Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/210 E. 2019/882 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/210
KARAR NO : 2019/882

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2018
KARAR TARİHİ : 19/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının bayisi olarak faaliyet gösterdiğini, davalının… firmasının Türkiye ayağı olarak faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin … tarafından üretilen ve … özellikli olarak kendisine satılan kameraları almış ancak kurulum yaptığı yerlerde sistemin çalışmadığını ve kameraların … özelliğine haiz olmadığının tespit edildiğini, davalı tarafa durum iletilerek sorunun çözülmesinin talep edildiğini, hatalı ürünlerin iade alınmasının talep edildiğini ancak herhangi bir sonuç alınmaması üzerine Beykoz … Hukuk Mahkemesinin… D.İş sayılı dosyasında bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, inceleme sonucunda …özelliğinin uluslararası bir geçerlilik olduğu, davalının bu özelliğin varlığını beyan ettiğini, kameraların kitapçıklarında veya davalının internet sitesinde bunun yazılı olduğunu ancak incelenen kameraların bu özelliği taşımadığı, görüntülerde donma, görüntü gelmeme vb. Hataların yaşandığının tespit edildiğini ve müvekkilinin 592.217,06-TL ticari kaybının olduğunun tespit edildiğini, bu rapor sonucunda davalı hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takip yapıldığını, borçlunun itirazı üzerine itirazın iptali davasının açıldığını, bu nedenlerle icra dosyasına yapılan itirazın iptalini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde belirttiği müvekkili şirket ile arasındaki bayilik ilişkisi gerçeğe aykırı olduğunu, taraflar arasında bayilik ilişkisi de dahil olmak üzere ticari ilişki yaratacak sözleşme veya fiili uygulama temelinde herhangi bir doğrudan veya dolaylı ticari ilişki bulunmadığını, davacının… Tic. Ltd. Şti.’den satın aldığı ürünlere ilişkin kendisinin ve…’nın sorumluluklarını müvekkili şirketine yükleme gayreti ve müvekkili şirketinin iddialarının muhatabı olarak gösterme çabası içerisinde olduğunu, müvekkili şirketin davacıya yazılım ve/veya donanım desteği vermek gibi bir borcu hiçbir zaman olmadığını, söz konusu yükümlülükleri ürünlerin satıcısı olan … firmasına ait olduğunu, huzurdaki davada şirketlerinin davada pasif husumet ehliyeti mevcut olmadığından müvekkili şirkete husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, ayıplı olduğu iddia edilen ürünlere ilişkin ihbar borcu da davacı tarafından süresinde yerine getirilmediğini, dava zamanaşımı süresinin dolmuş olması nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle huzurdaki dava kapsamında husumet yöneltilmesi imkanı bulunmadığından ve zamanaşımı süreleri geçtiğinden davanın esasa girilmeden usulden reddine, davanın her halükarda esastan reddine, harca esas değerin %20’sinden az olmamak üzere davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava,…Şirketi ile davalı şirket arasında organik bağ bulunduğu, davacının davalının bayisi olduğu kameraların ve ayaklarının ayıplı olduğu iddialarına dayalı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 28/02/2019 tarihli 3 nolu ara kararı gereğince, bilirkişilerden rapor aldırılmasına karar verildiği, dosyanın bilirkişilere tevdii edildiği, 31/07/2019 tarihli talep dilekçesi ile davalının husumet itirazının kabulü ile davanın husumetten reddine karar verilmesi ve dosyanın rapor tanzim edilmeden iade edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinde, davacı ve davalı olarak gösterilen kişiler şeklen taraf ise de; hakkın sahibi veya kendisine karşı hakkın himayesi istenmesi gereken kişiler olmadıkları belirlenir ise, davanın sıfat yokluğundan (husumetten) reddi gerekir. Husumetten ret kararı usule ilişkin bir karar olmayıp; davada taraf olarak gösterilenlerden birinin taraf sıfatının bulunmadığın belirleyip esasa ilişkin bir karardır. Husumetten ret kararı, davada taraf olarak gösterilenler arasında kesin hüküm teşkil eder.
Husumet dava şartı olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gereken bir husustur. Davalının kendisine karşı hakkın himayesi istenmesi gereken kişilerden olmadığı davacı tarafından kabul edilmiş olup bu açıklamalar doğrultusunda davacının eldeki bu davayı açma yetkisi bulunmamaktadır.
Tüm bu nedenlerle sonuçta aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davanın husumet nedeniyle reddine,
2-Kötü niyet tazminatı talebinin kötü niyet sabit olmadığından reddine,
3-Alınması gereken maktu 44,90-TL harcın, peşin alınan 7.188,73-TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.143,83-TL harcın, karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 38-TL yargılama giderinin, davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.19/09/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”