Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/733 E. 2021/1140 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/733 Esas
KARAR NO :2021/1140

DAVA:Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/08/2017
KARAR TARİHİ:27/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta nezdinde Ticari Paket sigorta poliçesi ile sigortalı …’a ait servis kutu ve boruların davalılar tarafından hasara uğradığını ve bu nedenle müvekkilinin 27/01/2017 tarihinde 4.080,39 USD hasar tazminatı ödediğini, davalılardan … firması tarafından 975 TL ödeme yapılmış olması nedeniyle ödenen miktar tazminat taleplerinden tenzil edilerek 3.800,77 USD’lik talepte bulunduklarını, sigortalı emtianın hasara uğramasından sorumlu olan davalı aleyhine rücu mektubu gönderildiğini, davalı tarafın rücu mektuplarına olumsuz yanıt verdiğini ve borcun ödenmediğini, sigortalılarına ödediği tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsili imkanı bulunduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı … vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunduklarını, görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, husumet itirazında bulunduklarını, sorumlu ve davalının aktif hasım olan müteahhit firma olduğunu, dava konusu hasar iddiasına bağlı tazminat talebinin muhatabının müvekkili olmadığını, müvekkilinin eylem ve işlemlerinden doğan bir zarar olmadığını, hukuken sorumluluğunun da bulunmadığını, yüklenici firmanın müvekkilinin gözetim ve denetiminde olmadığını, müvekkilinin sadece işin teknik şartlara uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetleyebildiğini, müvekkili idare ile diğer davalı taraf ile imzalanan sözleşme gereğince müteahhit firmanın yaptığı işlerle ilgili olarak ortaya çıkacak her türlü kaza, hasar ve zarardan dolayı hukuki ve cezai olarak sorumlu bulunduğunu, bu nedenlerle davanın husumetten reddini, aksi takdirde esastan reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … İnş San ve Tic A.Ş. vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkete gönderdiği 08/05/2017 tarihli yazısı ile meydana gelen kaza nedeniyle uğranıldığı iddia edilen 4.080,39 USD zararın ödenmesini talep ettiğini, müvekkilince verilen cevapta 21/07/2016 tarihinde meydana gelen kazada tüm kusurun müvekkili şirkete ait olmadığını, …’ın da meydana gelen kazada kusurlu olduğunu, müvekkili şirket ile … arasında yabancı para alacağına konu bir ilişki bulunmadığı halde haksız fiil alacağının yabancı para olarak talep edilmesinin mümkün olmadığını bildirdiğini, davacının …’ın gerçek zararının neler olduğuna ilişkin dosyaya sadece tablo sunduğunu fakat bu zararların giderilmesine ilişkin para ödendiğini gösteren herhangi bir delil sunmadığını, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı Metin Korkmaz’ın vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; kendisine gönderilen tebligat ile davalı olarak gösterildiğini fakat konuyla alakalı hiçbir ilişiği, yükümlülüğü ve sorumluluğunun bulunmadığını, sadece diğer davalı … İnşaat’ta işçi olarak çalışmaya devam ettiğini, tutanaktaki imzanın kendisine ait olmadığını davayla alakası olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLER
1-Hasar Tespit Tutanağı
2-Hasar dosyası
3-Bilirkişi raporu
4-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu ileri sürülen davalılardan rücuen tahsili talebidir.
Tefrik; davanın 9. celsesinde davalılardan Metin Korkmaz yönünden yapılacak olan imza incelemesi ve usul ekonomisi esas alınarak davanın tefrikine karar verilmekle, davalı Metin Korkmaz yönünden tefrik edilen dosyanın 2021/822 Esasına kaydedildiği, Uyap sisteminde masraf işlemleri nedeniyle ilgili taraf silinemediğinden 2017/733 Esas sayılı dosyada taraf sıfatının “Davalı”dan “İlgili”ye çevrildiği görülmüştür.
Doğalgaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 2. Bölüm Acil Durumda Doğalgaz Kesintisi başlıklı 63.maddesine göre; Dağıtım şirketi; sadece, doğal gaz kaçağı, güvenliğin ciddi bir risk altında olması ile doğal gazın kalitesi, basıncı ve diğer özelliklerinin can ve mal güvenliği açısından tehlikeye neden olması durumlarında doğal gazı kesebilir. Yine 2.Bölüm Hizmetin Durdurulması başlıklı 44/e bendinde; 63’üncü maddedeki hallerde, doğal gaz kesilerek hizmet durdurulur ve bu hususlar müşteri sözleşmesinde belirtilir. Birinci fıkranın (c) ve (e) bentleri hariç, doğal gaz hizmet kesintileri mesai saatleri içinde ve resmi tatil günleri dışında yapılır. Konut müşterileri için Cuma günleri ve resmi tatillerin başladığı günden önceki gün kesinti yapılamaz. Ayrıca yukarıda belirtilen hizmet kesintileri ile ilgili olarak gönderilecek ihbarname açık ve kolay anlaşılabilir bir şekilde düzenlenir, içeriğinde hizmet durdurma tarihi ve gerekçesi ile bu konuda daha fazla bilgi alınabilmesi için dağıtım şirketinin telefon numaraları yer alır.
Ancak aynı Yönetmeliğin Müşteriye Yeniden Doğalgaz Verilmesi başlıklı 45. maddesine göre ise; Doğal gazı kesilen müşterinin, yükümlülüklerini yerine getirmesi ve dağıtım şirketine başvurusu üzerine, 44 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) ve (e) bentleri hariç müşteriye en geç 24 saat içinde yeniden doğal gaz verilir. 44 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) ve (e) bentlerinde tanımlanan durumlarda ise, bu süre söz konusu durumun ortadan kalkmasından itibaren başlar. Ancak, gerekiyorsa iç tesisatın kontrol ve testlerine ilişkin işlemler bu süre içinde yeniden yapılır. Doğal gazı 44 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (e), (h) ve (ı) bentleri hariç diğer hükümlerine göre kesilen müşteriden, ilgili yıl için Kurul tarafından belirlenen sayaç açma kapama bedeli alınır. Buna göre; can ve mal güvenliği açısından tehlikeye neden olması durumlarında doğalgazın kesilmesi sonucunda yeniden doğalgaz verilmesi halinde doğalgazı kesilen müşteriden sayaç açma kapama bedeli alınmayacağı sonucuna varılmaktadır.
Doğalgaz Polietilen Boru Kaynakçısı Ulusal Meslek Standardı Başarım Ölçütlerine göre; öncelikle işyeri prosedürleri kapsamında gaz arzının devam ettirilip ettirilmeyeceğine karar verilir, boru hattı üzerinde bağlantı elemanları kaynakları ile boğma işlemlerini, By-Pass işlemini yapmaya müsaade edebilecek mesafelerde olacak şekilde gerçekleştirir, gazsızlaştırmanın gerekliliğini saptadıktan sonra gazsızlaştırma için uygun yöntemi seçer, boğma tekniğini tam ve doğru olarak uygular, vanaları As-Built haritalara göre açar ve kapatır, gaz tahliyesini yapar ve işlem yapılacak hatta %0 doğalgaz olmasını sağlar.
Mahkemece yapılması gereken; acil durum nedeniyle kaç abonenin doğal gaz hattının kesildiği, abonelerin doğalgaz hatlarının tek tek mi kesilmesi gerektiği yoksa bu abonelerin bağlı olduğu tek bir asıl hattın ya da vananın kapatılması ve daha sonra açılması suretiyle mi gerçekleştirildiğinin tespiti sonucunda her bir abone için ayrı ayrı kapama açma ücreti alabileceği değerlendirilmek üzere bilirkişi raporu almaktır.
(Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/17422 Esas 2018/8004 Karar ve 2016/11424 Esas 2019/8200 Karar sayılı emsal ilamları)
Husumet itirazı yönünden; davalılar arasında düzenlenen sözleşmede iş sahibi davalı …’nin dava dışı şirkete yükleniciye emir ve talimat verme yapılan işi kontrol ve denetleme yetkisinin tanınmış bulunduğu bir başka anlatımla taraflar arasında bağımlılık ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı …’nin de meydana gelen zarardan dolayı adam çalıştıran sıfatıyla ve mütesilsilen sorumlu olduğu kuşkusuzdur. Sözleşmedeki iç ilişkiyi düzenleyen hükümlerin zarar görene karşı ileri sürülmesi mümkün değildir. Nitekim Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 2012/8814 Esas 2014/8472 Karar sayılı ilamı da bu yönde olup, davalının husumet itirazı mahkememizin öninceleme duruşmasında reddedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Görev itirazı yönünden; Davalı …’nin görev itirazının; Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/15995 Esas 2019/6963 Karar sayılı emsal ilamında da belirttiği üzere, davaya konu olayın tacirler arası haksız eylemden kaynaklandığından davalının görev itirazı mahkememizin öninceleme duruşmasında reddedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Faiz yönünden; rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren her iki tarafta tacir olduğundan avans faizi talep edebilir
Bu açıklamalar ışığında davacı ve davalıların sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman bilirkişiden rapor alınmıştır.
Hasar Tespit Tutanağının incelenmesinde; …’ın 21.07.2016 hasar tarihli tutanağında … … mah … Sokak no: 7 adresinde ihbar üzerine gelen ekiplerce … kanal bağlantı çalışması sonucu … hattına hasar verildiği ve gaz çıkışı olduğu, 2511 nolu vana kapatılarak gaz çıkışının durdurulduğuna ilişkin tutanak tutulduğu görülmüştür.
… Sigorta’nın hasar dosyasının incelenmesinde; 06.06.2016-31.07.2016 arası muhtelif tarihler olarak belirtilen hasar tarihinde 3. şahısların verdiği zarar nedeniyle servis kutuları, servis dağıtım hatları ve doğalgaz sayaçları, regülatör hasarı nedeniyle alınan ekspertiz raporunda 63.109,27-USD tazminat tutarı belirlendiği, poliçedeki sigorta bedelinin 1.366.621.194,00-USD olduğu, poliçe vadesinin 01.02.2016-01.02.2017 tarihlerini kapsadığı, … tarafından …’a …aracılığıyla 18/04/2017 tarihinde 374.600,33-USD ödeme yapıldığı, ibranamenin tetkikinde 63.109,27-USD hasar bedeline ilişkin sigorta tazminatı alındığının ibra edildiği görülmüştür.
İnşaat Mühendisi bilirkişinin 05/01/2021 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; dava konusu hasarın; işveren sıfatıyla … namına, Yüklenici – … İnşaat tarafından yapılan kanal bağlantı çalışmaları sırasında meydana geldiği ve meydana gelen hasar sorumluluğunun, Yüklenici – … İnşaatın da kabulünde bulunduğunu, rücu yazısı ile 975,25 TL tutarında kısmi ödeme yaptığını, meydana gelen hasardan; hangi davalının kusurlu bulunduğu veya her bir davalının, hangi oranlarda kusurlu olabileceği hususunun takdirinin mahkemeye ait bulunduğunu, dava konusu hasarın, toplam 41.40 TL (2 adet PE manşonu, 12.36 TL 4+1 m PE 63 mm düz boru, 29.04 TL ) tutarındaki malzeme harcaması ile ve tamamen dava dışı …’ ın; personel ve araçları ile giderildiği, ayrıca mahkemeye ait olmak üzere dava konusu hasarın onarımı esnasında ve vana kapatıldıktan sonra ise onarıma başlayabilmek için borulardan toplam 933.85 TL tutarındaki gaz tahliyesi yapıldığı (dava dışı – … beyanları ile hesaplamasına ait söz konusu tutarın, kadri maruf bulunduğunu), anılan kalemlere ait toplam talebin ise 975,25 TL olduğu, ayrıca rücu yazısı üzerine ve 02.06.2017 tarihinde, Davalı – Yüklenici – … İnşaat tarafından davacı hesabına 975,25 TL tutarında ödeme yapıldığını, iş bu davada mükerrer olarak MP, birlikte, söz konusu 2 ayrı hasar kalemi bakımından, davanın konusuz kaldığı, Davacı tarafından; Personel Giderleri adı altında 245.42 TL, Araç Giderleri adı altında 33.15 TL ve Sayaç Açma Kapama Bedeli adı altında ise 11.102 TL olmak üzere, toplam 11.380,57 TL tutarında tazminat talep edildiğini, içerikleri itibariyle anılan hasar kalemleri toplam tutarı olan 11.380,57-TL nin; talep edilip edilemeyeceği hususunun takdirinin mahkemeye ait bulunduğunu, davacının faiz talebi ve yabancı para cinsinden tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı hususu ile tarafların sair hususlardaki taleplerinin takdirinin mahkemeye ait bulunduğunu, değerlendirilmesi ve hesaplanması talep edilen sair hususların ise görev ve uzmanlık alanı dışında hukuki yorum ve değerlendirmeler gerektirmesi nedeniyle, takdiri mahkemeye ait olmak üzere; anılan konularda değerlendirme ve hesaplama yapamayacağı kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişinin 07/10/2021 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; hasarın davalı … İnşaat San. Ve Tic. A.Ş firmasının bölgede yaptığı kazı çalışmasından kaynaklandığını, meydana gelen hasar ile davalı şirketin eylemleri arasında illiyet bağının bulunduğunu, … AŞ tarafından hazırlanan 01.08.2016 tarihli Hasar Onarım Gider Belgesi incelendiğinde; hasarın kapsamı ile uyumlu olduğu ve işçilik ve araç giderleri dahil toplam bedelin kadri maruf olduğunu, olayın oluş şeklini değerlendirildiği zaman davalı … İnşaat San. Ve Tic. A.Ş ‘nin kusurlu olduğu ancak davalı … Genel Müdürlüğü ve davalı Metin Korkmaz’ın kusurunun bulunmadığını, davacı tarafın müterafik kusurunun bulunmadığını, hat üzerinde oluşan doğalgaz kaçağı değerlendirildiğinde, arızanın yapılabilmesi için ana vanaların kapatılması gerektiğini, bunun yanı sıra abonelerin doğalgaz sayaçlarının tek tek kontrol edilmesi gerekebileceği değerlendirildiğinden sayaç açma kapama bedelinin … tarafından alınabileceğini, abone sayısına göre toplam hasar bedeli içerisindeki sayaç açma kapama bedelinin 793 Adet × 14 TL = 11.102 TL olduğunu, hasar bedeli incelendiğinde; …’ın kendi teknisyenleri ve araçları ile arıza onarımına müdahale ettiğini, özel olarak işçi tutup çalıştırma gibi bir durumun olmadığını, işçilik ve araç giderleri dahil toplam hasar bedelinin 12.355,82 TL olduğunu, işçilik ve araç giderlerinin 278,57 TL olduğunu, işçilik ve araç giderleri hariç toplam hasar bedelinin 12.077,25 TL (12.355,82 TL – 278,57 TL) olduğunu belirtmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, davacının sigortalısı …’ın altyapı tesisatına 21/07/2016 tarihinde davalılar tarafından zarar verildiği, davalı … ile diğer davalı … arasında düzenlenen sözleşmede iş sahibi davalı …’nin diğer davalı yükleniciye emir ve talimat verme yapılan işi kontrol ve denetleme yetkisinin tanınmış bulunduğu bir başka anlatımla … İnşaat ile … arasında bağımlılık ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda yüklenici davalının da meydana gelen zarardan dolayı adam çalıştıran sıfatıyla sorumlu olduğu kuşkusuzdur. Mahkememizce alınan ilk raporun inşaat mühendisinden alındığı, doğalgaz alanında uzmanlığı bulunmadığı, hüküm kurmaya ve denetime elverişli raporun sunulmadığı görülmekle hükme esas alınmamıştır. Davacı tarafından alacak talebi yabancı para birimi ile istenmektedir. Dava rücu davası olmakla davacının davalılar ile arasında borcu yabancı para cinsinden ödeneceğine ilişkin bir sözleşme bulunmadığı, o halde davacı her ne kadar sigortalısına yabancı para cinsinden ödeme yapmış olsa da davalılardan yabancı para cinsinden talep edemeyecektir.
Mahkememizce davacının sigortalısının hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırıldığı ve harcama yapılıp yapılmadığının sorulduğu, … tarafından hasar onarım belgelerinin gönderildiği, özel işçi tutma durumunun mevcut olmadığı, bu halde davalıların sadece sayaç açma kapa ile malzeme giderlerinden sorumlu olacağı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile toplam hasar bedelinin 12.077,25-TL olarak belirlendiği, davalılardan …’ın yaptığı 975,23-TL’lik hasar ödemesinin toplam hasra bedeline mahsubu ile ödeme tarihinden itibaren tarafların tacir olması nedeniyle avans faizi isteyebileceği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; 11.102,00-TL’nin 18.04.2018 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine
2-Karar tarihi itibari ile alınması gereken 758,37-TL harçtan, peşin alınan 620,86-TL harç (222,01-TL peşin harç+398,85-TL tamamlama harcı) mahsup edilerek kalan 137,51-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 222,01-TL peşin harç, 398,85-TL tamamlama harcı, 31,40TL başvuru harcı olmak üzere toplam 652,26-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Kabul-red oranına göre davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kabul-red oranına göre davalılar kendileri vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.898,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar tarafına verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.564,00-TL yargılama gideri kabul ve red durumuna göre takdiren oranlayarak 1.335,70-TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacıya verilmesine; arda kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … İnşaat tarafından yapılan 150,00-TL yargılama gideri kabul ve red durumuna göre takdiren oranlayarak 21,90-TL’lik kısmının davacıdan tahsili ile iş bu davalı tarafına verilmesine; arda kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı … tarafından yapılan 100,00-TL yargılama gideri kabul ve red durumuna göre takdiren oranlayarak 14,60-TL’lik kısmının davacıdan tahsili ile iş bu davalı tarafına verilmesine; arda kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır