Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/257 E. 2021/165 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/257 Esas
KARAR NO : 2021/165
DAVA : Ayıplı Ticari Araç Satımından Kaynaklı Bedel İadesi ve Fesih
DAVA TARİHİ : 06/02/2017
KARAR TARİHİ : 03/03/2021

Mahkememizde görülen bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacılar vekili, müvekkili şirketin 08/12/2014 tarihli fatura ile … marka/model … şasi nolu aracı satıcı … A.Ş.’den satın aldığını, araç bedelinin 178.567,51-TL olduğunu, diğer davalı … A.Ş.’nin 04/12/2014 tarih ve 2120957 nolu faturasına istinaden tanzim edildiğini, aracın tesliminden itibaren 3 yıllık garanti süresi içerisinde kalmak kaydıyla bir yıl içinde aracı kullandıkça farklı 6 dan fazla gizli ayıp arıza ortaya çıktığını, araçta meydana gelen gizli ayıplar/arızalar tek kalemden ibaret olmayıp kullanım sonucunda fark edilen imalat ve tasarım hatalarından kaynaklandığını, müvekkilinin araçtan beklediği faydayı sağlayamadığını, müvekkilinin şirket tarafından her defasında davalılara telefonla e-posta ile ve şahsen yetkili servis noktalarına başvurularak ihbarda bulunduğunu, araçtaki gizli ayıplar davalılara ait servis noktalarındaki teknik ekip tarafındanda kabul edildiğini, davalıların daveti üzerine … servis noktasında 13/10/2016 tarihinde müşteri hizmetlerinden yetkililerinde katılımı ile toplantı yapıldığını, davalılar bu toplantıda aracın geri alınarak yeni bir araç ile değiştirilmesini teklif ettiklerini, bu teklife uygun olarak Kasım 2016 başına kadar olan sürede bir hafta sonu … marka/model aracın müvekkili şirkete denenmek üzere verileceğini, araç beğenilir ise ayıplı aracın geri alınıp … aracın müvekkili şerkete verilmesi konusunda şifaen anlaşmaya varıldığını, bu şifai anlaşmada davalılarca yerine getirilmediğini, sonrasında …. Noterliğinden keşide olunan 14/11/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile resmen ihbar edildiğini, ihtarnamenin 16/11/2016 tarihinde davalılara tebliğ olduğunu, Davalılardan … A.Ş.’nin cevabı ihtarında “ürün üretim kaynaklı bir sorun olmadığını, yeni bir araçla değişitirlemesi şeklinde bir tekliflerinin de olmadığını, bunun da esasen yasal olarak mümkün olmadığı” mealinde cevap verildiğini belirtmiş sonrasında müvekkilinin ayıp durumunda bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkına sahip olduğunu, ayıpların imalat ve tasarım hatalrından kaynaklanan ayıplar olduğunu, bu durumun başka … marka/model araçlarda da sık sık görülen sorun ve arıza olduğunu, … marka/ model araca sahip başka tüketicilerinde araçtan memnun olmadığını, aynı model araca sahip tüm tüketicilerin ortak sorunu olduğunu bildirerek tüm haklı gerekçeler ile yargılama icrasına, bedel iadesine yönelik taleplerinin kabülü ile 178.567,51-TL’nin 08/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek olan reeskont, avans faizi, dava masrafları ve vekalet ücretinin her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … vekili, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari satım konusu aracın ayıplı çıktığı iddiası ile aracın geri alınarak bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık araçtaki ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve ayıbın niteliği ile sözleşmenin feshine bağlı bedel iadesi şartlarının oluşup oluşmadığı konularında toplanmaktadır. Tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere bilirkişi heyeti tarafından bizzat yerinde ve araç üzerinde incelemeler yapılarak, gerekli testler tatbik edilerek belirlenen uyuşmazlık noktaları kapsamında rapor tanzim edilmiştir.
