Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/995 E. 2018/1111 K. 21.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/995 Esas
KARAR NO : 2018/1111
DAVA : Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Tazminat
DAVA TARİHİ: 07/11/2017
KARAR TARİHİ: 21/11/2018
Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkilinin internet bankacılık şifresinin ele geçirilmesi suretiyle davalı banka hesabındaki paranın bankanın kusurlu hareketleri nedeniyle başka hesaba aktarılması sebebiyle uğranılan zararın tazminini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, davacının banka tarafından kendisine verilen şifreyi kendi iradesiyle ve kusurlu olarak verdiğini, kendilerine husumet tevcih edilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, banka şifresinin ele geçirilmesi neticesinde hesaptaki paranın başka hesaba aktarılmasına bağlı olarak kusurlu bankaya karşı açılan tazminat istemine ilişkindir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 Sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engelleyemeyeceğine değinilmiştir.
HMK’nın 1. maddesinde görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetileceği düzenlenmiştir. Dolayısıyla dava dilekçesindeki anlatımlardan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinin görevine girdiği belirgin olduğundan dilekçe teatisi başlatılmaksızın karar vermek gerekmiştir.
Somut olayda uyuşmazlık bireysel bankacılık sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı tacir sıfatını haiz değildir. Kredinin ticari kredi olmadığı da her iki tarafın kabulündedir. Zarar haksız fiilden kaynaklanmış olsa dahi kusurlu bankacılık işlemleri nedeniyle bankaya karşı tazminat davası yöneltilmiş olup, yukarıda bahsedilen TKHK’nın 3, 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca görevli mahkeme tüketici mahkemesi olduğundan aşağdaki gibi görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin 6502 sayılı TKHK’nın 3. maddesi gereğince GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına,
3-HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde bakiye gider avansının görevli mahkemeye aktarılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*