu kredi borcu alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-İş bu asıl davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile
Asıl borçlu …. San Tic.Ltd Şti … nolu Kredili Mevduat Hesabı, kredisinden kaynaklanan takibin 52.712,22 Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 52.220,20 Tl ye % 28,08 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında GV uygulanması suretiyle takibin devamına,
İhtiyaç Kredileri yönünden itirazın kısmen iptali ile takibin 284.398,91 Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 280.841,38 Tl ye ise % 36,40 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında GV uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazla istemin reddine,
Davalı müteselsil kefil …’den … nolu Kredili Mevduat Hesabı, kredisinden kaynaklanan takibin 52.691,02 Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 52.220,20 Tl ye % 28,08 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında GV uygulanması suretiyle takibin devamına,
İhtiyaç Kredileri yönünden itirazın kısmen iptali ile takibin 284.098,46 Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 280.841,38 Tl ye ise % 36,40 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında GV uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazla istemin reddine,
%20 icra inkar tazminatı tutarı 66.710.-TL’nin davalıların limitleri oranında al davacıya ver
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 22.959,75-TL ilam harcından peşin alınan 4.096,44-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 18.863,31-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru harcı, 4.096,44-TL peşin harç olmak üzere toplam 4.132,34-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 31.977,78-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar, kendilerini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.339,90-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 2.318,73-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.17/06/2021
Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”