Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/613 E. 2019/549 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/613 Esas
KARAR NO : 2019/549
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/07/2017
KARAR TARİHİ : 29/05/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasındaki 17/05/2016 tarihli sözleşme ile başlayan ticari ilişki kapsamında sözleşmede yer alan maddelerin davalının kullanımına tahsis edilerek servis hizmeti verildiğini, ancak davalının adresi terk ederek makineleri kendilerine geri iade etmediğini, bunun üzerine ihtarname çekilerek sözleşmenin fesh edildiğini kullanım ve tahsis bedellerine ilişkin cari hesaba konu fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan takibe haksız yere itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, asgari %20 inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, feshin usulüne uygun olmadığını, kendilerine herhangi bir bildirim gelmediğini cezai şart mahiyetindeki tahsis bedellerinin fahiş ve sözleşmeye aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, sözleşmeden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan takibe vaki olmuş itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında sözleşmesel ilişkinin varlığı ihtilaf konusu değildir. Uyuşmazlık taraflar arasındaki 17/05/2016 başlangıç, 17/05/2019 bitiş tarihli ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davalı taraf takibe itirazında hukuki ilişkinin tarafı olmadığını belirtmiş ise de, cevap dilekçesi ile sözleşmeyi esasen zımen kabul etmiştir.
Davacı tarafın ilgili yıllara ait inceleme resmi defter ve belgelerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, elektronik defter olarak vergi usul kanunu ilgili tebliğine uygun olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Kendi defter kayıtlarına göre takip konusu tutar kadar davacının sorumlu olduğu görülmektedir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 8.1 maddesinde; müşterinin sözleşmeyi fesh etmek istemesi durumunda veya sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin feshine neden olunduğu durumda sözleşme sonuna kadar ödemesi gereken sabit hizmet ücret tutarlarının cezai şart olarak hizmet sağlayıcıya öder ve sözleşme kapsamında kullandığı tüm yazılım ve donanımları derhal hizmet sağlayıcıya iade eder, sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesinden sonraki 2 iş günü içerisinde hizmet sağlayıcıya yani davacıya ilgili cihazın iade edilmemesi halinde müşterinin yani davalının 1 yıllık sabit hizmet ücret bedelinin cezai şart şeklinde ödemekle mükellef olduğu yönünde hüküm söz konusudur. Aynı sözleşmenin 11.2 maddesinde ise adres değişikliğinin mutlaka bildirilmesi gerektiği, sözleşmede beyan edilen adresin tebligat yazışma adresi olarak kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta fesih ihtarnamesinin beyan edilen adrese gönderildiği, 2 iş günü içerisinde iade olgusunun davalı tarafından iddia ve ispat edilmediği anlaşılmaktadır.
Ayrıca makine kurulumu yapılarak teslim edilmesine rağmen adrese servis hizmeti için gidildiğinde iş yerinin kapalı olduğu, makinenin adreste bulunmadığı, sözleşmeye göre makinenin yerinin değiştirilmesinde davacının onayının gerektiği, buna göre davacının sözleşmeyi fesh etmekte haklı olduğu kanısına varılmıştır.
Takibe dayanak teşkil eden alacak kalemlerinin muhasip bilirkişi tarafından incelenmesinde faturanın sözleşmenin 8.1 ve 11.2 maddelerine uygun olarak tahakkuk ettirildiği sabittir. Ayrıca taraflar tacir olup TTK’nın 22. maddesi gereğince cezai şart bedelinin fahiş olduğundan bahisle tenkis istenemeyeceği aşikar olup, talep edilen bedelin yapılan işin kapsamı gereğince ekonomik anlamda davalının mahvına da sebep olacağı söylenemez.
Hal böyleyken; davacının alacak talebi yerinde olduğundan aşağıdaki şekilde davanın kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yöneltilen itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile takip talebindeki kayıt ve şartlarla takibin aynen devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı, 1.903,19-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 650,03-TL nispi harcın peşin alınan 162,51-TL’den mahsubu ile bakiye 487,52-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarf edildiği anlaşılan; 162,51-TL harç gideri, 650,00-TL bilirkişi gideri, 109,50-TL posta gideri olmak üzere cem’an 922,01-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.29/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*