Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/297 E. 2019/159 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/297 Esas
KARAR NO : 2019/159
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 03/04/2018
KARAR TARİHİ : 21/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacının Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinden özetle; … tarafından kesilen dava konusu, … 03/01/2010 tarihli … nolu 2.500,00 TL bedelli, … 01/06/2009 tarihli … nolu 2.500,00 TL bedelli, … 01/06/2009 tarihli … nolu 2.500,00 TL bedelli, … 01/06/2009 tarihli … nolu 2.500,00 TL bedelli, 4 adet çeklerin 14/05/2017 tarihinden kaybolduğunu, çeklerin başkaları tarafından kullanılmasının önlenebilmesi için çeklere ödeme yasağı konulmasını ve iptalinin gerçekleştirilmesini talep ve dava ettiği, davacı tarafın 13/04/2018 tarihinde çekleri düzenleyen şahıs ile aralarında yapılan çek teslimine ilişkin sözleşmeyi sunduğu, 31/01/2019 tarihli dilekçesindeki beyanında ise; dava konusu çeklerin …’a ödeme yapıldığı halde akraba olduğu münasabetiyle iade edilmediğini ve ilanların yaptırılmasını talep etmiştir.
Dava dilekçesi içeriğine göre istem, kaybolan kıymetli evrakın iptali istemine dairdir.
Anılan dava 6100 sayılı Yasanın 382/2-e6 maddesi gereğince çekişmesiz yargı işlerinden olmakla, aynı Yasanın 385/1.maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi olup ayrıca 103/1-d ve ğ maddeleri gereğince adli tatilde görülebilecek işlerdendir. Yasanın 320.maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi olan işlerde mahkeme mümkün olması halinde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir. Bu husus madde gerekçesinde de “dilekçeler ve dosyada yer alan deliller yeterli görülüyorsa ayrıca ön incemele yapmadan ve duruşma açmadan karar verilebilir” denilerek belirtilmiştir.
Diğer yandan, Hukuk Muhakemeleri Yasasanın 114.maddesinde dava şartları sayılmış olup 115.madde gereğince mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığnı davanın her aşamasında kendilğinden araştırır. Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
6102 sayılı Yasanın 651.maddesi gereğince kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.
Yasanın 757 ve devam maddeleri gereğince de iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir. Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.Poliçeyi eline geçiren kişi bilindiği takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır. Poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebilir.İptal isteminde bulunan kişi, poliçe elinde iken zıyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. Mahkeme, dilekçe sahibinin, poliçe elinde iken zıyaa uğradığına dair verdiği açıklamaları inandırıcı bulursa, verilecek ilanla, poliçeyi eline geçireni, poliçeyi belirli bir süre içinde getirmeye davet ve aksi takdirde poliçenin iptaline karar vereceğini ihtar eder.Poliçeyi getirme süresi en az üç ay ve en çok bir yıldır.Vadesi gelmiş poliçelerde zamanaşımı, üç ayın geçmesinden önce gerçekleşirse, mahkeme üç aylık süre ile bağlı değildir.Süre, vadesi gelen poliçeler hakkında birinci ilan gününden, vadesi gelmeyen poliçeler hakkında vadenin gelmesinden itibaren işler. Poliçenin getirilmesine ilişkin ilan, 35 inci maddede yazılı gazete ile üç defa yapılır. Özellik gösteren olaylarda, mahkeme, uygun göreceği daha başka ilan önlemlerine de başvurabilir.Elden çıkan poliçe mahkemeye sunulursa, mahkeme, iade davası açması için dilekçe sahibine uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi bu süre içinde dava açmazsa, mahkeme, poliçeyi, sunmuş olana geri verir ve muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır. Elden çıkan poliçe, verilen süre içinde mahkemeye sunulmazsa, iptaline karar verilir.Poliçenin iptaline karar verilmiş olmasına rağmen, dilekçe sahibi kabul edene karşı poliçeden doğan istem hakkını ileri sürebilir. Mahkeme, iptale karar vermeden önce, kabul edene, poliçe bedelini tevdi etme ve yeterli teminat karşılığında bunu ödeme yükümünü getirebilir.Teminat, poliçeyi iyiniyetle iktisap eden kişinin uğrayabileceği zarara bir karşılık oluşturur.
6102 sayılı TTK’nun 651 ve TTK’nun 818/s bendi yollaması ile aynı kanunun 757 ve devamı maddelerine göre açılacak kıymetli evrakın zayi nedeniyle istemine ilişkin davalarda, dava açma yetkisinin hamiline ait olduğu, zayi nedeniyle iptal davalarında amacın, keşidecinin mükerrer ödeme yapmasını önlemek ve kaybedilen kambiyo senedi yerine mahkemece verilecek iptal kararını keşideciye/muhattaba ibraz etmek olduğu, ayrıca çekin kimin elinde olduğunun bilinmemesinin bu davanın hasımsız açılmasına ilişkin diğer koşul olup, çekin kimin elinde olduğu biliniyorsa, bu durum da TTK’nun 792. Maddesine göre hasımlı olarak istirdat davası açılması gerekmektedir. (Ankara BAM 22.H.D.2018/2543E-2018/1743K)
Somut durumda, davacı vekili dava dilekçesinde iptali istenen dava konusu çeklerin …’a ödeme yaptığı halde akrabası olduğundan bahisle iade edilmediğini ayrıca çeklerin …’ın elinde kaybolduğunu belirtmiş olup, çeklerin kimin elinde iken kaybolduğu davacı tarafından bilindiğinden TTK 792. Maddesi gereğince hasımlı olarak istirdat davası açılması gerekip zayi nedeniyle hasımsız olarak çek iptali davası açılamaz. Kaldı ki çekin …’ın elinde iken kaybolması halinde ise ayrıntılı olarak açıklandığı üzere dava açma yetkisi hamile ait olup, davacının dava açma yetkisi de yoktur.
Tüm bu nedenlerle kimin uhdesinde olduğu belli olmasına rağmen, hamilden iadesi istenilmeyen çek yönünden talebin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda yazıldığı üzere;
1-Davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Dava açımında yeterince harç alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, 6100 sayılı Yasanın 382/2-e6 maddesi delaleti ile 320/1.maddesinin verdiği yetki ile dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi. 21/02/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza