Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1015 E. 2019/344 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1015
KARAR NO : 2019/344

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 30/10/2018
KARAR TARİHİ : 04/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili… A.Ş. Büyükçekmece Şubesinin kredi müşterisi olan dava dışı …Tic. Şti. … Tic. Ltd. Şti’nin müteselsil kefaleti ile krediler kullandırıldığını, ancak kredi kat ihtarında detaylı açıklandığı üzere kullandırılan kredilerin geri dönüşünün gerçekleşmemesi nedeniyle, borçluya ait kredi hesapları 31/08/2016 tarihi itibariyle ”kat edilmiş zorunda kalınmış” ve müvekkili banka alacağı muaccel hale geldiğini, hesabın kat edildiği ve borcun ödenmesi gerektiği hususları Kadıköy … Noterliği’nin 31.08.2016 tarih ve … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi ile borçlulara bildirildiği ancak borcun ödenmediğini, ihtarnameye rağmen borcu ödenmeyen kredi borçlusu ve kefilleri aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi ve davalı/borçlu kerid borçlusu şirket hakkında maliki olduğu ve müvekkili banka adına rehinli … plakalı araç için İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile taşınır rehininin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılarak alacağın talep edildiğini, yapılan takip sonucunda icra takibine itiraz edildiğini, bu nedenle İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davasında şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğinin tespit edildiğini, müvekkili bankanın alacağına rağmen kredi kefili firmanın tasfiyesinin sona erdirilerek tüzel kişiliğine son verilmesi sonucu işbu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini, davalı tasfiye memurunun, müvekkil bankanın alacağına rağmen TTK’nın 541. Maddesi uyarınca müvekkil banka alacağını teminat altına almaksızın, kredi kefili firmanın ticaret sicilinden terkinini gerçekleştirmesinin yasa ve usule aykırı olduğununun açık olduğunu, açıklanan nedenlerle … sicil numaralı Tasfiye Halinde … Limited Şirketi ünvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına, şirketin tasfiye işlemlerini yapması için tasfiye memuru atanmasına, firmanın ticaret sicilinde tescil ve ilanına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tasfiye memuru üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK’nın 32 ve ticaret sicil yönetmeliği md 34 hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirketin tasfiye memurunda olduğunu, vadesi gelmeyen borçlarda ihtilaflı veya şarta bağlı borçların notere tevdii ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, (6762 sayılı TTK m.445 ve 6102 sayılı TTK.m.541) bu yapılmadan, şirketin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler, mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kaydı sicilden terkin edilmiş ise; terkin işleminin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçileceğini, tasfiye memurunun iddia edilen eksik işlemlerini, müvekkilinin tespit etmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücreti’nden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava, şirket ihyasına ilişkindir.
Dava hukuksal niteliği itibariyle,ticaret sicil kaydı silinen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılamaya göre; dava konusu ihyası talep edilen şirketin ticaret sicil kaydının tasfiye sonucunda kapatıldığı;
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 643. maddesi yollamasıyla aynı Kanun’un 547. maddesinde düzenlenen ek tasfiyenin düzenlendiği, tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa davaya dayanak olan işlemlerin sonuçlandırılmasına münhasır olarak şirketin ihyasına karar verilmesi gerektiği,
Davacının açmış olduğu davanın ve takibin devam edebilmesi için sicilden terkin edilen şirketin yeniden sicile tescilini talep etmekte haklı ve hukuki yararının bulunduğu görülmekle; davanın sübut bulduğundan kabulüne karar verilmiş ve sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’nun …-… sicil numarasına kayıtlı iken terkin edilen …Limited Şirketi’nin TTK 547.maddesi gereğince göre tüzel kişiliğinin İstanbul… İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ve bu dosyaya ilişkin itirazın kaldırılması davası olan İstanbul … ATM …Esas sayılı dosyasının takibi, sonuçlandırılması ve icrası ile sınırlı olmak üzere şirketin tüzel kişiliğinin ek tasfiyesi için tasfiye halinde yeniden ihyasına,
-TTK’nın 547/2. maddesine göre, …’ın ek tasfiye memuru olarak atanmasına,
-Kararın tescil ve ilanına,
-Ticaret Sicil Memurluğu’da yasal hasım konumunda bulunup aleyhinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilemeyeceğinden yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.04/04/2019

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”