Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/223 E. 2019/780 K. 17.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/223 Esas
KARAR NO : 2019/780

DAVA : Tazminat (Kasko Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2017
KARAR TARİHİ : 17/07/2019

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirkete ait 41 L 7192 plakalı aracı 21/09/2016 günü dava dışı …’in sevk ve idaresindeyken park halindeki … ve … plakalı araçlara çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı şirket tarafından kasko sigortası yapılmasına ve başvuru yapmalarına rağmen araç sürücüsünün kaza yerini terk ettiğinden bahisle ödeme yapmakta imtina ettiklerini, oysaki saldırıya maruz kalmamak için kaza yerini terk ettiklerini belirterek şimdilik 1.000,00-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, sigortalının aracın park halindeki araçlara çarpması nedeniyle meydana gelen kazada hiçbir sebep olmaksızın olay yerini terk etmesi nedeniyle genel şartlar A.5 maddesindeki 5.10 maddesi uyarınca hasar dosyası kapsamında çelişkili ifadeler vererek doğru beyanda bulunmadığını, ayrıca araç sürücüsüne herhangi bir saldırının da söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, kasko poliçesine dayalı olarak maddi hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık kazanın oluşumundan sonra sürücünün olay yerini terk etmesi iddiasına dayanarak zararın genel şartlar hükümleri uyarınca teminat kapsamı dışında kalıp kalmadığı noktasında toplanmaktadır.
Zorunlu haller hariç olmak üzere genel şartların 5.4 ve 5.5 bentlerdeki ihlaller dolayısıyla sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması teminat dışı sayılmıştır. Kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü … ile karşı araç … plakalı araç sürücüsü … maddi hasarlı kaza tespit tutanağı düzenleyerek imzalamışlardır. Sigortacı tarafından görevlendirilen eksper raporunda araç sürücüsünün farklı olduğunu ve olay yerinden ayrıldığı tespit edildiği ancak telefon kayıtlarının da temin edilememiş olması nedeniyle tam bir tespit yapılamadığı anlaşılmaktadır. Burada davalı sigortacı araç sürücüsünün tutanağa imza eden …ten farklı başka kişi olduğunu ileri sürmektedir. Ancak buna dair somut bir delil ileri sürülmemiş olup varsayıma dayalı hareket edilmiştir. TTK’nın 1409/2 maddesi uyarınca rizikolardan birinin ya da bazıların teminat kapsamı dışında kaldığını ispat külfeti davalı sigortacıya aittir. Öte yandan kasko sözleşmeleri iyi niyet esasına dayalı sözleşmelerden olup aksi sabit olmadığı sürece sigortalının beyanı esastır. Somut olayda sürücü haricinde başka bir kişinin kazayı yapmış gibi tespit tutanağı tutulduğu dosya kapsamında her türlü şüpheden uzak bir şekilde ispatlanamamıştır. Bu nedenle dava dilekçesindeki tutar yönünden alacak talebi yerinde görülmüştür.
Dava kısmi dava olarak açılmış olup düzenlenen bilirkişi raporu sonrası davacı vekilince ıslah suretiyle talep sonucu 14/05/2019 tarihinde arttırılmıştır. Tebliğ edilen ıslah dilekçesine karşı davalı sigortalı vekilince zaman aşımı def’in de bulunulmuştur. TTK’nın 1420 maddesi gereğince rizikonun gerçekleşmesi halinde sigorta sözleşmesinden doğan bütün işlemler 2 yıllık zaman aşımı süresine tabiidir. Kısmı dava açılması halinde sadece açılan miktar yönünden zaman aşımı kesintiye uğrayacaktır. Diğer yandan eldeki dava ceza zaman aşımını da tabii değildir. Ayrıca aynı kanun maddesi uyarınca zaman aşımı başlangıç süresi haksız fiilden farksız olarak zarar ve ziyanın öğrenilmesi tarihinden itibaren değil muacceliyet tarihinden itibaren 2 yıldır. Islah tarihi itibariyle muacceliyet de hesaba katılarak 2 yıllık süresinin evleviyetle dolduğu dolduğu anlaşılmakla arttırılan kısım yönünden zaman aşımı yönünden davanın reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Maddi tazminat 1.000,00-TL’nin temerrüt tarihi 08/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin zaman aşımı nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken 68,31-TL harçtan peşin alınan ve ıslah suretiyle ikmal olunan toplam 374,40-TL harcın mahsubu ile, bakiye 306,09-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 1.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 219,10-TL posta ve tebligat masrafı, 1.200,00-TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 1.419,10-TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 67,20-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 17/07/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*