Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/761 E. 2020/710 K. 09.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/761 Esas
KARAR NO : 2020/710
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/08/2017
KARAR TARİHİ : 09/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; olay tarihi olan 30/10/2014 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı ile … sevk ve idaresindeki … plaklaı aracın çarpışması sonucu yaralandığını ve sakat kaldığını, kazaya kusuru ile sebebiyet veren … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı tarafından yapıldığını, davalı şirkete başvurulduğunu ancak davalı yanın sigortalı aracın kusursuz olması sebebiyle taleplerine olumsuz cevap verdiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile 200,00 TL geçici iş göremezlik ve 3.000,00 TL daimi iş göremezlik olmak üzere toplam 3.200,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 02/05/2014-2015 tarihlerini kapsamak üzere Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi tahtında sigortalandığını, dava tarihinden önce müvekkili şirkete başvuru yapıldığını ve müvekkili şirkete sigortalı aracın kusursuz olması sebebiyle talebin reddedildiğini belirterek; davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-… Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/… Soruşturma sayılı dosyası
2-Trafik Tescil Şube Müdürlüğü yazı cevabı
3-Poliçe,hasar dosyası
4-Davacının kaza nedeniyle tedavi gördüğü hastane evrakları
5-SGK yazı cevabı
6-Adli Tıp Kurumu maluliyet raporu
7-Kusur ve aktüerya bilirkişi raporları
8-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54 de özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir.
Sorumluluk hukukunun temel amacı, bir kimsenin malvarlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmeleri aynen veya nakden gidererek zarar görenin zarar verici olay sonucunda malvarlığında eksilen değer yerine nitelik veya nicelik yönünden eş bir değer koymaktır. Zarar görenin malvarlığında eksilen değer yerine aynı nitelikte bir değer konulması mümkün olduğu takdirde bu değer; bu mümkün olmadığı takdirde, nicelik yönünden, yani para ile ona denk bir değer konulur ve zarar verenin yerine getirmek zorunda olduğu bu yükümlülüğe tazminat yükümlülüğü adı verilir. Tazminat yükümlülüğünün, bir diğer ifadeyle zarar verenin ödeyeceği tazminat miktarının tespit edilebilmesi için, öncelikle zararın hesaplanması gerekmektedir. Zarar görenin malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile böyle bir olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farkı ifade eden zarar, eşyaya ilişkin olabileceği gibi kişiye ilişkin de olabilecektir. Vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan zararların da kişiye ilişkin zarar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Çalışma gücü, zarar görenin iş gücünün, yani beden ve fikir gücünün, gelir getirici şekilde kullanılması demektir. Burada asıl önem arz eden kazanç kaybı veya azalması değil, kazanma gücünün kaybı veya azalmasıdır. Bu kayıp ve azalmadan doğan olumsuz ekonomik sonuçlar, zararı oluşturur (EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 713).
Bununla birlikte Yargıtay’ın yerleşik uygulaması gereğince kişinin vücut bütünlüğünün ihlâli nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazminatı olarak ifade edilmektedir. Bu durum ilk bakışta sorumluluk hukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de burada vücut bütünlüğü ihlâl edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durumu ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı, fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir. Bunun gibi çalışma yaşına gelmemiş küçükler yönünden de bedensel zarar sonucu oluşan maluliyet nedeni ile evde ya da dışarıda aileye yardımcı olma, eğitim alma, yeme, içme vb gibi tüm yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinde emsallerine göre sarfetmesi gereken fazla çaba veya güç (efor) bir ekonomik değer olarak gürülmeli ve bu nedenle bir zarar oluştuğunun kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 17. H.D. 2016/10015 Esas 2019/4332 Karar sayılı emsal ilamı)
Sigorta şirketi kazaya karışan sigortalı aracın trafik sigortacısı (ZMSS) sıfatıyla, bu aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda oluşan zarardan, kendisine sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacaktır.
Mahkemece yapılması gereken dava konusu trafik kazası nedeniyle yapılan tedavilere ilişkin tüm evraklar toplanarak, Adli Tıp Kurumu’ndan maluliyet raporu almak, tarafların kusur oranları hususunda bilirkişi raporu almak ve tüm belgeler toplandıktan sonra aktüerya raporu almaktır.
Bu açıklamalar ışığında tarafların sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış ve incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra maluliyet, kusur ve aktüerya rapor alınmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/… soruşturma nolu dosyasının incelenmesinde; trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçu kapsamında yürütülen soruşturmada şüpheli … hakkında kusur yokluğu nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
… İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün cevabı yazısının incelenmesinde; davacının ekonomik sosyal durum araştırmasının yapıldığı, tahkikat tarihinde ailesi ile ve çalışarak geçimini sağladığının bildirildiği görülmüştür.
SGK yazı cevabının incelenmesinde; davacıya dava konusu trafik kazası nedeniyle 30.1.02014 tarihinde geçici iş göremezlik ödemesi yapılmaya başlandığını, 1.581,30TL geçici iş göremezlik parası ödendiği, rücu işlemlerinin trafik kazası tespit tutanağı geldiğinde yapılacağının bildirildiği görülmüştür.
Hasar dosyası ve poliçenin incelenmesinde; poliçe tarihinin 02.05.2014-02.05.2015 tarihleri arasını kapsadığı, kazanın 30.10.2014 tarihinde meydana geldiği, kaza tarihi itibariyle davalı şirketin sorumluluğunun olduğu, davalı şirketçe sigortalanan … plakalı aracın meydana gelen kazada kusurunun olmaması gerekçesiyle ödeme yapılmadığı görülmüştür.
Adli Tıp kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan rapordan özetle; dava dışı sürücü …’nın % 70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’nın % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirmişlerdir.
Adli Tıp Kurumu’ndan alınan maluliyet raporunda özetle; her ne kadar olay tarihi 30.10.2014 ise de,03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle, … oğlu, 1993 doğumlu …’nın 30.10.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: E cetveline göre meslekte kazanma gücü kaybı oranının %9,3 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceğini bildirmiştir.
Aktüer bilirkişisinin 26/06/2020 tarihli 7 sayfadan ibaret rapordan özetle; SGK tarafından yapılan ödemenin tenzil edildiği, davalının %70 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’nın geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 2.797,93TL, sürekli iş göremezlik dönemine ait %9,3 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 74.947,54TL olduğu, davacının maddi zararlarının poliçe limitlerini aşmadığı, başvuru tarihine göre temerrüdün 27.06.2017 tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortalı aracın kullanım amacının hususi gözüktüğüne ilişkin kanaatlerin bildirildiği görülmüştür.
Bedel artırım dilekçesi; davacı vekili 27/06/2020 tarihli dilekçesi ile talep sonucunu artırdığını bildirmiş, dilekçesi davalı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Temerrüt ve faiz yönünden ise; davaya konu edilen zarar doğurucu haksız fiil, trafik kazası şeklinde gerçekleşmiş olup, haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Ancak haksız fiil faili olan sürücünün eylemi sonucu oluşan zararla ilgili, araç işleteninin sorumluluğunu teminat altına alan trafik sigortacısının, 2918 sayılı KTK’nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları’nın B.2.maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve sigortacının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Davacı tarafın, davadan önce başvurusunun bulunmadığı durumda ise, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir.
Aynı zamanda söz konusu davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasına göre davacının alacağının tamamına temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekmekte olduğu gibi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/15535 Esas 2019/7234 Karar sayılı emsal ilamında da belirttiği üzere, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, 30.10.2014 tarihinde davacı ile davalı sigortacının sigortalısı arasında trafik kazası meydana geldiği, davacının malul kaldığı, davalı … şirketine başvuruda bulunduğu, sigorta şirketi tarafından ödeme yapılmadığı, mahkememizce tarafların tüm delilleri toplandığı, kusur raporu alınmak üzere Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesine gönderildiği, hüküm kurmaya ve denetime elverişli kusur raporunda davacının %30 dava dışı sigortalının %70 kusurlu olduğunun bildirildiği, alınan maluliyet raporunun ise yönetmeliğe uygun olduğu, davacının maluliyetinin belirlendiği, dosyanın aktüerya raporu alınmak üzere aktüerya bilirkişisine tevdii edildiği, bilirkişi raporunun kaza tarihi esas alınarak P.M.F 1931 yaşam tablosuna göre düzenlendiği, bu hali ile davacının tazminat talep edebileceği, davacının gelir hesabının SGK kayıtları esas alınarak yapıldığı, alınan aktüerya raporuna itirazı olmadığı, rapor doğrultusunda talebini artırdığı, dosya içerisinde davalı sigortaya başvuru tarihine ilişkin tebliğ evrakının incelenmesinde 15/06/2017 davacının sigortaya başvurduğunun görüldüğü, her ne kadar yasa gereği 8 iş günü sonra davalının temerrüde düştüfü kabul edilecek ise de davacının davalıya başvuru dilekçesinde ödeme için 15 gün süre verdiği, başvuruya 15 gün eklenmek suretiyle 02/07/2017 tarihinde davalının temerrüde düştüğünün kabul edildiği, dava konusu aracın ticari olmaması somut olayın haksız fiilden kaynaklanması nedenleriyle davacının yasal faiz talep edebileceği, davacının belirsiz alacak davası olarak açtığı davasına bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği kanaatiyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 2.797,23-TL geçici ve 74.947,54-TL sürekli işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 02/07/2017 tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 5.324,59-TL harcın, peşin alınan 31,40-TL peşin harç, 255,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 286,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.038,19-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvurma harcı, 25,00TL ıslah harcı ve 31,40-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.633,85-TL yargılama giderinin 562,00-TL ATK maluliyet raporu fatura bedeli olmak üzere toplam 2.195,85-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Adli Tıp Kurumu 11.06.2018 tarihli 314,50-TL bedelli fatura bedelinin davalıdan tahsile ile kuruma yatırılmasına
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/2 maddesi gereğince 10.933,18-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2020

Katip … Hakim …
e-imza e-imza