Yapılan inceleme neticesinde araçtaki klima butonunun diğer marka araçlardaki gibi klimayı tamamen devre dışı bırakmak gibi bir işleminin bulunmadığı, otomatik ve manuel modlar arasında geçiş işlemi gördüğü, klimayı kapatmanın tek yolunun fan kontrol ekranındaki off butonuna ya da hemen altında bulunan klima fan kontrolüne ilişkin butonun olduğu, bu durumun teknik bir sorun ve ayıp teşkil etmediği, üreticinin tercihi doğrultusunda sistemin karakteristik çalışması olarak değerlendirildiği sonucuna varılmaktadır.
Davacı taraf uzun yol fren sistemi ısındıktan sonra tekerlerin bloke olmayarak sert frenleşme şartlarında, frenlerde vurma ve ses şikayeti olduğu belirtmiş olup sunmuş oldukları uzman görüşünde de aracın tüm tekerlerinde rahatsız edici boyutta titreşim ve ses olduğu iddia edilmişse de mahkememizce atanan heyet tarafından bizzat yapılan test sürüşünde araç içerisinde herhangi bir ses ve titreşim tespit edilmemiştir. Test sürüşü sırasında davacı sürücünün aracı kullanırken yapmış olduğu frenlemelerdeki hafif titreşimin ise teknik bir kusur olarak addedilmesi bilimsel anlamda mümkün görülmemiştir. Hız sabitlemeye bağlı yüksek hızlardaki sürüşte ise devamlı vites değişimin teknik kusurdan kaynaklanmayıp aracın sistematik çalışma prensibinden kaynaklandığı ve bu şikayetin ayıp olarak kabulünün mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
Öte yandan, test sürüşü esnasında kabin içi konfor algısını bozacak şekilde ön takımlardan ses ve park manevraları esnasında yürür aksamda olağan dışı bir ses tespit edilememiştir. Seyir esnasındaki ara sıra hissedilen sert vites geçişlerinin şanzıman yazılımı ile herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Vites geçişlerinde kararsızlık söz konusu değildir. Ayrıca yazılım ile bu durumun etkilerini hafifletmeye yönelik ayar yapılabileceği, sert vites geçişlerinin şanzıman frenleme ve kavrama elemanlarındaki zamana ve kullanıma bağlı olağan yıpranma ve aşınmalar, elektovalflerdeki normal yıpranma ve aşınmalar şanzıman yağındaki eskimeden kaynaklanabilecektir. Bunun da imalat hatası olduğundan söz edilemez.
Geri çağırmaya konu, teknik servis bültenleri, üretim aşamasında üreticinin fark edemediği, ancak belli bir kullanım süresinden sonra fark edilen ve üreticinin gidermeye yönelik önlem aldığı imalattan kaynaklı teknik kusurları içerdiği, seyir esnasında araçtakilerin can güvenliğini etkileyecek önemli arıza olduğundan dava konusu araç bu yönden kullanılmakla ortaya çıkan ayıplı araç olduğu kanısına varılmakla birlikte ortaya çıkması muhtemel arızanın dava konusu araçta yapılan keşifte mevcut olmadığı, mevcut olsa dahi yazılım güncellemesi ve kablo değişimi yoluyla garanti kapsamında giderilebilir nitelikte olduğu sabittir.
Sonuç olarak araçta sözleşmenin feshini ve bedel iadesini gerektirir nitelikte davacı kullanıcıyı kabule zorlanamayacak şekilde ayıp ve ağır imalat kusuru bulunmadığı özellikle yapılan keşif ve tatbikat neticesinde anlaşılmış olup yerinde görülmeyen davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca satım sözleşmesinin tarafı davacı limited şirketi olup davacılardan … şirketin yetkili temsilcisi olduğu halde davayı ayrıca kendi adına asaleten açmasında aktif husumeti (sıfat) bulunmamaktadır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL peşin harcın davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 20.913,91-TL nisbi vekalet ücretinin (davacı … yönünden aktif husumet ön şart yokluğu nedeniyle dava reddolduğundan AAÜT 7/2. maddesi gereğince 4.080,00 TL ile sorumlu tutulmak üzere) davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalılara ödenmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Davalı … tarafından yapılan 87,40-TL masrafın davacılardan alınarak bu davalıya ödenmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 03/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*