Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/895 E. 2021/470 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/895 Esas
KARAR NO:2021/470

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/10/2017
KARAR TARİHİ:02/06/2021

Mahkememizde görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili firmanın malikleri dava dışı … ile …’a ait arsa üzerinde kat karşılığı inşaatı yapan diğer davalı Kooperatife ait inşaatın yapı denetim hizmeti için … ile aralarında hizmet sözleşmesi yapıldığı, 24/11/2004 günü 9 bloka ayrılarak yapı tek ruhsata bağlı olarak 9 bloka ayrıldığını, inşaatın yapımı esnasında zemin yapısından ötürü 5. Bodrum katının ilavesi ile 18/09/2009 tarihinde sözleşme tadili yapıldığını, davalı kooperatifin 17/09/2009 gününe kadar normal ödeme yapmışsa da 2010 dan itibaren hak edişlerin kesintiye uğratıldığını, noterden ihtarname çekilmesine rağmen muaccel olan 21 adet hak edişten sadece iki adetinin ödendiğini, … Belediye Başkanlığına müracaatla mühürlemeler ve kısmi ödemlere yapıldığını, belediye tarafından çıkarılan hak ediş tablosu uyarınca 2017 yılının değişik tarihlerinde ödeme yapılarak hak edişlerinin kapatıldığını, ancak davalı … tarafından süresinde ödeme yapılmadığından ötürü KDV hariç 2.418.508,29-TL faiz alacaklarının bulunduğunu belirterek gecikmeli ödeme nedeniyle 9 blok için hak edişlerin ödendiği tarihler ile hak edişlerin yapı denetim sisteminden alındığı tarihler aralığındaki zaman zarfına tekabül eden gecikme faiz tutarı KDV hariç 288.272,39-TL’nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … vekili, 2004 yılında imzalanan sözleşmenin 2014 senesinde karşılıklı ikale yoluyla sona erdirildiğini, tam tersi kendi kayıtlarına göre kooperatiften 16.522,22-TL alacaklı olduklarını, yapı denetim firmaların alacakları denetim ücretleri, belediyeler il özel idareleri ve bayındırlık bakanlığınca kontrolü sonucu ödendiğini, inşaatın devamının da söz konusu kurumların onayı ve tespit edilen ücretin ödenmesi ile mümkün olduğunu, zira bu ücretler ödenmezse inşaata devam edilemeyeceğini, ancak davalı kooperatifin 2014 yılından bu yana inşaatı devam ettirdiğini ve başka bir denetim firması ile çalıştığını, ilgili belediyenin yasal kesintileri yaptıktan sonra kalan denetim ücretini denetim firmasına ödediğini, müvekkilinin ise davacının tüm alacaklarını dava dışı … Belediye İdaresine ödediklerini, ancak davacının banka hesaplarına haciz konduğunu, belediye kayıtları uyarınca %85 seviyesine kadar davacının iş yaptığını, ancak %95 seviyesinden bahisle fark ücreti istendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar … varislerinin vekili, … ile davacı arasındaki ihtilaflardan dolayı müvekkillerinin sorumlu tutulamayacağı, sözleşmenin kendileri ile yapılmadığını, ayrıca kooperatife de bu konuda yetki tanımadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, geç ödenen yapı denetim ücreti nedeniyle işlemiş faiz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Davalılar … varisleri ile … sözleşmenin tarafı olmadıklarından bahisle husumet itirazında bulunmuşlarsa da; 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu’nun 2/1. maddesine göre yapı denetim hizmeti yapı sahibi veya vekili ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilen yapı denetim hizmet sözleşmesi ükümlerine göre yürütülür. Kanunun emredici hükmüne göre yapı sahibi, inşaat sözleşmesi yaptığı yükleniciyi bu iş için vekil tayin edemeyecektir. Kural olarak da sözleşmenin tarafı olduğundan Yapı Denetim Kanunu’nun 8/5. maddesi hükmü gereğince yapı denetim hizmet bedelinden yapı sahibi sorumludur. Ancak arsa sahibi (yapı sahibi) ile yüklenici arasındaki sözleşmede özel hüküm bulunması halinde, yapı denetim hizmet bedelini ödeyen arsa-yapı sahibi ödediği bu bedeli yükleniciden talep edebilecektir. Dolayısıyla davalı arsa sahipleri sözleşmenin tarafı olmasa dahi yapı denetim hizmet bedelinden ve ferilerinden kanun gereği sorumludurlar. Husumet itirazının bu nedenle reddi gerekmiştir.
Uyuşmazlık, davacı ile … arasındaki yapı denetimine ilişkin Atipik hizmet sözleşmesi kapsamında verilen hizmete göre %85 hak ediş oranında davalılar tarafından yapılan geç ödemeler nedeniyle ödenen temerrüt faizinden davalıların sorumlu tutulup tutulamayacağı konularında toplanmaktadır.
Yapı Denetimin Uygulama Yönetmeliği’nin 27,28. Maddeleri gereğince ve ayrıca 4708 sayılı Yapı Denetimi hakkındaki kanun kapsamında yapı denetimin hizmeti bedelinin ödeme zamanını hak ediş belgelerini ilgili idareye verildiği tarih olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre hesap bilirkişisi tarafından hak ediş ve ödeme tarihleri esas alınarak faiz hesabı yaptırılmıştır. Davacının zamanında ödenmeyen 1/10 tevkifatlı KDV dahil 5.991.609,83-TL alacağına hak ediş tarihleriyle ödeme tarihleri arasındaki süre için toplamda 1.818.695,02-TL işlemiş avans faizi tespit edilmiştir.
Davalı tarafından sunulan protokol gereğince davacıların kendilerini ibra ettiği ileri sürülmüştür. 4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’un 5. maddesinde yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile yapı denetimi kuruluşu arasında imzalanacağı ve devam eden fıkralarda yapı denetim hizmet bedelinin yapı denetim kuruluşlarının hizmet bedellerinin ödenmesinde kullanılmak üzere yapı sahibince il muhasebe birimlerinde açılacak emanet hesabına yatırılacağı belirtilmiş olup aynı kanunun 8. maddesinde ve buna bağlı olarak çıkarılan yönetmelikte yapı sahibinden veya vekilinden yapı denetim hesabına yatırılmaksızın denetim hizmet bedeli alınması yasaklanmıştır. Dolayısıyla yukarıdaki paragrafta da açıklandığı üzere esas ilişki yapı denetim firması ile arsa malikleri arasında bulunmaktadır. Dolasıyla yüklenici firma tarafından herhangi bir ibraname düzenlendiği takdirde geçerli değildir. Öte yandan bu protokolün geçerli olsa dahi belgenin imzalanmasından sonra da davalı … tarafından belediye tarafından hazırlanan tabloda yer hizmet bedelleri ödenmeye devam edilmiştir. Dolayısıyla bu ibranamenin eldeki davaya etkisinden söz edilemez. Ayıraca yukarıda da değinildiği üzere 4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’un 5. maddesi karşısında ibranamenin kanunen işlerlik ve geçerlilik kazanması mümkün değildir. Zira, protokol tarihinden sonra da bir kısım ödemeler yapılmıştır. Buna ilişkin itirazlar yerinde değildir.
HÜKÜM / Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Hak edişlerin süresinde ödenmemesi nedeniyle 9 blok için hak ediş tarihi ile ödeme tarihleri arasında geçen süreye tekabül eden işlemiş avans faizi toplamının taleple bağlı kalınarak 288.272,39-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 19.691,88-TL harçtan peşin alınan 4.922,98-TL harcın mahsubu ile, bakiye 14.768,90-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen, 4.922,98-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı olmak üzere cem’an 4.958,98-TL’den ibaret harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 28.629,07-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 324,90-TL posta ve tebligat masrafı, 500,00-TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 824,90-TL’den ibaret yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davalı … tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı … vekili, Davalı …, …, … Vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır