Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/801 E. 2019/368 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/801 Esas
KARAR NO : 2019/368
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR TARİHİ : 15/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 13.09.2017 tarihli dilekçesinde özetle; “davacının lokanta olarak işlettiği … Mah. … yolu …. Sokak No. … Bağcılar İstanbul adresindeki işyerini 01.03.2011 tarihinde kiralayarak davalı kurum ile 04.03.2011 tarihinde doğalgaz abonelik sözleşmesi yaptığını, davacının önceden mevcut doğalgaz sayacını kullanmaya devam ettiğini, davalı saha görevlilerinin 24.12.2016 tarihinde davacıya ait işyerine gelerek mevcut doğalgaz sayacının 10 yıldan fazla süredir kullanıldığını belirterek sayacın mühürlerinde sorun gözüktüğünü ve artık sayacı yenileyeceklerini söyleyerek değiştirdiklerini, 4-5 ay boyunca fatura gelmediğini, davacımn faturalarını … ödeme merkezinde ödediğini, 07.03.2017 son ödeme tarihli 36.130,00 TL Tik fatura geldiğini, buna internet sayfasından itiraz ettiğini, aradan 1 ay geçtikten sonra tekrar sorduğunda beklemesi gerektiğinin belirtildiğini, 2017 Haziran ayma kadar beklediğini, yeniden itiraz sonucunu sorduğunu, davalı görevlilerinin 15.06.2017 tarihinde davacı işyerine gelip sayacı 2. Kez değiştirdiklerini, daha sonra 14.09.2017 tarihinde 22.792,00 TLTik fatura geldiğini, davacımn bu faturadan sonra tekrar davalı kuruma başvurduğunda sayaca müdahale olduğundan sayaçların değiştirildiğini öğrendiğini, müdahale etmediğini belirterek itiraz ettiğini, 14.09.2017 tarihine kadar ödenmemesi durumunda gazm kesileceğinin ihbar edildiğim, davacımn sayaca müdahale etmediğini, düzenlenen faturaların keyfi ve usulsüz olduğunu, iptalinin gerektiğim, sayacın bitişik binanın içinde olduğunu, sayacın uzman bilirkişilerce incelenmesini istediklerini, doğalgaz piyasası ve müşteri hizmetleri yönetmeliğinin 43. Maddesine göre sayaçların her yıl denetlendiğini, 5 yıldır muayene edildiğini ve müdahale edilmediğini, ortalama tüketiminin 500-600 TL olduğunu, sayaç değiştirildikten sonra da tüketiminin değişmediğini, işyerinde 1 adet döner tezgahı, 1 ısıtıcı, 1 adet 3 gözlü ocak olduğunu, küçük bir lokanta olduğunu, bu çapta bir işyerinde aylık 3.500.-TL doğalgaz tüketilemeyeceğini, sayaca müdahale edilmiş olsa dahi faturaların usulsüz olduğunu. Doğalgaz Piyasası ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 42. Maddesinde bunun belirtildiğini, 1 yıllık süre için fatura düzenlenebileceğini, bu nedenle davacıya ait işyerinde en fazla 24.12.2015/2016 tarihleri arasında eksik tüketim faturası yapılabileceğini, ancak 36.130,00 TLTik faturanın 19.08.2015-15.08.2016 tarihleri arası için hesaplandığım, bunun hatalı ve yönetmeliklere aykırı olduğunu, her yıl sayaçlar kontrol edildiğinden kaçak tüketim iddiasımn usulsüz olduğunu, davacının sayacın durumunu kendisinin bildirdiğini, 2. Sayaç değişiminden sonra düzenlenen kaçak tüketim faturasının 14.09.2017 son ödeme tarihli 22.792,00 TL olduğunu, 25.12.2016-15,06.2017 dönemi için düzenlendiğini, ortalama 4.298,-TL lik doğalgaz tüketmesi gerektiğini, önceki faturayla karşılaştırıldığında keyfi hesaplama yapıldığım belirtmiş ve faturaların iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekilinin verdiği 05.10.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin tedbir kararının kaldırılmasını istediklerini, cevap dilekçesi alınmadan tedbir karan verilemeyeceğim, dava konusu kaçak gaz faturasının, sayaca müdahale edilmek suretiyle kaçak olarak gaz kullanılması nedeniyle EPDK mevzuatı çerçevesinde tahakkuk ettirildiğini, davalı şirketin TTK hükümlerine göre kurulduğunu, davacının 04.03.2011 tarihinde sözleşme yaparak gaz kullanmaya başladığını, davacının tesisatında 10.08.2016 tarihinde yapılan incelemede numaratör bakanlık mührünün değiştirilip boyandığının tespit edildiğini, 11.08.2016 tarihinde tekrar gidilip davacının sayacı incelendiğinde 27.07.2016 tarihli endeksin 56.922 m3 iken 11.08.2016 tarihinde 56.785 m3 olduğunun görüldüğünü, sayaca müdahale edilerek geri alındığının tespit edildiğim, bu durumda 14.08.2016 tarihinde sayaç değişimi yapıldığım, geriye doğru 1 yıllık tüketimlere göre 12.032 m3 tüketim hesabı yapıldığım ve ilgili dönemde tükettiği 3.503 m3 tüketim düşüldükten sonra 8.529 m3 tüketim karşılığı 36.130 TL bedelli faturanın düzenlendiğim, faturanın 11.360,05 Tl tüketim + 2.045,58 TL KDV ve 22.720,00 TL kaçak kullanım bedeli (% 200) toplamından oluştuğunu, gaz mahallinde yapılan 14.06.2017 tarihli kontrolde ise 14.08.2016 tarihinde takılan … tipi … numaralı sayaca müdahale edildiğinin tespit edildiğim ve 14.05.2017 tarihinde bu sayacın da değiştirildiğini, davacının 2. Kez sayaca müdahale ederek doğru tüketimin tespitini engellediğini ve bu şekilde kaçak gaz kullandığım, yapılan hesaplamaya göre 25.12.2016 ile 15.06,2017 arasında 2.702 m3 düşüldükten sonra 4.342 m3 tüketim karşılığı 22.792,00 TLTik faturanın düzenlendiğini, bu faturanın 5.452,35 TL tüketim bedeli + 981,57 TL KDV + 16.357,05 TL kaçak doğalgaz kullanım bedeli (%200) olarak tahakkuk edildiğim, bu faturaların henüz Ödenmediğini, tüm bunların davacımn kaçak doğalgaz kullandığım açıkça ortaya koyduğunu, yönetmeliğin 52 maddesinin sayaca, dağıtım sistemine, tesisata müdahaleyi tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle tüketimin eksik veya hatalı ölçülmesini, kaçak gaz kullanımı olarak tanımladığım, davacımn resmi sayaca müdahale ettiğinin 10.08.2016, 11.08,2016 ve 14.06.2017 tarihinde İGDAŞ tarafından mahallinde yapılan incelemelerle tespit edildiğini, bu hususların tutanaklarla ve fotoğraflarla belgelendiğini, davalının kullandığı kaçak gazm 06.08.2004 tarih ve 25545 sayılı RG’de yayınlanan KAÇAK VEYA USULSÜZ DOĞALGAZ KULLANIMI DURUMUNDA UYGULANACAK USUL VE ESASLAR TEBLÎĞÎ’nin 3. Maddesinde tüketimin nasıl hesaplanacağının belirtildiğini, buna göre kaçak doğalgaz kullanımının % 200’üne kadar kaçak doğalgaz kullanım bedelinin uygulanabileceğinin düzenlendiğini, davacı ile düzenlenen sözleşmeye göre davacımn kaçak doğalgaz kullanmayacağım taahhüt ettiğim belirtmiş ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 20.08.2018 tarihli 7 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacının kaçak doğalgaz kullandığı, Sayaca müdahale ederek doğru tüketim ölçümünü engellediği. Davalı şirketçe düzenlenen dava konusu 36.130,00 TL’lik ve 22.792,00 TL’lik faturaların EPDK yönetmeliklerine uygun olarak düzenlendiği” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacının … Mah. … yolu …. Sokak No. … Bağcılar İstanbul adresindeki işyerini 01.03.2011 tarihinde kiralayarak lokanta olarak işlettiği anlaşılmaktadır. Kiraladığı bu iş yerinde kullanılmak üzere davalı kurum ile 04.03.2011 tarihinde doğalgaz abonelik sözleşmesi yapmıştır. Ancak davacının bu iş yerinde önceden mevcut doğalgaz sayacını kullanmaya devam ettiği yanlar arasında ihtilafsızdır.
Davalı şirket görevlilerinin 24.12.2016 tarihinde davacıya ait işyerine gelerek mevcut doğalgaz sayacının 10 yıldan fazla süredir kullanıldığını belirterek sayacın mühürlerinde sorun gözüktüğünü ve artık sayacı yenileyeceklerini söyleyerek değiştirdiklerini, 4-5 ay boyunca fatura gelmediği. Davacımn faturalarını … ödeme merkezinde ödediğini, 07.03.2017 son ödeme tarihli 36.130,-TL Tik fatura geldiğini, buna internet sayfasından itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Davalı görevlilerinin 15.06.2017 tarihinde davacı işyerine gelip sayacı 2. Kez değiştirdikleri sabittir.
14.09.2017 tarihinde 22.792,00 TL lik fatura geldiğini, davacının itiraz ettiğini, 14.09.2017 tarihine kadar ödenmemesi durumunda gazın kesileceğinin ihbar edildiğini, davacımn sayaca müdahale etmediğini belirterek davacının itiraz ettiği anlaşılmaktadır.
Davanın teknik bir dava olması nedeniyle makine mühendisi bilirkişiye verilerek alınan rapora göre;
Kaçak veya usulsüz doğalgaz kullanımı durumunda uygulanacak usul ve esaslar EPDK tarafından düzenlenen Yönetmelikte belirtilmiştir. Yönetmelik hükmü gereğince; Kaçak veya usulsüz doğal gaz kullanıldığı belirlenen kullanım yerinde, dağıtım şirketinin en az iki yetkilisi ile kaçak veya usulsüz doğal gaz kullananın veya yetkili temsilcisinin imzalayacağı bir tutanakla durumun tespit edilmesi, tutanakta kaçak veya usulsüz doğal gaz kullanım şekli ve tespit edilen diğer hususların açıkça belirtilmesi, dağıtım şirketinin tespitlerini somut bilgi ve belgelere dayandırması ve tüketici haklarını ihlal etmemesi hususlarının esas alınması zorunludur.
Dosyada bulunan 10,08.2016, 11.08.2016 ve 14.06.2017 tarihli tutanakların ve ekleri fotoğrafların incelenmesinden, davacının sayaç mühürlerine müdahale ederek gaz tüketiminin hatalı ölçülmesine neden olduğu ve bu şekilde kaçak doğalgaz kullandığı tespit edilmiştir. Dosyadalri renkli fotoğraflarda sayaçların mühürlerine müdahale edildiği net şekilde belli olup ayrıca tüketim miktarının 27.07.2016 tarihinde 56.922 m3 iken 11.08.2016 tarihinde 56,785 m3 olması da davacının sayaca her değiştirildiğinde hemen müdahale ederek tüketimin gerçek değerinden daha az olarak tahakkuk ettirilmesine çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili her ne kadar dilekçelerinde, davacımn eski ve yeni tüketimlerinin ortalama 500 TL’lik olduğunu söylemişse de, bu tüketimlerin gerçek tüketim olmadığı, müdahale edilerek oluşturulan tüketimler olduğu dikkate alındığında, bu savunmaya itibar edilememiştir. Yine davacı vekilinin, davacının işletmesinin küçük olduğunu, aylık ortalama 3.500 TL’lik doğalgaz tüketmeyeceğini ileri sürmüşse de, tahakkuk ettirilen faturalardaki meblağlar davacının normal tüketim faturası olmayıp içinde % 200 oranında cezalı tüketiminin bulunduğu faturalar olduğundan, davacının bu savunmasına da itibar edilememiştir.
Davalı şirket tarafından düzenlenen faturaların tamamen yönetmeliklere ve ilgili mevzuata uygun düzenlendiği, tespit edilen kaçak kullanım işlemi tarihinden geriye doğru son 1 yıllık dönemlere karşı gelen kaçak tüketimlerin faturalandmldığı, dolayısıyla davacı şirket vekilinin dilekçelerinde belirttiği usulsüzlüklerin söz konusu olmadığı tespit edilmiştir.
Tüm bu açıklamaların ışığında davacının kaçak doğalgaz kullandığı, Sayaca müdahale ederek doğru tüketim ölçümünü engellediği, Davalı şirketçe düzenlenen dava konusu 36.130,00 TL’lik ve 22.792,00 TL’lik faturaların EPDK yönetmeliklerine uygun olarak düzenlendiği kanaatine varılmış olmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 1.006,25 TL harçtan mahsubu ile bakiye 961,85 TL harcın 492 sayılı Yasanın 31. Maddesi gereğince, karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.831,42 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 28,00 TL yargılama giderinin, davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.15/04/2019

Katip …

Hakim …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”