Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/698 E. 2019/765 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/698 Esas
KARAR NO: 2019/765 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 01/08/2017
KARAR TARİHİ: 16/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 01.08.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; “davalı ile Samsun İlindeki akaryakıt istasyonunda müvekkili şirket marka ve logosu altında ticari faaliyette bulunmak üzere Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini, davalının müvekkili şirketten ürün ve hizmet alımlarında bulunduğunu, davalının bu alımlardan kaynaklanan ve cari hesaba dayalı 31.627,63-TL lik borcu olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine müvekkili tarafından davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazları üzerine icra takibinin durduğunu beyanla neticeten itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesi” talebinde bulunduğu görülmüştür.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligatın yapıldığı, davalının davaya cevap vermediği ve duruşmalara da katılmadığı görülmüştür.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 31.627,63-Tl asıl alacağa % 10,5 temerrüt faizi ile birlikte tahsili için takip yapıldığı, ödeme emrinin 10.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 17.11.2016 tarihinde borca itiraz ettiği dilekçesinde ise davacıya herhangi bir borcu bulunmadığı anlatımında olduğu anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 29.03.2019 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacı ile davalı arasında 15/11/2014 tarihinde akdedilmiş bir STANDART BAYİLİK SÖZLEŞMESİ’ nin mevcut olduğu, sözleşmenin altında davalının kaşe ve İmzasının mevcut olduğu, Davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 31.627,63-TL alacaklı durumda olduğu, Davalı ticari defterlerinin, davalının incelemeye katılmaması sebebiyle incelenemediği” kananti ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada taraflar arasında bir bayilik sözleşmesinin akdedildiği iş bu sözleşme ile davalıya akaryakıt satış ve servis istasyonu işleticiliğinin verildiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında 15/11/2014 tarihinde akdedilmiş bir STANDART BAYİLİK SÖZLEŞMESİ’ nin mevcut olduğu, sözleşmenin altında davalının kaşe ve imzasının mevcut olduğu görülmektedir. Sözleşmenin konusu:”… Bayi münhasıran kullanım hakkını haiz bulunduğu gayrimenkul üzerinde kurulu bulunan akaryakıt satış ve servis istasyonunda …den ve/veya … yazılı olarak belirleyeceği yerden satın alacağı akaryakıt, oto LPG. madeni yağlar ve … tarafından belirtilecek diğer mallan, kendi nam ve hesabına olmak üzere satmayı, bulundurmayı kabul ve taahhüt eder..” şeklindedir.
Davacı yanın mahkememizce atanan bilirkişiye inceleme aşamasında ibraz etmiş olduğu ticari defterlerinde; Davalıya düzenlemiş olduğu faturaları bu hesabın borcuna, buna karşılık yapmış olduğu tahsiladan ise yine bu hesabın alacağına kaydetmiş olduğu, Bu hesabın takip tarihi itibariyle 31.627,63-TL borç bakiyesi verdiği tespit edilmiştir. Buna göre davacı kendi defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 31.627,63-TL alacaklı durumdadır.
Davacı vekili tarafından 31.07.2018 tarihli dilekçe ekinde davalıya düzenlemiş olduğu bir kısım faturalan ve bazılannın teslim evraklannı sunmuş olup, bu belgelerin tetkikinde; Faturaların davacı tarafından davalıya düzenlenmiş ve bedeli ödenmemiş açık faturalar olduğu, faturalama konusunun “…Kurşunsuz Benzin, Diesel Benzin, LPG vs…” olduğu görülmektedir. Faturaların altında Eksiksiz Teslim Alan ve Eksiksiz Teslim Eden ibarelerinin bulunduğu, bir kısım faturanın Eksiksiz Teslim Alan kısmında imzaların mevcut olduğu, bir kısmının ise boş olduğu görülmektedir.
Davalı yan incelemeye katılmamış olup, dosyaya herhangi bir ticari defter ve belgede ibraz etmediğinden davacının düzenlemiş olduğu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı tespit edilememiştir.
Mahkemenizin 17.07.2018 tarihli ara karan ile, davalı tarafça defterlerin sunulamaması ve mahalline talimat yazılmasının taraflarca talep edilmesi halinde, ara kararda belirtilen hususlarda davalı defterlerinin incelenmesi için talimat yazılmasına karar verilmiş olup, ancak davalı tarafından talimata ilişkin de herhangi bir dilekçenin sunulmamış olduğu görülmektedir.
Taraflar tacir olduklarından ilişkilerinde faiz esas olup, önceden kararlaştırılmasa bile faiz istenebilir. Bir alacağa faiz istenebilmesi için, ödeneceği tarihin net olarak belli olması veya belli değilse alacaklı tarafından çekilerek bir ihtar veya ihbar ile borçlunun temerrüde düşürülmesi veya icra takibine başvurulması gerekir. Dosyamızda davalının temerrüdüne dair bir belge ve iddia yoktur. Bu nedenle temerrüt takiple oluşmuştur. Zaten talepte bu yöndedir.
İş bu asıl davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin talep gibi 31.627,63-Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminat tutarı olan 6.325.-Tl nin davalıdan alınarak davacıya vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu asıl davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin talep gibi 31.627,63-TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara avans faizi uygulanmasına,
%20 icra inkar tazminatı tutarı 6.325,-Tl nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar ve ilam harcı 2.160,48-TL nin peşin alınan 381,99-TL den düşümü ile kalan 1.778,49-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 417,99-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 798,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 3.795,32-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim