Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/616 E. 2018/908 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/616 Esas
KARAR NO : 2018/908

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 05/07/2017
KARAR TARİHİ : 11/09/2018

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile, davacı nezdinde sigortalı aracın, davalıya ait araç ile çarpışması sonucu, davalının başvurusu üzerine davacı tarafından bir kısım ödeme yapıldığı, davalının Sigorta Tahkim Kuruluna başvurarak karşılanmayan değer kaybı zararı iddiasında bulunulduğu, buraca yapılan inceleme sonucu davalı araç sürücüsünün %75 ve davacı sigortalısının ise %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, kusur durumuna göre 3000,00 TL talep edilebileceği, davacı tarafından fazla ödenen kısmın iadesi için başlatılan … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında vaki itirazın iptali ile takibin 2.512,08-TL üzerinden devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği yanıt dilekçesi ile taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığından dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiği, davacının %100 kusuru kabul ederek ödeme yaptığını beyanla davanın reddini talep ettiği, davanın kötüniyetli ikame edilmiş olduğu sebebi ile davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekelat ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce ön inceleme yapılmış taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı nezdinde sigortalı aracın, davalıya ait araç ile çarpışması sonucu, davalının başvurusu üzerine davacı tarafından bir kısım ödeme yapıldığı, davalının Sigorta Tahkim Kuruluna başvurarak karşılanmayan değer kaybu zararı iddiasında bulunulduğu, buraca yapılan inceleme sonucu davalı araç sürücüsünün %75 ve davacı sigortalısının ise %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, kusur durumuna göre 3000,00 TL talep edilebileceği, davacı tarafından fazla ödenen kısmın iadesi için başlatılan takibe itiraz edildiği iddiası ile itirazın iptali istemini konu alıp davalının yanıt dilekçesi ile taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığından dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiği, davacının %100 kusuru kabul ederek ödeme yaptığını beyanla davanın reddini talep ettiği, buna göre davacının davalıya yaptığı ödemeyi geri isteyip isteyemeyeceği, bu amaçla başlatılan takibe vaki itirazın haksız olup olmadığı hususunda anlaşmazlık bulunduğu tespit edilmiştir.
Takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile takip olup ödeme emrinin davalı borçluya 05/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 10/01/2017 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği görülmüştür.
Davacı … şirketince ödeme yapılmasına dayanak hasar dosyası getirtilmiş incelenmesinde, kaza tespit tutanağının hasar dosyası içinde bulunduğu, ekspertiz incelemesi yapıldığı; ekspertiz raporu ile mağdur araç sürücüsü kusursuz, sigortalı araç sürücüsü ile %100 kusurlu bulunduğu ve davacı tarafından bu kusur oranlarına göre davalıya ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Sigorta Tahkim Kuruluna müzekkere yazılmış, dosya getirtilmiş incelenmesinde, dosyamız davalısının başvurusu ile bakiye değer kaybı alacağını talep ettiği, buraca yaptırılan bilirkişi incelemesi ile dosyamız davalısına %75 ve sigortalı araç sürücüsüne %25 oranında kusur atfedilmesi sonrası fazlaca ödeme yapılması nedeni ile başvurunun reddine karar verildiği görülmüştür.
Eldeki dava, 2004 sayılı Yasanın 67.maddesine dayalı itirazın iptali istemine dairdir.
Davacı … şirketi, fazla ödeme yaptığını beyanla fazla ödenen kısmın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptalini talep etmiştir.
Yukarıda özetlendiği üzere davacı … şirketi, kusurun belirlenmesine esas alınacak belgelerin de bulunduğu hasar dosyasında, ekspertiz incelemesi sonucuna göre ödeme yapmıştır.
6098 sayılı TBK’nın 78/1 maddesinde “Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davalı tarafından, davacıya borçlu olmadığı bir meblağın ödettirilmesi amacı ile aleyhine cebri icra yapılmadığı gibi açılmış bir dava da söz konusu değildir. Yapılan ödemenin temeli; davalı tarafından yapılan başvuruya ve alınan aktüer raporuna dayanmaktadır.
Sigorta şirketleri, 2918 sayılı KTK’nun 98 ve 99.maddeleri uyarınca kaza ile ilgili belgelerle (kaza tesbit tutanağı, hasara ilişkin belgeler, ekspertiz raporu gibi) kendilerine müracaat edildiğinde gerekli incelemeleri yaptırıp, kusur durumu ve zararı tesbit ettikten sonra, zarar görene ödeme yapmaktadırlar. Davacı … şirketi, tacir olup, basiretli bir tüccar gibi davranmak durumundadır.
Somut durumda, davacı … şirketi kendisine yapılan başvuru üzerine gerekli incelemeleri yaptırmış, buna göre ödeme yapmıştır. Ödeme yapıldığı tarih itibari ile davacı, kusur durumunu bilebilecek durumda ve tespit edebilecek verilere sahiptir. Bu kapsamda, gerekli ve yeterli inceleme ve araştırmayı yaparak ödeme yapması gerekir iken, mevcut durumu kabul ederek ödeme yaptıktan sonra, fazla ödeme yaptığı iddiası ile talepte bulunması hem basiretli bir tacir davranışı değildir hem de 6098 sayılı Yasanın 78.maddesine uygun değildir.
Tüm bu nedenlerle, davacının kusur durumunu kabul ederek yaptığı ödemeyi iadesi için başlattığı takibe vaki itiraz haksız görülmediğinden, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile belirlenen eksik harcın tahsil edilebilir miktarın altında kaldığı anlaşılmakla, tahsili yönünde hüküm tesisine mahal bulunmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden harçlandırılan ve reddedilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 301,44 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, (Dava konusunun para alacağına ilişkin olup, doğrudan Tarifenin 3.Kısmına tabi olduğu, bu itibarla, Tarifenin 13.maddesinde belirtilen ikinci kısım ikinci bölümde gösterilen hukuki yardımlardan olmadığından 13.madde kapsamında değerlendirilemeyeceği, zira anılan maddenin Tarifenin 2.Kısım 2.Bölümüne giren yani konusu para olmayan veya para ile değerlendirilemeyen davalara ilişkin olduğu, eldeki davanın ise doğrudan konusunun para olduğu nazara alınarak vekalet ücreti Tarifenin 3.Kısım hükümlerine göre hesaplanmıştır. )
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 11/09/2018

Katip …

Hakim …