Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/216 E. 2018/1025 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/216 Esas
KARAR NO : 2018/1025
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 03/03/2017
KARAR TARİHİ: 23/10/2018
Mahkememizin yukarıda belirtilen sırasında kayıtlı dava dosyası incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile müvekkili ile davalı arasında akdedilen hissedarlar sözleşmesi ve hisse devir sözleşmesi nedeni ile hisse devir bedelinin ödenmesi ve hisselerin davalı adına tescilini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu yanıt dilekçesi ile hisse devir bedelinin muaccel ve muayyen hale gelmesinin beklenildiğini, borç muayyen ve muaccel hale geldiğinde ödemeyi kabul ettiklerini, nacak dava kısmi olarak açıldığından talep edilen miktar üzerinden davayı kısmen kabul ettiklerini beyanla, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyasının İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası için istenildiği, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının sistem üzerinden gönderilen inceleme talebine istinaden yapılan incelemesinde aynı davacı tarafından aynı davalı aleyhine aynı sözleşme kapsamında cezai şart alacağının tahsili istemi ile açılan dava olduğu görülmüştür.
Huzurdaki davada davacı vekili taraflar arasında akdedilen hisse alım sözleşmesi gereğince, davacı üzerinde kalan hisselerin davalı tarafından alınması gerektiğinden bahisle hisselerin davalı adına tescilini ve hisse bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiş, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesindeki davada ise aynı sözleşmenin hissenin alınmasına ilişkin maddeden sonra gelen “aksi durumda…satıcılara işbu sözleşme içeriğinde 1.2madde a, b, c bantlerinde belirlenen hisse değerleri üzerinden cezai şart ödemeyi kabul eder” hükmü kapsamında cezai şart talep etmiştir.
Görüldüğü üzere davacının her iki davadaki dayanağı aynı olup, davalı savunmasının yerinde olup olmadığına ilişkin değerlendirme her iki dosya sonucunu da etkilemektedir. Talep edilen cezai şartın ifaya ekli cezai şart olup olmadığının ve eğer öyle ise davacının aynı zamanda ifa talebinin de yerinde olup olmadığının, farklı karar verilmesini engellemek adına birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Yahut, cezai şartın ifaya ekli cezai şart olmadığına kanaat getirilmesi halinde, cezai şart isteminin yerinde olup olmadığı sonucuna göre ifa talebinin değerlendirilmesi gerekecektir.
Özetle, davalardan biri hakkında verilecek karar diğerini etkileyecek mahiyette olduğundan, dava dosyaları arasında bağlantı bulunduğu anlaşılmakla birleştirme kararı verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Mahkememiz dosyasının 6100 sayılı Yasanın 166.maddesi gereğince İstanbul … ATM’nin … esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine; esasın birleştirme nedeniyle kapatılmasına ve yargılamanın birleşen dosya üzerinden yürütülmesine,
2-Birleştirmenin birleşen dosyaya gecikmeksizin bildirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Yasanın 168.maddesi gereğince esas hükümle birlikte yasa yolu kabil olmak üzere karar verildi.
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza