Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/190 E. 2021/411 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/190 Esas
KARAR NO :2021/411

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:28/02/2018
KARAR TARİHİ:24/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı şirket … Tur. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi – Taahhütnamesi gereği davalı şirkete… ve Ticari Artı Para Kredisi açılıp kullandırıldığını, diğer davalılarında Genel Kredi Sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olup kefalet limitleri dahilinde müvekkili bankaya karşı Ticari Artı Para Kredisi borcundan hukuken sorumlu hale geldiklerini, borçlu şirketin taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davrandığından ve kredi ödemelerini yapmadığından 05/09/2017 tarihi itibari ile hesap kat edildiğini, borçlulara …. Noterliği’nin 07/09/2017 tarihli, … yevmiye numaralı borcun ödenmesi ihtarını ve kullanılan kredilere ilişkin hesap özetlerini içeren ihtarname keşide edilerek gönderildiğini, talep edilen muaccel borcun ihtara rağmen ödenmemesi üzerine…. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrini tebliğ alan davalı borçluların; icra takibine, ödeme emrine, takip konusu borca, faize ve borcun diğer ferilerine itiraz ettiğini, haksız itirazların kabulünün mümkün olmadığını, müvekkili banka ile borçlu şirket arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca borçlu şirkete krediler açılıp kullandırıldığını, diğer borçluların da müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, asıl alacağa uygulanan işlemiş ve işleyecek faiz ile BSMV faiz oranlarının ilgili kanun maddelerine uygun olup yasal olduğunu, bu nedenlerle davalı tarafın…. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamını, kötü niyetli davalı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ile dava giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup davalılar davaya cevap vermeyerek HMK 128 uyarınca tüm iddiaları inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER
1-…. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası
2-Sözleşme, ihtarnameler, ihtarname tebliğ evrakı
3-Banka kayıtları
4-Davalı şirketin ortaklarını gösterir … kaydı
5-Davalıların nüfus kayıt örneği
6-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri,
7-Bilirkişi raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediye ilişkin alacağın asıl borçlu ve kefiller tarafından ödenmemesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun n 68/b maddesi uyarınca “Borçlu cari hesap veya kısa, orta ve uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır.” hükmünü içermektedir.
Alacaklının müteselsil kefillere başvurma koşullarının düzenlendiği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 586. maddesine göre, kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ile ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.Bu madde hükmüne göre,kefil yönünden alacağın muaccel olması için kat ihtarının borçluya tebliği gerekiyor ise de kat ihtarının kefile tebliğ şartı bulunmamaktadır. Ancak kefile yapılacak tebliğ,kefil hakkında temerrüt faizi uygulanması için değerlendirilir. Dosyada bulunan sözleşmenin, 6.8 maddesinde,müşteri ve kefillerin sözleşmede belirtilen adresine yapılacak tebligatların adlarına yapılmış sayılacağı, sözleşmede bildirilen adres değişikliğinin ticaret siciline kayıt edilerek bildirilmediği takdirde sözleşmede kanuni ikametgah kabul edilen adrese yapılacak tebligatların geçerli sayılacağı düzenlenmiştir. Bu madde hükmüne göre, kat ihtarının sözleşmedeki adrese gönderilmesi yeterli olup, borçluların sözleşmedeki adresten ayrılmış olmaları sebebiyle tebliğ yapılmamasının önemi yoktur.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 581 vd. maddelerinde kefalet detaylı ve sıkı şekil kurallarına bağlı olarak düzenlenmiştir. TBK’nun 583. maddesine göre kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için; yazılı olması, kefilin sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihinin müteselsil kefalet varsa bunu belirtmesi ve tüm bunların kefilin el yazısı ile yazılması gerekir. TBK’nun 584.Maddesi gereğince ise kefilin evli olması durumunda eşinin en geç sözleşmenin kurulması anında açıkça yazılı rızasının bulunması gerekmektedir. Tüm bu şartlar kefalet sözleşmesi için geçerlilik şartı olup herhangi bir eksikliğin bulunması durumunda geçerli bir kefalet sözleşmesinden bahsetmek mümkün olmayacaktır.
Yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nın “Eş Rızası” başlıklı 584/1.maddesinde; ” …Beri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı bulunmadıkça yasal olmayan ayrı yaşama hakkı doğmadıkça ancak diğerinin yazılı rızasına kefil olan olabilir, bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır” hükmü düzenlenmiştir.
Aynı maddeye 28/03/2013 tarihli 6455 sayılı yasanın 77.maddesi ile eklenen 3.fıkrasında ise; “ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak yada yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkarlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz”, hükmü düzenlenmiştir. Aynı yasanın 584/2.maddesi gereğince kefilin sorumluluğun artmasına ilişkin değişiklik içinde eş rızası aranacaktır.
Tüm bu açıklamalarla birlikte mahkemece yapılması gereken; alanında uzman bankacı bilirkişiden hesabın kat edildiği tarih itibariyle alacağın ulaştığı miktar belirlenip, bu miktara kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve faizin gider vergisi hesaplanıp, kapitalize edilerek temerrüt tarihindeki asıl alacak bulunmasını ve bu alacağa takip tarihine kadar temerrüt faizi ve faizin gider vergisi işletilerek takip tarihindeki toplam alacak miktarı ödemeler varsa tenkis edilerek saptanarak takip tarihindeki alacağın tespitini talep etmekdir.
… Ticaret Odası; firma sicil kayıtları incelenmesinde davalıların asıl borçlu şirketin ortakları olduğu görülmüştür.
Genel Kredi Sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşmenin 14/11/2012 tarihinde davalı şirket ile davacı arasında imzalandığı, davalıların 270.000,00-TL kefalet limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladıkları görülmüştür.
Kat İhtarnamesinin incelenmesinde; davacı banka tarafından …. Noterliğinin 07/09/2017 tarihli … yevmiye nolu ihtarname keşide edildiği, ihtarnamenin davalı şirketin sözleşmedeki adresine 11/09/2017 tarihinde tebliğ edildiği, diğer davalı kefillerin sözleşmedeki adreslerine 11/09/2017 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede davacı tarafından ödeme yapılmak üzere 7 gün süre verildiği, temerrüt tarihinin tebliğden itibaren 7 gün eklenmek suretiyle 18/09/2017 olduğu görülmüştür.
….Noterliği’nin 17/04/2017 tarih ve … yevmiye sayılı ihbarnamesinin incelenmesinde; ihbar eden …’nin muhatap ….’ye 14.11.2012 tarihinde … unvanlı şirkete olan kefilliğinden vazgeçtiğini ihbar ettiği görülmüştür.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının….İcra Dairesinin …esas sayılı takip dosyasında kredi sözleşmesinden kaynaklanan 26.906,41-TL asıl alacak 2.306,88-TL işlemiş faiz, 165,51-TL BSMV, 1.003,38-TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 30.382,18-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan …, …, …ve …’ye 24/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlulardan … ve …’nun 26/10/2017, … ve … Tur’un 31.10.2017 ‘de süresi içerisinde borca itiraz ettikleri, borca itirazla birlikte takibin bu borçlular yönünden durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.

Bu açıklamalar ışığında davacının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, sözleşme ve banka kayıtları ile asıl borçlu şirketin Ticaret Odası kayıtları dosya içerisine alınmış, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bankacı bilirkişinin 10/03/2020 tarihli 13 sayfadan ibaret raporunda özetle; ihtarnamenin davalı kredi lehtarı … Tur. Tic. Ltd. Şti.’ye daimi çalışanına, davalı kefil … ve davalı kefil …’na 11.09.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı kredi lehtarı şirkete ve kefillerine hesap kat ihtarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş sayıldığı göz önüne alınarak, hesap kat ihtarıyla ödeme için verilen 7 günlük mehil müddeti bitimine müteakip 19.09.2017 tarihi itibariyle temerrüte düşürülmüş sayıldıklarını, davacı bankanın dilediği an ve zamanda tek taraflı olarak cari hesabı kesip kat etme ve sözleşmeyi feshetme yetkisine sahip olduğunu, temerrüt tarihi itibariyle 36.288,94 TL asıl alacak hesaplandığını, takip talebinde ise 35.836,33 TL asıl alacak talep edildiğini, takip tarihi itibariyle ise 39.282,15 TL alacak hesaplandığını, takip talebinde ise 39.917,08 TL alacak talep edildiğini, 634,93 TL fazla talebin yerinde olmadığını, davacı banka ile davalı kredi lehtarı … Tur. Tic. Ltd. Şti arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, iş bu sözleşmeyi diğer davalı kefillerinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduklarını, bahse konu sözleşmeye istinaden davacı bankanın davalılar aleyhinde takip ve dava hakkının bulunduğunu, davalı kefillerin sözleşmede gösterilen kefalet limitinin 270.000,00 TL olduğunu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan nakdi kredi asıl borç tutarı 35.836,33 TL’sinin kefalet limitlerinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefillerin hem kendi ve hem de davalı kredi lehtarı şirketin temerrütü ve bunun sonuçlarından sorumlu oldukları nazara alınarak, borcun tamamından müteselsilen sorumlu olduklarının düşünülebilineceğini, raporun benimsenmesi halinde fazlaya ilişkin 634,93 TL’nin reddi durumunda takip tarihinden başlamak üzere 35.836,33 TL asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar yıllık %28,08 oranında temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi ile birlikte istenilebileceğini, kredi kartı hesabının 07/04/2017 tarihindeki borcunun 10.299,82 TL ve kredili mevduat hesabının 10/04/2017 tarihindeki borcunun 36.585,65 TL olduğunu, davalı …’nin kefaletten çekilme/dönme ihbarının 17/04/2017 tarihinde …. Noterliği kanalıyla davacı bankaya gönderildiğini, dolayısıyla kefaletten çekilme ihbarının keşide tarihinden önce takip ve dava konusu borcun doğduğunu, davalı …’nin takip ve dava konusu borçtan müteselsilen sorumlu olduklarını belirtmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; taraflar arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşme de davalı şirketin asıl borçlu, diğer davalıların müteselsil kefil olduğu, müteselsil kefil … ve …’un yukarıda ayrıntılı anlatılan kefalet sözleşmesi şartlarını sağlamadıkları, zira kefalet tarihinin 14/11/2012 olduğu, her iki kefilinde evli olduğu, sözleşme tarihi itibari ile kefilin eş rızasının arandığı, ortak yönünden eş rızasının aranmayacağı yönündeki yasal düzenlenme tarihinin 28/03/2013 olduğu, bu halde işbu kefiller yönünden kefaletin şartları sağlanmadığından borçtan sorumlu olmayacağı, diğer kefil davalı …’nın sözleşme tarihinde bekar olduğu, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu, davacı tarafından hesabın kat edildiği, kat ihtarnamesinin davalıların sözleşmedeki adreslerine tebliğ edildiğinin görüldüğü, kefil Hamra’ya başvurulabileceği, temerrüdün oluştuğu, mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu kanaatiyle davalı … ve…yönünden kefalet sözleşmesinin şartları sağlanmadığından davanın reddine, diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilerek ;
İcra İnkar Tazminatı yönünden; Dava konusu kredi borcu alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacı tarafından davalılar aleyhine başlatılan…. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyasına yöneltilen davalı … … Ltd. Şti. Ve davalı … itirazlarının kısmen iptali ile takibin 35.836,33-TL asıl alacak 3.281,73-TL işlemiş faiz 164,09-TL BSMV olmak üzere toplam 39.282,15-TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacağa %28,08 oranında faiz işletilmesine, fazlaya dair isteminin reddine,
Davanın davalı … ve … yönünden reddine,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatı 7.856,43 TL’nin davalılardan davalı … … Ltd. Şti. Ve davalı …’ndan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihi itibari ile alınması gereken 2.683,36-TL harçtan, peşin alınan 482,10-TL harç mahsup edilerek kalan 2.201,26-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 482,10-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 518,00-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kabul-red oranına göre davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.892,32-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kabul-red oranına göre davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine hesaplanan 5.987,56-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılardan … tarafına verilmesine,
7-Kabul-red oranına göre davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine hesaplanan 634,93-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılarda … … Ltd. Şti. ve … tarafına verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.257,40-TL yargılama gideri kabul ve red durumuna göre takdiren oranlayarak 1.237,40-TL’lik kısmının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine; arda kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/05/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır