Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/14 E. 2018/512 K. 24.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/14 Esas
KARAR NO : 2018/512

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/12/2016
KARAR TARİHİ : 24/04/2018

Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/803 esas 2017/633 sayılı kararı ile görevsizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilen dava dosyası incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile davacının davalıdan 06/10/2009 tarihinde 20.000,00 TL, 03/01/2011 tarihinde 30.000,00 TL bedelli araç kredisi kullandığını, bilahare Rekabet Kurumu tarafından davalının da içinde bulunduğu 11 banka tarafından Rekabetn Korunması Hakkındaki Kaunnun 56. Maddesi aykırı uygulama yaptıkları belirlenerek cezai yaptırım uygulandığını, kredinin kullanıldığı dönemde davacının davalının da içinde bulunduğu bankalar tarafından haksız zarara uğratıldığını bildirmiş, davacının uğradığı zararın tespiti, davacının ödemesi gerekin faiz miktarının tespiti ile davalıların elde ettği veya elde etmesi muhtemel karın tespiti ve bu zararın üç katı tutarında tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davacı vekili 18/04/2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
6100 sayılı yasanın 307.maddesi ve devam maddeleri gereğince feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabilir ve hüküm ifade etmesi karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.Feragatin kayıtsız şartsız olması gerekir ve hüküm kesinleşinceye değin her zaman yapılabilir.Feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur ve feragat eden davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilir; kısmen feragat halinde ise yargılama giderleri buna göre belirlenir.
Bu yasal çerçevede değerlendirme yapıldığında, feragat ile davacı, dava dilekçesinin talep sonucu bölümünde istemiş olduğu haktan vazgeçer; feragatin tamamlanması için bu yöndeki beyanın Mahkemeye ulaşması yeterli olup Mahkemenin veya karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Mahkeme sadece beyanın gerçekten feragat olup olmadığını ve kanunun öngördüğü şekilde yapılıp yapılmadığını araştırır. Davacının, feragat ile haktan vazgeçtiği nazara alındığında, Mahkemece yapılması gereken iş bu durumu tespit etmekten ibaret olmalıdır. Zira davacının hakkından vazgeçmesi ile Mahkemece çözüme kavuşturulması gereken bir uyuşmazlık kalmamıştır. Bu nedenle, sona eren uyuşmazlığın özü hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Nitekim feragat halinde yargılama giderlerine ilişkin olarak Yasada da “aleyhine hüküm verilmiş gibi” ibaresi kullanılmış, aleyhine hüküm verilen denmemiştir. Bu amaçla, Mahkememizce de feragatin yasada öngörüldüğü şekilde yapıldığı tespit edildikten başka davacının hakkından vazgeçmesine dair hüküm tesis edilmiş ve sona eren uyuşmazlık hakkında esas hakkında hüküm doğuracak şekilde davanın reddi yerine uyuşmazlığın davacının hakkından vazgeçmesi yani feragati ile son bulduğunun tespitine yönelik hüküm kurulmuş; davacı, aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerinden sorumlu tutulmuştur.
HÜKÜM:
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlığın feragat ile son bulduğunun tespitine,
2-492 sayılı yasanın 22.maddesine göre hesaplanan alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile belirlenen eksik harç, tahsil edilebilir miktarın altında kaldığından, tahsili yönünde hüküm tesisine mahal bulunmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden harçlandırılan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6.maddesi nazara alınarak 12,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, (Dava konusunun para alacağına ilişkin olup, doğrudan Tarifenin 3.Kısmına tabi olduğu, bu itibarla, Tarifenin 13.maddesinde belirtilen ikinci kısım ikinci bölümde gösterilen hukuki yardımlardan olmadığından 13.madde kapsamında değerlendirilemeyeceği, zira anılan maddenin Tarifenin 2.Kısım 2.Bölümüne giren yani konusu para olmayan veya para ile değerlendirilemeyen davalara ilişkin olduğu, eldeki davanın ise doğrudan konusunun para olduğu nazara alınarak vekalet ücreti Tarifenin 3.Kısım hükümlerine göre hesaplanmıştır. )
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi. 24/04/2018

Katip

Hakim