Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/103 E. 2020/471 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/103 Esas
KARAR NO : 2020/471
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklı Hasar Bedeli & Araç Değer Kaybı
DAVA TARİHİ : 01/02/2018
KARAR TARİHİ : 16/09/2020

Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, davacı vekili, davalı şirkete sigortalı … Ticaret A.Ş’nin malik ve işleteni olduğu … plakalı aracın 19/08/2017 tarihinde dava dışı …’a ait … plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verildiğini, karşı araç sürücüsünün tam kusurlu olması nedeniyle davalı trafik sigortacısının poliçe kapsamında sorumlu olduğunu, alacağın temliki hükümleri uyarınca devraldıkları şimdilik 4.200 TL hasar bedeli, 50,00 TL değer kaybı, 250,00 TL ekspertiz ücretinin davalı sigortacıdan tahsilini talep ettiği, davacının bilahare vermiş olduğu dilekçesinde hasar bedelini 6.348,21 TL ıslah ettiği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı yan dosyaya cevap vermemiş olup, şirketin 03/05/2018 tarihi cevabi yazısı ile gerekli belgelerin davadan önce iletilmediğinden herhangi bir ödeme yapılmadığını, belirtmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybı, maddi hasar bedeli ile eksper giderinin tahsili istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden 19/08/2017 günü saat 20:54 sıralarında davalıya sigortalı sürücü dava dışı … idaresindeki … plakalı araç ile park yerinden çıkmak üzere geri manevra yapan dava dışı sürücü … idaresindeki … plakalı otomobilin sağ yan kısmına çarpması sonucu trafik kazasının meydana geldiği, bilirkişi raporunda basit kroki çizilerek olay anında çekilmiş olan fotoğrafların birleştirilerek tespitlerin yapıldığı anlaşılmıştır. Davalıya sigortalı … plakalı araç sürücüsünün ana yolda düz seyir halinde olan davacının selefi sigortalı aracın seyir durumunu dikkate almaması nedeniyle tam kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsü dava dışı …’ın ise somut olayda kornaya basarak ikaz etmesine rağmen kazanın meydana gelmesi gözetilerek kusursuz olduğu anlaşılmıştır.
Celp olunan hasar dosyası uyarınca davadan önce servis tamir faturaları ile birlikte başvuru yapıldığı ancak başvurunun sonuçsuz bırakıldığı, kazaya sebebiyet veren aracın davalı sigorta nezdinde kaza tarihini kapsar şekilde trafik poliçesinin mevcut olduğu anlaşılmaktadır.
Trafik kazasının meydana geldiği tarih 19/08/2017 olup, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Trafik Sigortası Genel Şartları yürürlüktedir. Buna göre genel şartlar ekindeki formülasyona göre değer kaybının tespiti gerekmiştir. Ne var ki, bağlayıcı genel şart hükümleri gereğince 165.000 KM üzerindeki araçlarda değer kaybının oluşmayacağı aşikardır. Bu nedenle değer kaybı isteminin reddi gerekir. Hasar bedeli ve eksper masrafı yönünden ise ek rapor alınmıştır. Kazanın oluş biçimine nazaran faturadaki değişen parçalar ve tamiratlar uyarınca hasar bedelinin KDV dahil 8.552,97-TL olabileceği, ekspertiz bedeli 250,00-TL’nin de yargılama giderleri kaleminde istenebileceği kanaatine varılmıştır. Zira, usulüne uygun yapılan başvuruya rağmen sigortacı tarafından eksper atamasının yapılmadığı, gelen hasar dosyası içeriği ile sabittir.
Davacı vekili, uyap üzerinden göndermiş olduğu 27/02/2020 tarihli dilekçesi ve ekinde HMK’nın 180. maddesi kapsamında kamilen ıslah dilekçesi ibraz ederek değer kaybını dışlamak suretiyle davayı belirsiz alacak davasına çevirerek 6.348,21-TL hasar bedeli ile 250,00-TL eksper giderini temerrüt tarihi 29/12/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı sigortacıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı sigortacı vekili ise bu dilekçeye karşı süresinde zaman aşımı def’in de bulunduğu gibi ıslahın kötü niyetli yapıldığını, çünkü değer kaybının çıkmaması üzerine davasını ıslah ederek değer kaybı talebinden vazgeçtiğini, kanun hükümlerinin dolanıldığını, belirterek davacının vekalet ücretine mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 27/02/2020 tarihli dilekçesi ve ekindeki dilekçesini kamilen ıslah dilekçesi olarak nitelendirmişse de, bu dilekçe dava konusunu tümden değiştirmemektedir. Hukuki vasıflandırma yargıçlığımıza ait olup bu dilekçenin kısmi ıslah olarak kabulü gerekir. HMK’nın 176/1. maddesine göre, “taraflardan her biri yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir.” Eldeki davada davacının talebi, bir usul işlemi olmayıp maddi hukuka taalluk eden kısmi feragattir. Doktrinde buna talep sonucunun daraltılması (azaltılması) da denilmektedir. Davacının talep sonucunu azaltması, davayı genişletme ya da değiştirme sayılmaz Tam veya kısmi feragat için karşı tarafın iznine ve ayrıca bunun için ıslah yoluna başvurulmasına gerek yoktur. (Baki Kuru – Hukuk Muhakemeleri Usulü – altıncı baskı cilt IV sayfa 4048-4049) Davacının söz konusu isteminin ıslah müessesesinin mahiyetiyle bağdaşır bir yönü de bulunmamaktadır. (Yargıtay 3. HD 2019/4523 E. 2020/1599 K. 24/02/2020)
Kısmi ıslah dilekçesinin verildiği tarih ve harcın yatırıldığı tarih 27/02/2020 olup 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan davanın arttırılan kısım yönünden reddi gerekmiştir. Zira, olayın, maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Bu itibarla, davaya konu talepler yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olup, davacı tarafından, ıslah talebine konu ettiği maddi tazminat taleplerinin, 2 yıl içinde ileri sürülmesi gerekir. Kaldı ki, kamilen ıslah suretiyle maddi hukuk yönünden sonuç doğuran hususlar yani zaman aşımının işlemesi “geçmişe olacak” şekilde bertaraf edilemez. Dolayısıyla ilk dava dilekçesinde talep edilen 4.200,00-TL hasar bedeli ve ekspertiz giderine hükmedilmesi gerekmiş olup, fazlaya ilişkin değer kaybı ile aşkın hasar bedeli kalemlerinin reddi gerekmiştir.
Davacı vekili, ekspertize ödenen ücret bedelini de alacak kalemi içerisinde talep etmiş ise de, ekspertiz ve hasar tespit giderleri yargılama gideri türünde değerlendirileceğinden yargılama gideri kaleminde değerlendirilmiş olup, ayrıca alacak davası şeklinde talebi mümkün değildir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15868 Esas, 2014/15196 Karar, 06/11/2014 tarihli; 2014/21991 Esas, 2014/19194 Karar sayılı 22/12/2014 tarihli İçtihatları)
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Maddi hasar bedeli 4.200,00-TL’nin temerrüt tarihi 24/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair kısmın süresinde ileri sürülmüş zaman aşımı def’i nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken 286,90 TL harçtan peşin alınan 113,85 TL harcın mahsubu ile, bakiye 173,05 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarfedilen, 76,85 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 37,00-TL ıslah harcı olmak üzere cem’an 149,75-TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.448,21-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 145,00 TL posta ve tebligat masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı, 250,00-TL ekspertiz gideri olmak üzere cem’an 1.395,00-TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 881,30-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı 16/09/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*