Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/131 E. 2019/299 K. 25.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/131 Esas
KARAR NO : 2019/299
DAVA : Borçtan Kurtulma Davası
DAVA TARİHİ : 10/02/2018
KARAR TARİHİ : 25/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Borçtan Kurtulma Davası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklının … San. Tic. Ltd. Şti. sahibi olduğunu, müvekkilinin davalının … San. Tic. Ltd. Şti’nde 2007 yılında işe başladığını, şirkette fatura, irsaliye ve muhasebeden sorumlu personel olarak çalıştığını, müvekkili ile davalı alacaklı arasında işçi işveren ilişkisinin olduğunu, bu ilişkiden kaynaklı olarak müvekkil tarafından davalı alacaklıya boş bir şekilde isim ve imzası yazılı olarak teminat amaçlı dava konusu senet verildiğini, hiçbir ticari hayatı olmayan geçimini sadece maaşı ile sağlayan bir işçi çalıştığı iş yerinden bir mal satın almasının mümkün olmadığını, bu nedenle senedin hiçbir alacak verecek ilişkisine dayanmadığını tamamen teminat amaçlı verildiğini, müvekkili aleyhine başlatılan kötü niyetli bu takibin geçerli hukuki ve ticari ilişki olmadan başlatıldığını, müvekkilinin hem ailesine hem de çevresine kötü duruma düştüğünü ve tüm itibarının zedelendiğini, müvekkilinin haksız olarak icrai işlemlerinin başlamasından dolayı müvekkilinin hesaplarına haciz konulduğu ve zor duruma düştüğünü, ihtiyati tedbir talebinin kabulüyle, … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında yapılan takibin durdurulmasına yada dosyaya yatacak paranın alacaklıya ödenmemesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu yanıt dilekçesi ile davanın reddini, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, alacaklı olduğunun tespiti ile davacı borçlunun %20’den az olmamak üzere kötüniyet ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-… Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası
2-… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası
3- Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava icra takibinden sonra açılan borçtan kurtulmaya dairdir.
Mahkememizce 24/04/2018 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin talebi ile ihtiyati tedbir kararı verildiği görülmüştür.
6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartlarından olup 115.madde gereğince de Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları, bu kanundu düzenlenen ve diğer yasalarda düzenlenmekle birlikte ticari dava olduğu belirtilen davaların ticari dava olduğu belirtilmiş, aynı yasanın 5. Maddesinde ise ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler olarak, aksine bir hüküm bulunmadıkça dava olan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olarak ifade edilmiştir.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 6335 sayılı Yasa ile değişik 4.maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise; tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler.
Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların, Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği kuşkusuzdur.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 inci maddesinde iş mahkemelerinin görevi, “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi” olarak belirlenmiş olmakla, işçi sıfatını taşımayan kişinin talepleriyle ilgili davanın, iş mahkemesi yerine genel görevli mahkemelerde görülmesi gerekir.
Somut olaya da, davacının … San. Ltd. Şti’de çalıştığı dönemde dava konusu senedin imzalandığı, taraflar arasındaki ilişkinin işçi – işveren ilişkisi olduğu, söz konusu bononun bu ilişki nedeniyle düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davanın İş Mahkemeleri’nde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kanaatiyle dava şartı olan görev hususu yönünden Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda, bu yönde karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2.maddesi gereğince görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-6100 sayılı Yasanın 20/1 maddesi delaletiyle kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dosyanın görevli Nöbetçi İstanbul İş Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmesi gerektiği, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın tebliği ile birlikte ihtarına,
3-6100 sayılı Yasanın 331/2.maddesi gereğince davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, davaya devam olunmaması halinde Mahkememizce dosya üzerinden durumun tespiti ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/03/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza