Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1016 E. 2021/1075 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1016 Esas
KARAR NO:2021/1075

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :30/10/2018
KARAR TARİHİ:09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … … Şirketi tarafından … 6. Noterliğinin 20/08/2018 Tarih ve … ve … Yevmiye numaralı Alacak Devir sözleşmesi ile davaya konu icra takiplerinin dayanağı olan alacağın müvekkilline devredildiği, alacağın devrine ilişkin belgelerin noter tarafından davalıya tebliğ edildiğini, vadesi gelen alacakların davalı tarafından müvekkiline ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün … ve … Esas sayılı dosyaları üzerinden davalı aleyhine ilamsız takip yapıldığını, alacakların Euro ve TL olması nedeniyle iki ayrı takip dosyası açıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ve itiraz sonucu takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takiplerin devamını, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı … A.Ş., diğer dava dışı … … Ticaret Limited Şirketi’nden olan 840.913,88TL bedelli alacağını, ihtiyati haciz kararı kapsamında …10. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası aracılığı ile icra takibine konu ettiğini, … A.Ş. tarafından girişilen icra takibi kapsamında düzenlenen 07/09/2018 tarihli Birinci Haciz İhbarnamesinin müvekkili şirkete 10/09/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili şirketin “Alacağın Devri” konulu belgeler içerisinde yer alan bedellerin davacı … hesabına şirket içi hesaplarda aktarım işlemlerini tamamladığını, ancak bu doğrultuda davacının hesabına herhangi bir ödeme işlemi gerçekleştirilmediğini, davacının müvekkili şirketin 471.843,65 TL alacaklı olduğunu iddia ettiğini ancak müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin dava dışı … şirketine olan toplam borcunun 357.161,28 TL olduğunu, bu hususun 03/09/2018 tarihli mutabakat mektubunda da açıkça görüldüğünü, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı aleyhine bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Dava, ticari satımdan kaynaklanan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 30/01/2020 tarihli celsesi, 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda talimatla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 15/05/2020 tarihli talimat raporunda özetle;
“SONUÇ: Her türlü Takdirin Yüce Mahkemenizin olduğunu belirterek; tarafımdan talep edilen hususların inceleme neticeleri;
-…. İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra takip dosyası ile …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra takip dosyası olduğu;
-Dava dışı 3. Kişi … Makine Ltd Şti incelenen ticari defter kayıtlarının fatura ve ödeme dekontları firmanın kapanmış olması yöneticilerinden haber alınamaması sebebi ile tarafların birbirine düzenlemiş olduğu e faturaların ve ödeme dekontları içeriği incelenememiştir. İlgili yılların e defterleri firma mali müşavir arşivlerinde olduğu için sadece defterlere yapılan kayıtlar incelenmiş olup cari hesap bakiyesi sonucu tespit edilmiştir.
-Mahkemenize açılan itirazın iptal davasında dava dışı 3 kişi … Makine Ltd. Şti. nin incelenen ticari defter kayıtları göre takip tarihi itibariyle davalı … A.Ş.’den 450.970,45 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
-Dava dışı 3 kişiye ait incelenen ticari defterlerinin 2017 ve 2018 yılına ait yevmiye defterleri ve kebir defterleri e-defter olarak tutulduğu tespit edilmiştir. Elektronik defter tutma sürecinde hesap döneminin ilk ayının beratının alınması açılış onayı, son ayının beratının alınması ise kapanış onayı yerine geçer hükmü gereği;
-Dava dışı 3 kişiye ait incelenen dönemin ticari defterlerinin TTK hükümlerine, genel kabul görmüş muhasebe usul ve esaslara uygun olarak tutulduğu tespit edilmiştir.
-Dava dışı 3 kişi incelenen 2017, 2018 yılı yevmiye defterleri 6100 sayılı HMK md 222, 2 ve 3 fıkraları gereğince defterlerin sahibi lehine delil olarak kullanılabileceği tespit edilmiştir.” denilmiştir.
Mahkememizin 05/11/2020 tarihli celsesi, 2 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 26/03/2021 tarihli raporunda özetle;
“SONUÇ: İncelenen davalı şirkete ait 2017-2018 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik/beratlarının yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu,
-Davalı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran, 01.10.2018 takip tarihi itibarıyla dava dışı … Makina Nakliyat…Ltd.Şti ‘ne 402.207,52 TL borçlu olduğu,
-Talimat yolu ile alınan bilirkişi raporunda, dava dışı şirketin davalı şirketten 01.10.2018 takip tarihi itibarıyla 450.970,45 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olmakla, taraflar arasındaki cari hesap farklılığının, davalı şirketin dava dışı şirkete keşide ettiği 26.08.2018 tarihli 48.765,63 TL’lik iade faturasının dava dışı şirket kayıtlarında yer almamasından kaynaklandığı, zira taraflar arasında 01.10.2018 takip tarihi itibarıyla fark tutarının 450.970,45 – 402.207,52 = 48.762,93 TL olduğu,
-Buna göre davalı şirketin söz konusu iade faturasını dava dışı şirkete tebliğ ettiğini ispat etmesi gerekeceği,
-Rapor içerisinde detaylarına yer verilen nedenlerle, takdiri mahkemeye ait olmak üzere, … yevmiye numaralı temlik sözleşmesinin Euro karşılığının, (davalı şirket iade faturasının muhatabına tebliğ edildiğini ispat etmediği sürece) 50.796,59 Euro olması gerektiği, 12561 numaralı temlik sözleşmesinin ise 103.572,55 TL olarak kabul edilmesi gerektiği,
-Buna göre de davacı yanın, temlik sözleşmelerine dayalı olarak davalı yandan alacaklı olduğunun kabulü halinde;
-…. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında 103.572,55 TL
-…. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında ise 50.796,59 Euro alacak talebinde bulunabileceği,
-Davacı yan takipte işlemiş faiz talep etmişse de dava dilekçesinde, takiplerin asıl alacak tutarları üzerinden devam etmesine karar verilmesini talep ettiği görüldüğünden, işlemiş faiz tutarları yönünden bir hesaplama yapılmadığı şeklindeki tespit ve değerlendirmelerimi Sayın Mahkemenin takdirlerine saygı ile arz ederim.” denilmiştir.
Mahkememizin 22/06/2021 tarihli yenileme tensip tutanağı, 2 ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 10/09/2021 tarihli ek raporunda özetle;
“SONUÇ:Davalı şirketin kendi ticari defter kayıtlarında tespit edildiği şekli ile 01.10.2018 takip tarihi itibarıyla dava dışı … … … …Ltd.Şti ‘ne 402.207,52 TL borçlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği,
-Buna göre davalı şirket kayıtları çerçevesinde 20.08.2018 tarihi itibarıyla dava dışı şirket alacağının 402.207,52 TL olarak kabul edilmesi gerektiğinden, … yevmiye numaralı temlik sözleşmesinde yer verilen 103.572,55 TL’nin toplam alacaktan mahsubu sonrasında kalan 402.207,52 – 103.572,55= 298.634,97 TL’nin, 20.08.2018 tarihli döviz kuruyla karşılığı 298.634,97/6,8390= 43.666,46 Euro olacağı,
-Buna göre de davacı yanın, temlik sözleşmelerine dayalı olarak davalı yandan 01.10.2018 takip tarihi itibarıyla;
-…. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında 103.572,55 TL,
-…. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında ise 43.666,46 Euro alacak talebinde bulunabileceği,
-Davacı yanın, icra takip ve dava tarihinden sonra 27.12.2019 tarihinde, … 10. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında, dava dışı şirket borcuna karşılık 402.210,52 TL ödeme yaptığı dikkate alındığında, davacı yanın takipteki alacak taleplerinin yerinde olduğu yönündeki tespit ve değerlendirmelerimi Sayın Mahkemenin takdirlerine saygı ile arz ederim.” denilmiştir.
Dava, temlikle alınan alacağa dayalı olarak yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça dava dışı üçüncü kişi … … Tar. Ve San. Ve Tic. Ltd. Şti ile … 6. Noterliğinin 20/08/2018 tarih … ve 12564 yevmiye nolu alacağın devri sözleşmeleri ile davacı tarafça temlik alınan alacaklara istinaden …. İcra Müdürlüğünün … ve … sayılı takip dosyalarının açılmış olduğu, davalı tarafın süresinde itiraz ettiği, itirazın iptali davasının hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça, alacağın temliki açısından üçüncü kişi … tarafından açılan tasarrufun iptali davasının bekletici mesele yapılması talep edilmiş ise de, Yargıtay 17. Huk. Dairesinin 2015/9829 karar sayılı emsal ilamı doğrultusunda bekletici mesele yapılması talebinin reddine karar verilmiştir.
Aldırılan bilirkişi raporları ile sabit olduğu üzere, davalı şirketin üçüncü kişi … Şirketi’ne …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası açısından 103.572,55-TL, yine aynı icra dairesinin … sayılı takip dosyası açısından 43.666,46 EURO borçlu olduğu, esasında davalının, üçüncü kişi … Şirketine borçlu olduğu hususunun davalının da kabulünde olduğu ancak üçüncü kişi … Şirketi ile davacı arasında yapılan alacağın temliki sözleşmesinin geçerliliğindeki tereddüt nedeniyle takibe itiraz edildiği ve davaya karşı çıkıldığı, ancak alacağın temliki sözleşmesindeki şekil şartları yerine getirilmiş olmakla ve de alacağın temlikine dayanak temlik edilen alacağın varlığı sabit olmakla davalı itirazlarının yerinde olmadığı, temlikin muvazaa nedeniyle geçersizliği iddiasının üçüncü kişi … tarafından alacağın temlikinin geçersizliğine ilişkin açılan tasarrufun iptali davasında tartışılması gerektiği, davacı taraf takiplerde işlemiş temerrüt faizi talep etmiş ise de, temerrüt olgusunun ispatlanamadığı, her ne kadar davalı tarafça icra takibine konu temlik alacağına ilişkin üçüncü kişi … tarafından tasarrufun iptali davasında alınan ihtiyati haciz kararı ile haciz konulması nedeniyle temlik alınan alacak bedeli üçüncü kişi … icra dosyasına yatırılmış ise de bu konunun davayı konusuz bırakmayacağı, nihayetinde tasarrufun iptali davasının reddedilebileceği veya ihtiyati haciz kararının kaldırılabileceği, tüm bu hususlara göre hükümde belirtilen şekilde davaların kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Üçüncü kişi … tarafından açılan tasarrufun iptali davasında konulan haciz nedeniyle temlike konu alacak bedeli davalı tarafından …’ın … 10.İcra Dairesinin … sayılı icra dosyasına yatırılmış olmakla, yatırılan bu bedelin dava konusu icra dosyalarında kapak hesabında değerlendirilmesi gerektiği, tasarrufun iptali davasının reddi ve ret kararının kesinleşmesi halinde tasarrufun iptali davasında konulan haciz nedeniyle davalıdan tahsil alınan ödemenin, dava konumuz olan icra dosyalarına celbi husunun da icra dairelerince takdir edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-a-Davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;43.666,46 EURO asıl alacak, üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “3095 S.K.nun 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarının EURO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranında temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
354.230,02-TL’nin % 20’si olan 70.846 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-Davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;103.572,55 TL asıl alacak, üzerinden itirazın iptaline, İşleyecek faiz oranına itirazın ise “yasal faizi ile” şeklinde iptali ile Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
103.572,55TL’nin % 20’si olan 20.714,51 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
c-Haricen … 10. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasına yapılan 27.12.2019 tarihinde yapılan 402.210,52 TL’nin icra dairelerince kapak hesaplarında değerlendirilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 31.272,49-TL ilam harcından peşin alınan 5.614,58-TL’nin mahsubu ile bakiye 25.657,91-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 5.614,58-TL peşin harç ve 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 5.650,48-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 39.940,13-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 5.100,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.201,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 2.135,50-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 2.800,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 83,32-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.09/12/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …