Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/397 E. 2018/932 K. 26.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/397 Esas
KARAR NO : 2018/932

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 24/04/2017
KARAR TARİHİ : 26/09/2018

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirketin elektrik enerjisi kullanımı karşılığı faturalarını her ay muntazam olarak ödemesine karşın 31/05/2014 ile 19/04/2014 tarihleri arası hesaplanan 128286 kWh Ek tüketiminin 2016/03 dönemi faturasına haksız olarak yansıtıldığını belirterek faturanın bu kısmının iptali ile bu tüketime denk gelen tutarda borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, talebin zaman aşımına uğradığını, HMK’nın 107.maddesi uyarınca bu tip davalarda belirsiz alacak ya da kısmi dava açılamayacağını,davacının miktarı bilmesinin mümkün olduğunu, kaldı ki çekincesiz ödeme yapıldığından sonradan bu davanın açılamayacağını, anılan dönemde faturalandırılmayan kısmın sonraki döneme ek tüketim olarak yansıtıldığını sayacın doğru kaydetmemesi nedeniyle ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca yasaya uygun işlem tesis edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, İİK’nın 72. maddesi uyarınca ek tüketim tahakkuku nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin konu ile ilgili (06.06.2016 tarihli, 2015/17623 esas, 2016/9030 karar sayılı 05.03.2014 tarihli, 2013/18750 esas ve 2014/3359 karar sayılı) emsal kararlarında vurgulandığı üzere, elektrik kesintisi tehdidi altında veya elektriğin kesilmesi halleri dışında, ihtirazi kayıtla ödeme yapılmaması halinde, davacının yaptığı ödemeyi geri isteme hakkı bulunmamaktadır. Yine Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarına göre, davalının davacıya “Borcun ödenmemesi halinde kanuni yollara başvurulacağı” uyarısı dahi, davacının elektriğinin kesileceğine ilişkin baskı altında olduğunun kabulü için yeterli sayılmamaktadır. Dosyadaki belgelerden, davacının yaptığı ödemenin elektriğin kesileceği baskısı altında yapılmadığı, taksit ödemelerinin de ihtirazi kayıtla yapılmadığı, zira davacı vekili tarafından sunulan ödeme dekontlarında da buna ilişkin herhangi bir şerh bulunmadığı , bu nedenle davacının menfii tespit talep etme ve istirdat hakkı bulunmadığı kabul edilerek davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekilleri yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 26/09/2018

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*