Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/129 E. 2021/93 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/129 Esas
KARAR NO : 2021/93

DAVA : Kredi Dosya Masrafının İadesi
DAVA TARİHİ : 30/09/2014
KARAR TARİHİ : 10/02/2021
Mahkememizde görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili,davalı bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle kendisinden değişik adlar altında toplam 4.484,33 TL kesinti yapıldığını, davalı bankanın kendisi ile müzakerede bulunmadığını, uygulamış olduğu faiz sistemi ile tarafından oldukça yüksek bir miktar faiz geliri elde etmesine ve bir kaybı olmamasına rağmen yasal olmayan bu kesintinin iade edilmediğini beyanla kendisinden yapılan 4.484,33 TL kesintinin tüm masraf, ipotek ve faizleriyle birlikte kendisine iadesine, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, kullanılan kredinni ticari mahiyette olduğunu ve genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırıldığını, davacıdan alınan ücretlerin yasaya ve sözleşmeye uygun olarak tahsil edildiğini, dava dilekçesinde bahsedilen ve iadesi istenilen masrafların davacının bilgisi dahilinde ve yasaya aykırı olmayan zorunlu masraf türlerine ilişkin olduğunu, sözleşme öncesi bilgi formunda miktarın açıkça yazıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, genel kredi sözleşmesi kapsamında dosya masrafı, ipotek ücreti, yapılandırma ücreti ve ekspertiz ücreti kalemlerinin iadesi istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilaf davalı bankanın davacıya kullandırdığı iş yeri (depolu dükkan) kredisi kapsamında çeşitli isimler altında alınan masraf kalemlerinin sözleşme şartlarına uygun olarak alınıp alınmadığı, sözleşmedeki şartların haksız olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği konularında toplanmaktadır.
Sözleşme içeriği incelendiği ticari kredi olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim tüketici mahkemesinden de bu sebeple dosya görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiştir. TTK’nın 20. maddesi gereğince tacir görmüş olduğu iş yada hizmet karşılığında uygun bir ücret isteyebilir. Bu durumda sözleşme hükümleri tarafları bağlayıcı olacaktır. Zira her iki taraf da tacirdir. Kaldı ki sözleşmenin düzenlenme tarihi 15/07/2010 olup, 818 sayılı mülga BK yürürlükte olduğundan 6098 sayılı TBK ile getirilen genel işlem koşullarının somut olayda hiçbir durumda uygulanma yeri yoktur.
Tarafların serbest iradesiyle düzenlendiğini anlaşılan iş bu sözleşme hükümleri incelendiğinde kredi tahsis ve operasyon, komisyon masrafı, ekspertiz ücreti ve ipotek tesis ücretlerine ilişkin olarak miktar yönünden herhangi bir düzenlenme bulunmadığı görülmektedir. Dolayısıyla sadece ücret, komisyon ve sair giderlerin davacıya ait olduğuna ilişkin 8. madde hükmü kaleme alınmıştır. Bu durumda emsal banka uygulamalarına nazaran adı geçen dönemlerde fiilen uygulanan kredi tahsis ve operasyon ücreti ile diğer ücret ve kredi komisyon miktarlarını gösteren deliller dava dışı bankalardan celp edilmiştir. Yapılan emsal kıyaslamasına göre de davalı banka tarafından yapılan kesintilerin makul ve işin mahiyetine uygun olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle dava konusu alacak talebi yerinde değildir. Davacı vekili KKDF yönünden itirazda bulunmuşsa da bu kalem dava konusu yapılmadığından değerlendirme dışı kalmış olup aşağıdaki şekilde davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,90 TL ret harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından sarf edilen 730,00TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 10/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*