Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/276 E. 2018/849 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/276 Esas
KARAR NO : 2018/849
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 21/03/2017
KARAR TARİHİ: 17/07/2018
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile, davacının, faktoring müşterisi … Kimya Plastik Geri Dönüşüm San.ve Tic…Ş arasında 11.05.2015 tarihli 6361 sayılı finansal kiralama faktoring ve finansman şirketleri kanunu kapsamında genel faktoring sözleşmesi imzalandığını, dava dışı şirketle yapılan factoring işlemi kapsamında ciro edilip kendisine verilen çekin kayıp olduğunun anlaşıldığı, bunun üzerine zayi nedeni ile iptal başvurusu yapıldığı, kamera kayıtlarının incelenmesinde, çeki teslim eden edilen sözleşme akidi şirket yetkilisinin banka memurunun dalgınlığından yararlanarak çeki geri aldığının anlaşıldığı, bunun üzerine suç duyurusunda bulunulduğu, davalının kötü niyetli olduğu iddiası ile çekin istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Mahkememizin yetkisine itiraz etmiş, ciro silsilesinin kopuk olmadığını, kendilerinin çeki ciro ile devralan iyiniyetli 3.kişi olduğunu, uygun ciro silsilesi ile alındığından çekin meşru hamili olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce ön inceleme yapılmış, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının, dava dışı şirketle yapılan factoring işlemi kapsamında ciro edilip kendisine verilen çekin kayıp olduğunun anlaşıldığı, bunun üzerine zayi nedeni ile iptal başvurusu yapıldığı, kamera kayıtlarının incelenmesinde, çeki teslim eden edilen sözleşme akidi şirket yetkilisinin banka memurunun dalgınlığından yararlanarak çeki geri aldığının anlaşıldığı, bunun üzerine suç duyurusunda bulunulduğu, davalının kötü niyetli olduğu iddiası ile çekin istirdadına karar verilmesi istemini konu alıp davalının yanıt dilekçesi ile Mahkememizin yetkisine itiraz ettiği, ciro silsilesinin kopuk olmadığını, kendilerinin çeki ciro ile devralan iyiniyetli 3.kişi olduğunu, uygun ciro silsilesi ile alındığından çekin meşru hamili olduğunu beyanla davanın reddini talep ettiği, buna göre, dava dayanağı çekin davacının elinden rızası hilafına çıkıp çıkmadığı, çekin istirdadı isteminin yerinde olup olmadığı hususunda anlaşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Dava dilekçesi davalı yana 17/04/2017 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili süresinde sunduğu yanıt dilekçesi ile Mahkememizin yetkisine itiraz ederek hamil olan davalının yerleşim yerinin yetkili olduğunu beyan etmiştir.
Sistem üzerinden yapılan sorgulamada davalının yerleşim yerinin … ilinde olduğu görülmüştür.
Dava, davacının rızası hilafına elinden çıktığını beyan ettiği çekin davalıdan istirdadı istemine dairdir.
Gerek 6100 sayılı HMK’da gerekse 6102 sayılı TTK’da çek istirdadı davalarında yetkili mahkemeye ilişkin özel bir düzenleme yer almamaktadır. Bu durumda açılan davanın HMK’nın 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme olan, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde görüleceği kuşkusuzdur.
Somut durumda, davalının yerleşim yeri Mahkemesi yetkilidir. Bu itibarla, davalının yetki ilk itirazının kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. Yargıtay ….Hukuk Dairesinin 26/09/2016 tarih, … esas ve … karar sayılı ilamı; 16/11/2015 tarih, … esas ve … karar sayılı ilamı.
HÜKÜM:
1-Davalının yetki itirazının kabulü ile Mahkememizin yetkisizliğine, davaya bakmakta … Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunun tespitine,
2- 6100 sayılı Yasanın 20/1 maddesi delaletiyle kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmesi gerektiği, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın tebliği ile birlikte ihtarına,
3- 6100 sayılı Yasanın 331/2.maddesi gereğince davaya yetkili mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına, davaya devam olunmaması halinde Mahkememizce dosya üzerinden durumun tespiti ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/07/2018

Katip Hakim