Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1099 E. 2020/301 K. 11.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1099
KARAR NO : 2020/301
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ : 11/03/2020

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, dava dışı … A.Ş. ile dava dışı … ( … ) arasında ticari kredinden kaynaklanan ödenmemiş bakiye alacağın tahsili için … İcra Müdürlüğü’nün 2014/36597 Esas numaralı dosyadan icra takibi başlatıldığını, davalının müteselsil kefil borçlu olarak sözleşmesel sorumluluğunun olduğunu alacağı davacı bankadan yazılı protokol ile temlik aldıklarını belirterek itirazın iptali ile asgari %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalının mahkememiz dosyasına cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür. Ancak icra dosyasına yapılan itirazda borcunun bulunmadığını beyanla takibe, ödeme emrine, isnat edilen borca, yetkiye ve işlemiş ve işleyecek faiz miktarına ve oranına ve borcun tüm ferilerine ve tamamına itiraz ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, GKS’den kaynaklanan ödenmeyen bakiye borcun tahsili için başlatılan icra takibine vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Genel Kredi Sözleşmesi 14/04/2011 tarihinde 75.000 TL bedelle dava dışı … ile temlik eden banka arasında düzenlenmiş olup, davalının müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeye katıldığı, sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 484. maddesine uygun olarak kefaletin imzalandığı anlaşılmaktadır. Yine, 105.000,00 TL bedelli 13/11/2012 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde de davalının TBK’nın 583 maddesine uygun olarak kefalet imzasının olduğu anlaşılmaktadır.
Gerek asıl borçluya gerekse de davalı kefile hesap kat ihtarnamesi 10/11/2014 günü tebliğ edilmiş olup, 1 gün sonra 12/11/2014 tarihinde temerrüde düşürüldükleri tespit edilmiştir. Dolayısıyla, kat tarihinden temerrüt tarihine kadar geçen sürede akdi faiz hesaplanmasında isabetsizlik görülmemiştir. Yine temerrüt olgusundan sonra ise ana paraya akdi faiz eklenerek bulunacak rakama takip tarihine değin işlemiş temerrüt faizi ve faizin vergisinin işletilerek raporda tespit edilmesi de isabetlidir. Raporda tespit edilen rakamlar ile davacı vekilinin takip talebinde istediği rakam arasındaki farklılık temerrüt başlangıç tarihlerinden kaynaklanmaktadır.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp ticari nitelikte olduğundan, somut olayda faize ilişkin olarak TTK’nın 8. maddesi uygulanacağı, TBK’nın 88. ve 120. maddelerinin uygulama yeri bulunmadığı dikkate alınarak; sözleşmede kararlaştırılan akdi faiz ile temerrüt faiz oranlarının işletilerek hesap edilmesi gerekmiştir. Hal böyle iken, kanuna uygun düzenlenen kefalet beyanı uyarınca limitler dahilinde davacının sorumluluğu tespit edilerek aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1- … İcra Müdürlüğü’nün 2014/36597 esas sayılı icra takip dosyasına vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca kısmen iptali ile, 5.643,76-TL asıl alacak, 141,37-TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 173,08-TL takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi, 12,87-TL BSMV 7,30-TL olmak üzere toplam 5.978,38-TL alacağın asıl alacak tutarı (akdi faiz de dahil) 5.785,13-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %24 temerrüt faizi ile %5 BSMV işletilmek suretiyle davalı borçludan tahsili için takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alacak niteliği itibariyle takip tarihinden itibaren belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı 1.195,68-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 408,38 TL harçtan peşin alınan ve ikmalen yatırılan toplam 96,39 TL harcın mahsubu ile, bakiye 311,99 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına; davacı tarafından sarf edilen 96,39 TL peşin harç gideri, 35,90 başvuru harç gideri olmak üzere cem’an 132,29 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; posta masrafı 163,40 TL ve 1.300,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere cem’an 1.463,40 TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 11/03/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*