Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/233 E. 2020/80 K. 29.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/233 Esas
KARAR NO : 2020/80
DAVA : İtirazın İptali (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2017
KARAR TARİHİ : 29/01/2020

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan sigorta sözleşmesi bulunduğunu, müvekkili şirkete ait fabrika binası ve binada bulunan mikanaların davalı şirket tarafından sigortalandığını, bunun karşılığında davacının pirim ödediğini, davacının sigorta kapsamında bulunan jeneratörünün arızalandığını ve hasar gördüğünü, sigorta kapsamında olan makinanın davalı şirketle irtibata geçilerek tamire gönderildiğini, tamir faturasının davalıya bildirilerek hasar bedelinin ödenmesinin istendiğini, ancak davalı taraf hasar bedelini ödemediğini, bunun üzerine ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, bunun üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı, davaya cevap vermemiş, ancak icra dosyasına itiraz ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari paket iş yeri poliçesinden kaynaklı olarak davacıya ait fabrikada bulunan iş makinelerinin arızalanması nedeniyle oluşan hasar bedelinin mal sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Dava konusu sigorta poliçesinde, dava dışı … Bankası … Şubesi ile … Şubesinin dain ve mürtehin olarak kayıtlı olduğu görülmüştür.
Dava dışı bankalardan … maddi hasar bedelinin ödenmesine muafakat vermiş ise de, 1.sıradaki rehin alacaklısı … Bankası … Şubesi ödemeye açık bir şekilde onay vermemiştir. TTK’nın 1453. maddesi uyarınca, malı rehin alan kimse sıfatıyla o mal üzerindeki menfaatini kendi adına sigorta ettirebileceği gibi, aynı yasanın 1454. maddesi hükmü uyarınca bir başkasınında rehin konusu malı rehin alan hesabına ve onun lehine sigorta ettirmesi mümkündür. Böyle bir durumda, sigortalı olan rehin hakkı sahibi olduğuna göre, sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona aittir. Bu durumda, sigorta ettiren ancak malın dain ve mürtehini olan ve lehine sigorta ettirilenin açık muvafakatını almak şartıyla ve kendi menfaatide zedelendiği takdirde, tazminat isteme hakkına sahip olur.
Bu durumda yukarıda da belirtildiği üzere 1. sıradaki rehin alacaklısı tazminatın sigortalıya ödenmesine onay vermediğini yazı cevabında belirtiğinden davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin alınan 349,73 TL harcın mahsubu ile artan 295,33-TL harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/2. maddesi gereğince davanın husumetten reddi nazara alınarak 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 29/01/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*