Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/226 E. 2020/217 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/226 Esas
KARAR NO : 2020/217 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 25/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 13.03.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkili … Sigorta A.Ş. tarafından …/… No.lu Endüstriyel Yangın Sigorta Paket Poliçesi ile 11.11.2016-26.02.2017 tarihleri arasındaki dönemde … A.Ş. nin poliçede belirtilen riziko adresinde bulunan, sigortalının ticari kazanç sağlamak amacı ile ürettiği ve/veya sattığı malların poliçede belirtilen limitler ve şartlar dahilinde sigortalandığını, Müvekkili şirkete sigortalı işyerinin … Tic. ve Sanayi A.Ş. nin …… isimli alış veriş merkezinde faaliyet gösterdiğini, anılan alışveriş merkezinin güvenlik ve gözetiminin … A.Ş. tarafından sağlandığını, 11.11.2016 tarihinde saat 15.25 sıralarında sigortalı işyerine ait depoya mal almak üzere inilmesi akabinde depo kapısının açık olduğunun anlaşılmasına müteakip hırsızlık olayının gerçekleştiğinin firma yetkililerince tespit edildiğini, davacı … Sigorta A.Ş. tarafından davaya konu olay nedeniyle sigortalısına 02.03.2017 tarihinde 18.807,26-TL sigorta tazminatı ödendiğini, yapılmış olan ödemeden dolayı TTK. md. 1472 gereğince sigortalının haklarına halef olarak tazmin olunan alacak için davalılara karşı rücu haklarının doğduğunu, davaya konu olaydan dolayı ödenen sigorta tazminatının davalı … A.Ş. ye 31.03.2017 tarihinde, diğer davalı … Sigorta A.Ş.’ye ise 14.04.2017 tarihinde rücuen tazmini için gönderilen rücu ihtarlarından sonuç alınamaması üzerine, müvekkili şirket tarafından davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/36513 Esas sayılı dosyası ile ilamsız, icra takibi başlatılmış ise de davalıların haksız şekilde yapmış olduğu itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, müvekkili şirket alacaklının her iki davalıdan tahsili için iş bu davayı açtıklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı/borçluların …. İcra Müdürlüğünün 2017/36513 Esas sayılı dosyasına karşı yaptığı haksız itirazının iptaline, takibin asıl alacak ve ferileri üzerinden devamına, borçlu/davalı aleyhine % 20 icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … A.Ş.vekilinin vermiş olduğu 26.04.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hırsızlık olayının meydana geldiği iddia edilen …ne yalnızca yönetim hizmeti verdiğini, Alışveriş merkezinin maliki olmadığından yönetim hizmetleri haricinde verilen hizmetlerden de sorumlu olmadığım, alışveriş merkezinin veya depolarının maliki olmadıklarından yönetim haricinde bir sorumluluk veya yükümlülükleri bulunmadığını, şirketin tarafı olmadığı …nin maliki olan şirket ile … A.Ş. arasında imzalanmış ve halen yürürlükte olan güvenlik hizmetleri sözleşmesi gereği …nin tüm güvenliğinin … A.Ş. tarafından yürütüldüğünü, Müvekkili şirket ile alışveriş merkezi sahibi olan şirket farklı tüzel kişiliklere sahip farklı şirketler olduğunu, AVM’de yalnızca yönetim hizmetleri veren şirkete işbu davanın yöneltilmesinin kabul edilemeyeceğini, güvenlik hizmetinin kusursuz olarak sağlanabilmesi için alışveriş merkezi ve otopark girişleri güvenlik personeli tarafından kontrol edildiğini ve teknik imkanlar dahilinde alışveriş merkezinin güvenlik kameraları ile izlendiğini, davada iddia edilen olay tarihinde … AVM nin güvenlik işlerinden sorumlu ve güvenlik hizmeti sağlandığını, bu hizmeti veren … A.Ş. ye ihbarının zorunlu olduğunu belirterek HMK. Nın 61-64. maddeleri gereğince davanın adı geçen şirkete ihbarı istediklerini, müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili 23.04.2018 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafça dava dilekçesinin 7. bendinde “ödemenin … Sigorta A.Ş. tarafından yapıldığı” devamında … A.Ş, sigortalısına yapmış olduğu ödemeden dolayı TTK md. 1472 gereğince sigortalının haklarına halef olan sıfatıyla rücu hakkı doğduğu” ifade edildiğinden davaya konu hasar bedelinin kim tarafından yapıldığına dair çelişkili beyanda bulunulduğunu, Davaya konu hasarın meydana geldiği AVM nin müvekkili şirket nezdinde … numaralı “Kira Kaybı, Klasik Yangın Sigorta Poliçesi” ile sigortalı olduğunu anılan poliçeye genel zeyil ile … Klozu eklenmiş olmakla anılan klozda: poliçe kapsamındaki rizikolara ilişkin hisse dağılımı; … Sigorta … %45, … Sigorta %20, … Sigorta %20, … Sigorta %15 şeklinde düzenlendiğini, Poliçede mevcut düzenleme dikkate alınarak, hasar bedeli %45 açık koasürans hisseleri oranında 23.02.2018 tarihinde 8.463,27-TL olarak davacı şirkete ödendiğini, davalı şirket tarafından, işbu dava ikame edilmeden önce poliçedeki düzenleme doğrultusunda hissesine düşen miktar ödenmiş olmakla davacıya karşı herhangi bir sorumluluklarının kalmadığını belirterek, davacı tarafından ikame olunan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … A.Ş. vekili 17.07.2018 tarihli ihbar dilekçesine karşı beyanlarına istinaden 11.09.2018 tarihli dilekçesinde özetle: … A.Ş.nin ortaya çıkan zararın tazmini ile ilgili ticari, hukuki veya fiili hiçbir ilgisi bulunmadığı, ihbar olunan şirket ile ile davalı … A.Ş. arasında Alışveriş Merkezi Koruma ve Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirketin sözleşme dışı 3. kişilere karşı üstlenmiş olduğu herhangi bir edim olmadığı gibi dava konusu hırsızlık olayının gerçekleştiği mahalde de verdiği bir hizmet bulunmadığını, Müvekkil şirketin , Alışveriş Merkezi Koruma ve Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesi gereği AVM’nın güvenlik görevlileri istihdam ederek ve gerekli ekipmanların sağlanması suretiyle 5188 sayılı Yasa kapsamında hizmet verdiğini, hırsızlık olayının gerçekleştiği tarihte hafta içi olması sebebiyle deponun bulunduğu Park 2 otopark hizmetine kapalı olduğunu, söz konusu tarihte olayın gerçekleştiği mahalde hizmet verilmediğini, hiçbir şekilde kabul etmemekle birlikte konu ile ilgili her türlü önlemin alınmış olmasına rağmen, bir an için müvekkilin kusurlu olduğu varsayılsa dahi müterafik kusur esası uyarınca oluşan zarardan tarafların kusur oranına göre birlikte tazmin edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2017/36513 Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 18.807,26.-Tl asıl alacağa işlecek avans faizi tutarı 1.286,11-Tl ile birlikte toplam 20.093,37.-TL için takip yapıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 23.11.2017 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişi kurulunun düzenlediği 28.08.2019 tarihli 14 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacı sigorta şirketi tarafından riziko tarihinde Endüstriyel Yangın Sigoıta Paket Poliçesi Sigorta Poliçesi kapsamında sigorta teminatı altına alınan … AVM – … -İstanbul adresinde bulunan dava dışı sigortalı … A.Ş,ne ait mağazanın deposunda 11.11.2016 tarihinde meydana gelen hırsızlık sonucu sigortalı kıymetlerde oluşan toplam zararın dosyada mevcut Ekspertiz raporu ile saptandığı gibi, 18 807,26.-TL olabileceğine, Davacı tarafça sigorta teminatı kapsamına alınan işyerinde gerçekleşen hırsızlıktan ihbar olunan konumunda bulunan … A,Ş,nin % 75 oranında , … yönetimini üstlenen 1 nolu davalı … A.Ş, nin % 25 oranında sorumluluğunun bulunduğuna, 1 nolu davalı şirketin dava konusu olayın meydana gelmesinde %25 (Yüzdeyirmşbeş) oranında kusurlu olması nedeniyle davacının taleplerine tekabül eden; 18.807,26.-TL asıl alacak tutarını söz konusu kusur oranına isabet eden 4.701,81 TL tutarında zarar ve ziyan bedelinden sorumlu olacağına, Davaya konu hasarın meydana geldiği AVM’ nin aynı zamanda sorumluluk teminatına havi sigorta poliçesini düzenleyen 2 nolu davalı … Sigorta A.Ş tarafından işbu poliçedeki %45 açık koasürans hissesi oranında 23.02.2018 tarihinde 8.463,27-TL zarar karşılığının davacı şirkete ödendiği beyan olunması nedeniyle, Sayın Mahkemece İşbu ödemenin 1 nolu davalının sorumluluğunu karşılamak üzere yapıldığının kabul olunması halinde derdest dosya kapsamında davacının karşılanmamış alacağının kalmayacağına, Davacı yanın İcra İnkar Tazminat talebine ilişkin takdirin Mahkeme’ ye ait olacağına” dair görüş ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Bu rapora yapılan itiraz üzerine itirazların değerlendirilmesi için dosya ek rapor hazırlanmak üzere yeniden bilirkişi kuruluna verilmiştir.
Bilirkişi kurulunun düzenlediği 13.01.2020 tarihli 5 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Dosya kapsamının tekrar irdelenerek incelenmesi neticesinde; kamera görüntü kayıtları, belgeler ve deliller ışığında, tarafların ihmalleri ve kusur oluşturan olguların, güvenlik yönü ile değerlendirilmesi ve tespitler doğrultusunda, taraf vekilinin itirazlarının güvenlik yönünden değerlendirilmesi neticesinde, takdiri Mahkemeye ait olmak üzere Kök rapordaki görüşlerimizi değiştirmeye yönelik bir durumun olmadığı” sonuç ve kanaati ile ek raporunu sunmuşlardır.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, mahallinde yapılan keşif, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Davacı … Sigorta A.Ş. tarafından tanzim olunan ; …/… No.lu Endüstriyel Yangın Sigorta Paket Poliçesi ile mekez adresi “… Sanayi Sitesi … Cad. … Mah, … No: …/… İstanbul” olan … A.Ş.’nin poliçede belirtilen riziko adresinde (…… isimli alış veriş merkezinde) bulunan, satış magazinin 11.11.2016 – 26.02.2017 tarihleri arasında söz konusu poliçede belirtilen limitler ve şartlar dahilinde sigortalandığı anlaşılmaktadır.
Huzurdaki bu dava halefiyet esaslı rücu davası olup Sigorta Hukukunda ” Halefiyet l’ sigortalı sigorta ettiren nezdinde poliçe kuvertürüne giren bir rizikonun gerçekleşmesi halinde meydana gelen zararlar nedeniyle üçüncü bir şahsa karşı herhangi bir hukuki sebebe dayalı olarak tazminat alacağı hakkına sahip olması halinin, ödenen sigorta tazminatı miktarda Kanun icabı sigortacıya geçmesi olarak 6102 sayılı T.T.K nın 1472. Maddesinde tanımlanmıştır. Halefiyete dayalı rücu davası esas itibariyle sigortalının kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılabilmesi için bazı şartların mevcut olması gerekmektedir. Buna göre Sigorta şirketinin dava konusu uyuşmazlıkla halefiyet hakkının gerçekleşebilmesi için geçerli bir sigorta sözleşmesinin mevcudiyeti, sigortalının sözleşmeye dayalı olarak sigortalısına poliçe kapsamı dahilinde bir tazminat ödemesi yapmış olması dışında en önemlisi ” Sigortalının kendisine zarar verene karşı dava hakkının mevcut olması “ koşullarının bir arada gerçekleşmesi gerektiği anlaşılmıştır. Davaya konu hırsızlık rizikosu neticesi doğan zararın taraflar arasında münakit poliçe genel ve özel şartları uyarınca teminat içinde kalan hallerden birinin meydana gelmesi suretiyle oluştuğu davacı … Sigorta A.Ş.nin ödediği hasar tutarı nispetinde zarar sorumlularından talep ve tahsil hakkı bulunur.
Poliçede yer alan teminatlara göre 01.01.1996 tarihinde yürürlüğe giren Hırsızlık Sigortası Genel Şartlarının sigortanın konusuna ilişkin 1. maddesi “Sigortanın Konusu” Bu sigorta ile poliçede belirlenen sigortalı yerde hırsızlık veya hırsızlığa teşebbüsün; Kırma, delme, yıkma, devirme ve zorlamayla girilerek, Araç, gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanma veya aşma suretiyle girilerek, Kaybolan, çalınan veya haksız yere elde edilen asıl anahtarla veya anahtar uydurarak veya başka aletler veya şifre yardımıyla kilit açma suretiyle girilerek, Sigortalı yerlere gizlice girip saklanarak veya kapanarak, yapılması halinde sigortalı kıymetlerde doğrudan meydana gelen maddi kayıp ve zararlar, teminat altına alınmıştır.
Dava konusu hırsızlık olayının 11.11.2016 tarihinde sigortalı işyerinin deposuna girilmesi suretiyle gerçekleştiği taraf delilleri arasında dosyaya sunulan ifade tutanakları ile ve taraf delillerinden anlaşılmış olup buna göre hırsızlığın gerçekleşme biçimi itibariyle sigortacının poliçesi verdiği teminata dahil olduğu görülmüştür. Buna göre sigortalı yerde hırsızlık veya hırsızlığa teşebbüsün ilgili Genel şartların 1.1 ve 1.4 maddelerinde tanımlandığı üzere sigortalı mahalle Genel Şartlar’da tanımladığı şekli ile yapılmış olduğu anlaşılmıştır. Hırsızlık olayının davacı sigorta kuruluşuna hasarın ihbarı üzerine (… No.lu hasar dosyası ) açıldığı ve bu dosyadan görevlendirilen Eksper marifetiyle riziko mahallinde görgüye davalı olarak yapılan incelemede hasar tutarının 20.01.2017 tarihli Ekspertiz Raporu ile tespit edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça sigorta teminatı kapsamına alınan işyerimde gerçekleşen hırsızlıktan ihbar olunan konumunda bulunan … A,Ş,nin % 75 oranında , … AVM yönetimini üstlenen 1 nolu davalı … A.Ş, nin % 25 oranında sorumluluğunun bulunduğu kanaatine varılmıştır.
1 nolu davalı … A.Ş, nin şirketin dava konusu olayın meydana gelmesinde % 25 (Yüzdeyirmşbeş) oranında kusurlu olması nedeniyle davacının taleplerine tekabül eden; 18.807,26.-TL asıl alacak tutarını söz konusu kusur oranına isabet eden 4.701,81-TL tutarında zarar ve ziyan bedelinden sorumlu olacağına ,
Davaya konu hasarın meydana geldiği AVM’ nin aynı zamanda sorumluluk teminatını havi sigorta poliçesini düzenleyen 2 nolu davalı … Sigorta A.Ş tarafından işbu poliçedeki % 45 açık koasürans hissesi oranında 23.02.2018 tarihinde 8.463,27-TL zarar karşılığının davacı şirkete ödendiği beyan olunması nedeniyle dosya kapsamında davacının karşılanmamış alacağının kalmadığı kanaatine varılmıştır. Bu nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın Reddine,
2- 54,40-TL karar harcının peşin alınan 321,19-TL den düşümü ile kalan 266,79-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalılar kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili, davalılar vekili ve ihbar olunan vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır