Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/758 E. 2019/1302 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/599
KARAR NO : 2019/1213
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
DAVA TARİHİ : 16/06/2017
KARAR TARİHİ : 04/12/2019

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, 12/05/2017 tarihinde … istikametinden … istikametine, Şile Caddesi bölünmüş yol üzerinden seyir halinde olan …’ya ait … plakalı araç …’nın sevk ve idaresindeyken yapmış olduğu trafik kazası neticesinde bahsi geçen aracın içerisinde yolcu olarak bulunan …’in yaşamını yitirdiğini, Karayolları Trafik Kanunun Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası bakımından, … teminat limiti dahilinde müteveffanın geride kalan çocuğunun kazadan zarar gören 3.şahıs olması nedeni ile ödeme yapması hususunda ihtarname gönderildiğini belirterek …na ilişkin olarak 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 11/04/2019 tarihinde Mahkememize (330.000,00 TL) ıslah dilekçesi sunduğu görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekili, 12/05/2017 tarihinde meydana gelen kaza sonrasında davacılardan müteveffanın eşi …’in 17/05/2017 tarihinde … Kamutanlığı’nda vermiş olduğu ifadesinde … plakalı plakalı aracı eşi … 2016 yılının aralık ayında aldığını söylediğini, yine aynı kaza ile ilgili … Bölge Hastanesi 13/05/2017 tarihinde …’nın vermiş olduğu ifadesinde …’e ait olan … plakalı araç ile gezmeye çıktıklarını, çok fazla alkol aldıkları için aracın kimin kullandığını tam olarak hatırlayamadığını, gözünü açtığında hastanede olduğunu beyan ettiğini, üçüncü şahıslar verdikleri zarardan doğan sorumluluklarının karşılanması için ZMMS yaptırmak zorunda olduğunu, bu nedenle kendisine ait zararların bu sigortadan karşılanması mümkün olmayacağını belirterek davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacılan tahsilini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Islah dilekçesi uyarınca miktar heyet sınırının üzerine çıkmışsa da HMK’nın 57. maddesi uyarınca her bir davacı yönünden ihtiyari dava arkadaşlığı söz konusu olmakla, her bir davacılar için istenen miktar heyet sınırının altında kaldığından dosya hakimliğimizce yürütülerek karara bağlanmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden 12/05/2017 günü sürücü … idaresindeki … plakalı otomobilin … Mahallesi … mahalinde seyrederken yoldan çıkarak bölünmüş karayolundan karşı yönden gelen … yönetimindeki … plakalı kamyonetle çarpışma neticesinde … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacıların desteği …’in hayatını kaybettiği anlaşılmaktadır.
Davacıların desteğinin araçta yolcu konumunda bulunduğu, ceza tahkikat evraklarının incelenmesinde karayolundaki bozukluğa ilişkin herhangi bir durumun kazaya etken olmadığı, müterafık kusur savunmasının ise hakimliğimizce nihai hükümde değerlendirileceği, davacının açıkça kusur oranında tazminat talebinde bulunmadığı anlaşıldığından KTK’nın 88. maddesi gereğince müteselsil sorumluluk esası uyarınca usul ekonomisi de gözetilerek kusur incelemesi yapılmasına lüzum görülmemiştir.
Destek olgusu fiili bir duruma ilişkin olup mirasçı olmak başlı başına destekden yoksun kalma anlamına gelmemektedir. Destek tazminatı isteyebilmek için herhangi bir kan ya da kayın hısımlığının bulunması da söz konusu değildir. Somut uyuşmazlıkta davacılardan …’in ibraz edilen öğrenci belgesi uyarınca yüksek öğrenim süresi de nazara alınarak yüksek öğrenimi tamamlanana kadar destek yoksun kalmış olduğunun kabulü zorunludur. Diğer davacı … yönünden ise destek olgusuna ilişkin herhangi bir delil ya da belge sunulmadığından bu davacı yönünden destek durumu sabit olmadığından davanın reddi gerekmiştir.
Poliçe limiti ve destekten yoksun kalan davacı sayısı nazara alınarak bilirkişi hesap raporunda KTK hükümlerine ve Yargıtay uygulamasına uygun bir şekilde “garameten paylaştırma ilkesi” gözetilerek hesaplama yapılmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Raporların özellikle, tamamlanan öğrenci belgesi uyarınca düzenlenen ek raporda tazminat hukuku ilkelerine uygun olarak tazminat tutarlarının tespit edildiği, yeni poliçe genel şartlarına göre TRH-2010 tablosundaki katsayılar ile %1.8 iskonto oranı ve devrebaşı ödemeli belirli süreli rant formülü nazara alınarak özellikle hüküm tarihine en yakın asgari ücret artışlarının da değerlendirildiği anlaşılmakla hükme esas alınmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacıların desteğinin dava dışı sürücü ile birlikte alkol alarak ve bu durumu bilerek araca bindiği anlaşıldığından TBK’nın 52. maddesi uyarınca müterafık kusur söz konusudur. Buna ilişkin de indirim yapılmıştır. Cevap dilekçesinde açık bir şekilde hatır taşıması savunmasında bulunulmadığı anlaşıldığından bu yönde herhangi bir inceleme de yapılmamıştır. (Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2013/10155 Esas, 2014/8791 Karar sayılı, 02/06/2014 tarihli içtihadı)
Diğer yandan dava dilekçesinde faiz talebinde bulunulmuşsa da kısa kararda sehven bu hususun değerlendirme dışı bırakıldığı, eksikliğin karar yazım aşamasında fark edildiği ve dosyadan hakimliğimizce artık el çekildiğinden, faize ilişkin düzeltme ve eklemenin istinaf merci tarafından yapılabileceği anlaşıldığından aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Toplam 330.000,00-TL maddi tazminattan TBK’nın 52. maddesi uyarınca % 20 nispetinde müterafık kusur indirimi yapılmakla; davacılardan … için 201.854,40-TL, … için 9.794,4-TL, … için 45.513,60-TL, … için 6.837,6-TL’nin davalıdan belirtilen bu tutarlar uyarınca ayrı ayrı alınarak ilgili davacılara ödenmesine, fazlaya dair istemlerin ve davacı … yönünden davanın reddine,
2-Müterafık kusur indirimi takdiri indirim sebeplerinden olmakla reddolunan bu kısımlar yönünden davacılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 18.033,84 TL harçtan peşin alınan 1.157,40 TL harcın mahsubu ile, bakiye 16.876,44 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacılar tarafından sarfedilen, 31,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı ve ıslah harcı 1.126,00 TL olmak üzere cem’an 1.188,80 TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacılar …, …, …, …’e ödenmesine,
5-Davacılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden HMK’nın 57. maddesi uyarınca her bir davacı yönünden ayrı ayrı hesaplanmakla; davacı … için 18.061,26-TL, … için 2.725,00-TL, davacı … için 5.356,50-TL, … için 2.725,00-TL’nin davalıdan alınarak davacılara belirtilen tutarda ödenmesine,
6-Reddedilen davacı … yönünden ise 100,00 TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Bu dava kapsamında davacılar tarafından sarfedilen, 136,90 TL posta ve tebligat masrafı, 850,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 986,90 TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılar …, …, …, …’e ödenmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 04/12/2019

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*