Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1029 E. 2020/397 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1029 Esas
KARAR NO : 2020/397
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2020

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında yakıt alımından kaynaklanan cari hesap borcundan dolayı …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/16293 Esas numaralı dosyadan icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz etmesi üzerine durduğunu belirterek itirazın iptali ile asgari %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, açılan davanın zamanaşımından reddini savunmuştur, icra dosyasına yapılan itirazında da borca, işlemiş ve işleyecek faizlere itiraz ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari satım ilişkisine dayalı tanzim edilen fatura bedellerinin tahsili için başlatılan takibe vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında münakit takibe dayanak teşkil edilen müşteri taşıt tanıma sistemi sözleşmesi kapsamında yakıt alımından kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı olarak …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/16293 Esas sayılı dosyası üzerinden 29.011,76 TL asıl alacak 767,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.778,98 TL üzerinden takibin başlatıldığı, davalı borçlu şirket vekili tarafından alacağın tümüne yasal süresinde itiraz edildiği, eldeki itirazın iptali davasının ise sadece asıl alacak 29.011,76 TL üzerinden ikame edildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafın kendi defterine nazaran takip konusu asıl alacak miktarı kadar faturalara binaen davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacının defterleri kural olarak tek yönlü bir şekilde lehine delil niteliği taşımazsa da, sözleşmenin 9.maddesinde davacı şirket lehine HMK’nun 193.maddesi anlamında münhasır delil sözleşmesi düzenlenmiştir. Ancak yine de defterin lehe sonuç doğurabilmesi için öncelikli olarak özellikle TBK’nun 97. maddesi gereğince edimini yerine getirmiş olması şarttır.
Davacı yan e-defter ve e-fatura mükellefi olup, takibe dayanak teşkil eden faturaların da elektronik satış faturası olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu faturaların usulüne uygun bir şekilde elektronik ortamda düzenlenerek karşı tarafın sistemine düştüğü ve dolayısıyla ticari kayıtlarının alınmış sayıldığının kabulü gerekir. Bu durumda fatura davalının defterlerine girmiş sayıldığından 8 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde hizmetin alındığına karine teşkil edecektir. Bu noktadan sonra ispat külfeti davacı borçlu üzerindedir. Ancak davalı taraf mevcut delilleri çürütür nitelikte herhangi bir ispat vasıtası yada itiraz evrakı sunabilmiş değildir. Bu nedenle bakiye asıl alacağa ilişkin talep yerinde görülmekle davanın kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-…. İcra Müdürlüğü’nün 2018/16293 esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile asıl alacak 29.011,76-TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak avans faizi ile birlikte tahsili için takibin devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı 5.802,35-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 1.981,79 TL harçtan peşin alınan ve ikmalen yatırılan toplam 495,45 TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.547,15 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 4.351,76 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; 495,45 TL peşin harç gideri, 35,90 başvuru harç gideri, posta masrafı 125,50 TL ve 1.600,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere cem’an 2.256,85 TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 08/07/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*