Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1042 E. 2019/658 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/1042
KARAR NO: 2019/658

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 06/11/2018
KARAR TARİHİ: 27/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket tarafından…Organize Sanayi Bölgesinde bulunan, … A.Ş’ye ait Termik Santral, 23012909 numaralı, tüm fiziksel kayıp ve iş durması risklerini kapsayan Geniş Kapsamlı İşletme Sigortası Poliçesi ile sigortalandığını, davalı şirketin poliçe ile toplam riskin %10,5’ini üstlendiğini, iki üniteden oluşan ve içerisinde çeşitli binalar ile liman bulunan sigotarlı santralin ana buhar hattında 14.01.2017 Ünite 1 GV 1 valf çıkışı, yüksek basınç türbin giriş borusu ile flanş kısmını bağlayan kaynaklı birleştirmede kırılma sebebiyle patlama meydana geldiğini, bu patlama nedeniyle çok ağır hasar oluştuğunu, alınan bilirkişi raporu ve ekspertiz raporlarında yapılan tespitlerde sonuçlarında sigortalı santralde meydana gelen patlama neticesinde oluşan hasarın teminat kapsamı dahilinde olduğu sonucuna varılarak toplam 4.329.800,58 USD sigortalı zararı ve ayrıca 110.094,33 USD ekspertiz ücreti ve rücu işlemleri için gereken toplam 25.208,19-TL masraf da müvekkili şirket tarafından karşılandığını, davalı şirket 4.329.800,58 USD hasar tazminatının %10,5 i olan 454.629,06 USD’den sorumlu olmasına rağmen müvekkili şirekete sadece 210.000 USD ödemiş olup müvekkil şirketin davalı şirketten 244.629,06 USD bakiye alacağının kaldığını, söz konusu bakiyenin ödenmediği gibi ödenen 210.000 USD ‘nin de geri istenmesi üzerine, 244.629,06 USD bakiye hasar alacağı ile ekspertiz ücreti ve rücu işlemleri için sarf edilen toplam tutarın %10,5’i de dahil edilmek suretiyle iş bu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmakla, 256.188,96 USD ve 2.646,85 TL rücuen tazminat alacağının sigortalıya ödeme yapılan 27.12.2017 tarihinden itibaren Türk Lirası alacaklar için avans faizi ve döviz cinsi alacaklar için Devlet Bankalarının 1 yıl vadeli döviz hesabına işlettiği en yüksek döviz faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usule, yetki ve esasa beyan ve itirazlarını belirterek, MÖHUK madde 46 uyarınca TÜRK MAHKEMELERİNİN MİLLETLERARASI YETKİSİ BULUNMADIĞINDAN yetkisizlik kararı ittihaz edilerek müvekkilinin mukim bulunduğu Viyana Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacı tarafından ikame edilen haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava hukuksal niteliği itibariyle, taraflar arasında imzalanan Reasürans sözleşmesi gereğince alacak istemine ilişkindir.
Reinsurance Sözleşmesinin yetki şartı “…” şeklinde olup, Türk Mahkemelerin yetkili olduğu düzenlenmiş ise de Türkiye’deki hangi mahkemenin yetkili olduğu kararlaştırılmamıştır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E:2016/8066, K:2017/2720 sayılı emsal kararı : “Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; taraflar arasında akdedilen 08.11.2006 tarihli NO. … numaralı … (… Sigorta Belgesi) başlıklı sözleşmede yer alan … ve … Mahkemeleri’nin yetkili kılındığına ilişkin yetki anlaşmasının geçerli olması ve bu yetki itirazının MÖHUK md. 47 uyarınca yerinde olup süresi içerisinde ileri sürüldüğü…
…yetki yönünden usulden reddine karar verilmiştir.
Yetki sözleşmesinde kararlaştırılan yetkili mahkemenin somut olarak belirlenmemiş olması nedeniyle bu yöne ilişkin mahkeme gerekçesi yerinde değilse de…” şeklinde olup, mahkememiz görüşündeki gibi yetki şartında yetkili mahkemenin somut olarak belirlenmesi gerektiği, somut olayımızda yetki şartının bu gerekliliği karşılamadığı ve geçersiz olduğu anlaşılmış, MÖHUK 46. Madde gereğince sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda, sigortacının esas işyeri veya sigorta sözleşmesini yapan şubesinin ya da acentasının Türkiye’de bulunduğu yer mahkemesi yetkili olup, somut olayımızda reasürans sözleşmesi şube veya acenta aracılığıyla da yapılmadığından yetkili mahkeme reasürans sigortacısının esas işyeri mahkemes … olup mahkememiz yetkisizdir.
Tüm bu nedenlerle sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Dava dilekçesinin yetki yönünden usulden REDDİNE,
3-Alınması gereken maktu 44,40-TL harcın, peşin alınan 23.954,95-TL harçtan mahsubu ile bakiye 23.910,55-TL harcın 492 sayılı Yasanın 31. maddesi gereğince, karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”