Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/111 E. 2018/608 K. 21.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/111
KARAR NO : 2018/608

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/05/2015
KARAR TARİHİ : 21/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, alacağı temlik eden …tarafından davalı bankaya farklı tarihlerde 4.000-TL ve 14.060-TL yatırdığını, davalı …. A.Ş’ye el konulduğu, akabinde … güvencesi kapsamında olmadığı gerekçesi ile müvekkilin parasının ödenmediğini, … Şubesi personeli müvekkilini daha kârlı bir hesap olan off-shore hesaba yönlendirdikleri, davalı banka adı geçen kıyı bankasının ismini kullanarak yurtiçi bankaların vermedikleri yüksek oranda faiz vermeyi taahhüt ettiğini, daha sonra bahse konu bankanın bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılarak davalı … Bank ile birleştirildiğini, …bankası ile hiçbir bilgisi bulunmayan müvekkilin parasının davalı banka yöneticilerinin hileli davranış ve yönlendirmeleri ile bankalara olan güvenin kötüye kullanılması sonucu, sigorta kapsamı dışında bulunan bir … bankasına yatırıldığını, … Ltd. adres olarak gösterdiği … yerde böyle bir şirketin bulunmadığı, görünüşte paravan bankaya havale edildiği görüntüsü verilerek, paranın … Grubuna ait şirketlere aktarılmış olduğunu, … A.Ş’nin sebepsiz zenginleştiğini belirterek yatırmış olduğu paraların yatırdığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre ve husumet nedeniyle reddine neticede haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Feri müdahil … vekili, davalıya benzer savunmalarda bulunarak davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
Feri müdahil … vekili, davanın … devrolunan bankaların off-shore hesapları nedeniyle zarara uğrayan mudilerin açmış olduğu tazminat davası olduğunu, bu davalarda … borcu üstlendiğini açıkça beyan ettiğinden hükümlerin borcu üstlenen sıfatıyla … aleyhine kurulduğunu, uyuşmazlığın asıl muhatabı olan TMSF’e aleyhine açılması gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkememizce davanın kabulüne karar verilmiş, taraflarca temyiz edilmesi üzerinde Mahkememizin kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24/05/2017 tarih 2015/15736 Esas- 2017/3016 Karar sayılı ilamı ile görev yönünden bozulmuştur.
Dava, off shore hesabına aktarılan paranın tahsili istemine ilişkindir. 28/05/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa’nın 3/k bendinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı bendinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır.Aynı Yasanın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının,bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasanın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; hem asıl hem de birleşen davanın açıldığı 13/05/2015 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasanın yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu bankacılık işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, bu nedenle yukarıda belirtilen Yasa hükümleri uyarınca davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olmakla,mahkememizin görevsizliğine, dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı gerekçeli kararda yazılacağı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına,
3-HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın birer örneğinin taraflara tebliğine, giderin avanstan karşılanmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.21/05/2018

Katip

Hakim
¸