Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/362 E. 2018/1165 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/362 Esas
KARAR NO : 2018/1165

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/10/2015
KARAR TARİHİ : 11/12/2018

Mahkememizde görülen alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile, davacı ile davalıların karşılıklı yaptıkları 24/11/2014 tarihli otomobil satış sözleşmesi ile … plakalı, 2011 model … markalı gri renkli ve oto galerici … adına ruhsatlı aracın satışı konusunda anlaşıldığını, 55.250,00 TL olarak kararlaştırılan satım konusu otonun bedelinin tamamının 2 adet çekle davacı tarafından ödendiğini, sözleşmeden sonra davacının otomobili davalılardan teslim alıp 6 aydır kullanmakta iken davalılar tarafından kabul ve taahhüt edilmesine rağmen aracın devri bir türlü sağlanmadığı gibi aracın ruhsat sahibi olan davalı oto galerici …’ın aracın devrini gerçekleştirmeye yanaşmadığını, aracın müvekkile devrini gerçekleştirmedikleri gibi aracın kullanımının müvekkili üzerinde bırakıldığını, davalıların aracın fiili kullanımını da davacının elinden alarak davacıyı 2 kere dolandırdıklarını, aracın bedelinin tamamının ödendiği halde sözleşme tarihinden bu yana aracın mülkiyet devrinin yapılmadığı gibi ödenen bedelin de iade edilmediğini, davaya konu aracın trafik tescil kaydının iptali ile aracın davacı adına tesciline ve aracın davacıdan fiilen alındığı tarihten karar tarihine kadar kullanamadığı aracın kira bedelinin ve kazanç kaybının davacıya ödenmesine, aracın davacı şirket adına tescili mümkün değilse, müvekkilin araç satış bedeli için davalılara ödediği bedelin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile zararının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili Mahkememize sunduğu yanıt dilekçesi ile, 6100 sayılı HMK’nın 17. Maddesi ile yetki sözleşmelerinin düzenlendiğini, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 5.maddesinde ” işbu sözleşmeden doğan ihtilaflarda İstanbul mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir.” demek suretiyle İstanbul mahkemelerinin yetkili kılındığını, bu sebeple davanın yetkisizlik sebebi ile reddinin gerektiğini, davalılar arasındaki anlaşmaya göre araç bedeli vadeli olarak ödenecek olup satım bedeli olarak davalıya 05/05/2015 tarihli 25.000,00 TL tutarlı çek, 10 adet 2.750,00 TL bedelli senet ve 1 adet 21/12/2014 tarihli 26.500,00TL tutarlı senetlerin verildiğini, anlaşma ile aracın fiilen teslimi yapılacak olup devrinin ise verilen çek ve senetlerin ödemesinden sonra gerçekleştirileceğini, ancak diğer davalının bu satıma karşılık müvekkiline vermiş olduğu çek ve senetlerin ödenmediğini, bu sebeple diğer davalı hakkında … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, davacı ile diğer davalı arasında imzalanan otomobil satış sözleşmesinin Noter huzurunda yapılmadığını, bu sebeple ortada geçerli bir satış sözleşmesinin bulunmadığını, davalının sözleşmede herhangi bir imzasının da bulunmadığını, bu sebeple davalı yönünden bağlayıcılığının da bulunmadığını, davalının diğer davalı …’den olan alacaklarını alamadığı ve piyasaya olan borçlarını ödeyemediği için kendisinin de icra takibine maruz kaldığını beyanla, müvekkiline karşı açılan davanın reddini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine dosya Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.
Davacının dayandığı “otomobil alım sözleşmesi” başlıklı belgenin incelenmesinde, davalı … ile davacı arasında akdedildiği, sözleşmeye göre … plaka sayılı aracın satıcı davalı tarafından alıcı davacıya satıldığı, satış konusu otonon fiyatının 55.250,00 TL olup alacı tarafından satıcıya ödemenin 24/11/2014 tarihinde iki adet çekle yapıldığı, 27/02/2015 vadeli … numaralı 4250,00 TL ve 51.000,00 TL’lik 30/06/2015 tarihli … numaralı çek ile araç bedelinin tamamının ödendiği, aracın satıcı tarafından alıcıya teslim tarihinin 24/11/2014 olarak kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davalı …’ın dayanığı “oto satış sözleşmesi” nin incelenmesinde satıcı … ile alıcı … arasında akdedilen sözleşme olup, sözleşmeye göre … plaka sayılı aracın davalı … tarafından 21/11/2014 tarihinde davalı Mutlu’ya satıldığı görülmüştür.
Davacının dava dilekçesine eklediği çek suretlerinin incelenmesinde … seri numaralı çekin davacı tarafından davalı … lehine düzenlendiği, çek bedelinin 51.000,00 TL ve keşide tarihinin 30/06/2015 olduğu, lehtar davalı tarafından diğer davalıya ciro edildiği; … seri numaralı çekin davacı tarafından … lehine ,keşide edildiği, 4250,00 TLmiktarlı ve 27/02/2015 keşide tarihli olduğu görülmüştür.
Bununla birlikte, çeklerin ait olduğu Banka şubesine yazılan müzekkereye verilen cevabi yazı ekindeki çek suretlerinin incelenmesinde … seri numaralı çekin miktarının 41.000 TL olarak değiştirildiği ve değişikliğin keşideci tarafından paraflandığı görülmüştür.
Davacı, dava dilekçesi ile 24/11/2014 tarihli otomobil satış sözleşmesi kapsamında çekle yapılan 55250,00 TL’ye rağmen aracın devrinin verilmediği iddiası ile aracın davacı adına tesciline ve fiilen el koyma tarihinden karar tarihine değin kira bedeli ve kazanç kaybını bu mümkün değilse satış bedeli için davalılara ödenen bedelin faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile sözleşmeye aykırı davranış nedeni ile şirket zararlarının tespiti ile tahsilini talep etmiştir.
Davacının dava dilekçesinde araca el konulmasına dayanak olarak bildirdiği….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilmiş incelenmesinde dosyamız tarafları ile ilgisinin bulunmadığı görülmekle, davacı yana doğru dosya numarasını bildirmesi ayrıca dava dilekçesindeki şirket zararını açıklayarak somutlaştırması için süre verilmiş, davacı vekili yazılı beyanı ile aracın fiilen kullanılamadığı süre zarfında kiralama hizmeti alındığını, bedeli ödenen aracın devrinden mahrum kalan vekil edenin aracı fiilen kullanamadığı süre zarfında uğradığı zararın tahsilinin de talep edildiğini, aracın ….Noterliğinin 09/10/2015 tarih ve … yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi ile tekrar vekil edene satıldığını, aracın otoparka çekildiği tarihten ikinci kez satışının yapıldığı tarihe değin geçen sürede 6771,18 TL harcama ile kiralama hizmeti alındığını beyan etmiş; aracın otoparka çekilmesine dayanak takip dosyasında hatalı işlem yapıldığını, borçlu adına kayıtlı araca yakalama kaydı konulacak iken davacı aracına yakalama kaydı konulduğunu, davacının içinde bulunduğu zor durumu davalılara bildirip çözmelerini istediğini ancak davalıların mağduriyeti gidermediğini beyan etmiştir.
Tekmil dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirilmekle, davacı 24/11/2014 tarihli olduğunu iddia ettiği ve kendisi ile davalı … arasında akdedilen araç satış sözleşmesine istinaden çekle ödeme yapmasına rağmen aracın devrinin verilmediğini beyanla 22/102015 tarihinde eldeki davayı açarak öncelikle aracın devrinin verilmesini ve bunun mümkün olmaması halinde ödenen bedelin iadesini talep etmiş, her iki talebinde de ayrıca zararının giderilmesini istemiştir.
Davacının ilk istemi aracın kendisi adına tescili olup 22/10/2015 tarihinde açılan davada, dava konusu aracın … Noterliğinin 09/10/2015 tarih ve … yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi ile davacıya satıldığı, dolayısı ile dava tarihi itibari ile davacının bu isteminde hukuki yararı bulunmadığı, bu isteme ek aracın fiilen alındığı tarihten karar tarihine değin kira bedeli ile kazanç kaybı isteminin ise, aracın davalıların eylemi nedeni ile değil, dosyamız tarafları ile ilgisi bulunmayan dava dışı alacaklı ve borçlu arasındaki takip dosyasında sehven yapılan işlem sonucu yakalanarak davacıdan alındığı, bu durumun gerçekleşmesinde davalıların hiçbir etkisi ve rolünün bulunmaması; varsa oluşan zarardan davalıların değil, zarara yol açanların sorumlu olması nedeni ile yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacının terditli olarak açtığı davada ikinci istemi ise ödenen satış bedelinin iadesi ve şirket zararının tahsili olup, şirket zararının tahsili istemini açıklaması için verilen süreye istinaden sunulan dilekçeden hareketle şirket zararı isteminin de yukarıdaki gerekçe ile yerinde olmadığı; araç bedelinin iadesi isteminin ise dava tarihinden evvel aracın devrinin davacıya verildiği nazara alınarak yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Varılan bu sonuç ve kanaat ile davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye kısmın 492 sayılı Yasanın 31.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı yana iadesine,
3-Davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen harçlandırılan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 6.427,50 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.11/12/2018

Katip …

Hakim …