Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/559 E. 2020/463 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/559
KARAR NO : 2020/463
DAVA : Rücuen Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/06/2017
KARAR TARİHİ : 16/09/2020

Mahkememizde görülen rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkilinin sigorta şirketi nezdinde ticari paket sigorta poliçesi ile sigortalı …’a ait servis kutu ve borcularının davalı … tarafından yapılan çalışma esnasında hasara uğratıldığını, bu sebeple sigortalıya tazminat ödendiğini belirterek 3.072,21 USD nın 23/12/2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … vekili, diğer davalı şirketin şebeke alt yapı işlerini yürüttüklerini, hasarın olduğu yer ve tarihte bir çalışma yapmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … A.Ş vekili, yetki itirazında bulunduklarını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın sigortacılarına ihbarı gerektiğini, ayrıca hasar ile bir illiyet bağının kurulmasının da mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari paket sigorta poliçesi uyarınca dava dışı sigortalı …’ın hasar gören servis kutu ve boruları nedeniyle ödenen tazminatın sorumlulardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davalılardan … A.Ş. yanıt layihasında yetki itirazı ileri sürmüşse de, dava halefiyete dayalı açılmış olup, davacının sigortalısı … mahkememiz yargı sınırları içerisinde bulunduğundan yetki itirazı kabule şayan görülmemiştir.
… A.Ş.’nin taşeronu olduğu anlaşılan diğer davalı ise, söz konusu mahalde herhangi bir çalışmalarının olmadığını savunmuştur. Gerek dava dışı sigortalı …’ın tutmuş olduğu hasar tespit tutanağı, gerekse de asıl işveren sıfatını haiz …’un 27/06/2019 tarihli cevabi yazısı uyarınca, 05/12/2016 tarihinde davalı …’ın Başakşehir … Mahallesi … Sokak ile … Sokak kesişiminde arızalı güzergah çalışması yaptığı, … tarafından … numarasıyla … nden ruhsat alındığı sabit olup, sübuta ilişkin itirazlar yerinde görülmemiştir. Kaldı ki, telekom tarafından sunulan “Erişim Şebekeleri Bakım Onarım Alt İşveren Sözleşmesi” de durumu teyit etmektedir. Diğer yandan … ‘nin 27/11/2019 günlü yazı cevabında da adı geçen mahalde … A.Ş.’ye 2017/5313 sayılı alt yapı kazı ruhsatı verildiği belirtilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgeler özellikle tutulan hasar tespit tutanağı içeriği uyarınca, sigortalının dağıtım hattına kazı çalışması yapan davalı taşeron firmanın doğalgaz dağıtım hattına hasar verdiği, gaz çıkışı meydana geldiği, yapılan eksper incelemesi gereğince hasarın giderilmesi için 188,19 TL malzeme, 9.624,38 TL işçilik, 960,75 TL gaz tutarı olmak üzere toplam 10.773,32 TL (3.072,21 USD) ücret takdir edildiği ve buna binaen ödeme gerçekleştirildiği tespit edilmiştir. Davacı sigortacının 01/02/2016 başlangıç tarihli 1 yıl süreli Ticari Paket Sigorta Poliçesi uyarınca dahili su, sel ve su baskını, kar kaybı, taşıt çarpması, yer kayması hasarlarının teminat kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
Zarar kalemlerinden birisi gaz açma kapama bedeli olup, Doğal gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği 2. Bölüm acil durumda doğalgaz kesintisi başlıklı 63. maddesi, yine 2. bölüm hizmetin durdurulması başlıklı 44/e bendi, yeniden doğalgaz verilmesi başlıklı 45. maddesi uyarınca; acildurum nedeniyle söz konusu abonelerinin doğal hatlarının tek tek mi kesilmesi gerektiği, yoksa bu abonelerin bağlı olduğu tek bir asıl hattın ya da vananın kapatılması ve daha sonra açılması suretiyle mi gerçekleştirildiğinin tespiti sonucunda her bir abone için ayrı açma kapama ücreti alınabileceğine ilişkin yönetmelik hükümlerinin değerlendirilip tartışılması, neticeten sigortacı tarafından dava dışı sigortalısına ödenen gaz açma kapama bedeline ilişkin ödemenin rücuya tabi haklı ödeme olup olmadığının,
değerlendirilmesi amacıyla doğalgaz alanında uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Hasardan dolayı etkilenen 605 abone için … tarafından tek bir vana kapatılarak gaz akışı durdurulmuş olup, olaydan etkilenen tüm abonelere ait binalardaki servis kutularında bulunan regülatörler devre dışı bırakılmıştır. Onarım sonrası ise gazın yeniden açılması için tüm abonelere ait binalara … ekiplerinin giderek servis kutularının içleri açılarak devre dışı kalan regülatörlerin yeniden teker teker aktif hale getirildiği, ayrıca bu işlemler sonrası tek tek tüm abonelere gidilerek olayın anlatıldığı ve gazın ne şekilde kullanılmasının gerektiği izah edildiği anlaşılmıştır. Buna göre de yapılan ödeme ve maliyetlere nazaran ödenen gaz açma kapama bedeli 8.470,00 TL olarak tespit edilmiştir. Yani, sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme gerçek zararı yansıtmaktadır. Herhangi bir aşkın hatır ödemesinin söz konusu olmadığı heyet raporu ile teyit edilmiştir.
Hasar bedeli kalemi açısından ise, malzeme giderleri, gaz giderleri, acil kazı giderleri tutarlarının incelenmesi sonucunda toplam olarak sigortalıya ödenen 1.232,72 TL bedelin kadri maruf olduğu tespit edilmiştir. Ancak, zarar kalemleri içerisinde ödenen ve davalılardan istenen personel ile araç giderleri gerçek zarar kapsamında değerlendirilemez. Şöyle ki, bu kalemler davacının kendi çalıştırdığı işçilere ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile kendi araçlarının yakıt giderlerine, bir başka deyişle genel idare giderlerine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafından hasarın giderilmesi için özel ve ek olarak işçi tutup çalıştırıldığı, rutin yapılan giderleri aşar tutarda ek harcama yapıldığı ispatlanamamıştır. (Yargıtay 7. HD 2011/6854 E. 2012/6383 K. 25/09/2012) Dolayısıyla, bu giderlerin rücuya tabi olduğu söylenemez. Sonuç olarak, sigortacı tarafından rücuya tabi bedel 1.232,72 TL hasar giderim bedeli, 8.470,00 TL gaz açma kapama bedeli olmak üzere toplam 9.702,72-TL’den ibarettir.
Davada husumet … A.Ş.’ye esasen TBK’nın 66. maddesi uyarınca yöneltilmişse de, diğer davalı ile aralarındaki sözleşme uyarınca sorumsuzluk kaydı bulunduğu gibi, aralarında bağımlılık ilişkisi emir ve talimat ilişkisi bulunmadığından, adam çalıştıranın sorumluluğu hükümlerine göre davalı … A.Ş.’nin zarardan sorumlu tutulması düşünülemez. Zira, adam çalıştıranın sorumluluğunda temel unsur, bağımlılık ilişkisidir. Bu anlamda çalıştırılan, adam çalıştıranın buyruğu altında olmalı, onun gözetim ve denetiminde iş yapılmalıdır. Sorumluluğun nedeni de, bağımlılıktan kaynaklanan özen gösterme ödevine aykırılıktır. (Yargıtay 11 HD 2012/18158 E. 2012/20635 K. 13/12/2012) Bu nedenle, davalı … A.Ş.’nin husumet itirazı yerindedir.
Davacı sigortalı ödemeyi sigortalısına dolar üzerinden yapmışsa da, davacı sigortalısı ile davalı … arasında döviz cinsinden borç doğumuna yol açacak bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı gibi olay tarihi (davalının sorumluluğunun doğduğu tarih) itibariyle yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 vd. maddeleri uyarınca haksız fiil hükümlerine göre davalının sorumluluğu söz konusu olacağından, rücuen alacağa yabancı para üzerinden değil TL üzerinden hükmedilmesi gerekmiştir. (Yargıtay 17. HD 2019/623 E. 2020/3739 K. 22/06/2020 )
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Rücuen tazminat bedeli 9.702,72-TL’nin ödeme tarihi 23/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Davalı … A.Ş. Yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
3-Alınması gereken 662,79 TL harçtan peşin alınan 186,24 TL harcın mahsubu ile, bakiye 476,55 TL’nin davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarfedilen, 186,24 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı olmak üzere cem’an 217,64 TL’den ibaret harcın davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti’den alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı … Tic. Ltd. Şti’den alınarak davacıya ödenmesine
6-Davalı … Tic. Ltd. Şti kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.202,28 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Tic. Ltd. Şti’ne ödenmesine,
7-Davalı … A.Ş kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.400 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş’ye ödenmesine,
8-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 205,60 TL posta ve tebligat masrafı, 3.900,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 4.105,60 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 3.653,00 TL’sinin davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti’den alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*