Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/189 E. 2021/113 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/189 Esas
KARAR NO : 2021/113
DAVA : Menfi Tespit (Ayıplı Mal Satışından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2018
KARAR TARİHİ : 17/02/2021

Mahkememizde görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, davalı firmadan 33.748,00 TL bedelle 440 kg pul payet satın aldıklarını, davalı firmaya EFT yoluyla 08/12/2017 tarihinde 21.000,00-TL ödeme yapıldığını, ancak 440 kg’lık pul payetlerden 202 kg’lık kısmın ayıplı çıktığını ve bu ürünlerde “…” maddesi bulunduğunu, bu maddenin de sağlık problemlerine yol açacağından davalı şirketin ağır kusurlu olduğu belirtilerek davalıya 15.493,40-TL borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, ürünlerin davacı yanın elinde çok acil üretilip teslim edilmesi gereken sipariş olması nedeniyle alınacak numunenin testten geçirilip test sonucunu bekleyecek zamanları olmadığından test sonucu beklenmeksizin teslimat istediğini, bunun üzerine faturaya konu malların üretimi yapılıp tesliminin sağlandığını belirterek teslim edilen ürünlerde ayıp iddiasına dayanmasını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, satım konusu ürünlerin kısmen ayıplı çıkması nedeniyle ayıp oranında davalı satıcıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Çözümü gereken uyuşmazlık, söz konusu ayıbın açık ya da gizli ayıp olup olmadığı ve davacı müşterinin TBK’nın 221. maddesi kapsamında iğfal edilip edilmediği, bu bağlamda ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı konularında toplanmaktadır.
Davacı defterleri tetkik edildiğinde, her ne kadar dava konusu emtialara dair davalıdan sadır olan 13/12/2017 günlü fatura açık fatura olarak düzenlenmişse de aynı tarihte davacı bu faturayı kendi defterine kaydettiğinden artık bu tarih yani 13/12/2017 günü malların tamamını teslim almış olduğunun kabulü gerekir. Esasen bu durum yanlar arasında da uyuşmazlık konusu değildir. Ne var ki, davacı tarafından test ve analiz işlemlerinin 16/01/2018 tarihi itibariyle başlatıldığı anlaşılmaktadır. Yani davacı yan TTK’nın 23/1-c maddesine aykırı olarak 2-8 günlük ayıp ve ihbar süreleri geçtikten sonra, muayene külfetini geç yerine getirmiştir. Ticari satışlarda gizli ayıp da olsa her durumda 8 gün içinde muayene edip karşı tarafa bildirim şarttır. Teknik inceleme raporunda ayıbın gizli olduğuna işaret edilmişse de, açıklanan nedenlerle davacının talep hakkı hak düşürücü süreye uğramıştır.
Diğer yandan, davalı satıcının herhangi bir iğfal edici ya da özellikle konusu suç da teşkil edebilecek sahtecilik eylemi bulunmadığı gibi bilakis davacının kendi kusuru ile ürünleri teste geç soktuğu sabittir.
Fraud ifa isnadına dayalı herhangi bir dolandırıcılık ve sahteciliğe ilişkin cezai tahkikat da söz konusu değildir. Teknik rapor içeriğinden de ayıbın hileli olduğu, alıcının iğfal edildiği anlaşılamamaktadır. Dolayısıyla, TBK’nın 221. maddesi yönünden ağır kusurun şartlarının oluştuğu da söylenemez. Gizli ayıp var olsa dahi her durumda hile ve sahteciliğe delalet teşkil etmez. Bu nedenlerle davanın külliyen reddi gerekir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 264,59-TL harcın mahsubu ile artan 205,29-TL harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 4.080,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 17/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*