Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/188 E. 2019/1121 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/188 Esas
KARAR NO : 2019/1121 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/05/2016
KARAR TARİHİ : 12/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 16.05.2016 tarihli dilekçesinde özetle; “müvekkili ile davalı şirket arasında taşlama sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince hizmetlerin yapıldığını ve faturaların kesildiğini, kesilen faturalar gereğince biriken ödemelerin davalı tarafından gecikmeli de olsa ödenmeye devam ettiğini, davacı müvekkilinin daha önceki ortağı olan …Yapı-… isimli şahıs şirketinin 15/12/2014 tarihinde yapmış olduğu yazılı virman başvurusu ile 36.214,20-TL tutarındaki davalı firmadan alacağının da …Ltd. Şti’ne virman yapılması talebinde bulunduğunu ve … A.Ş. tarafından bu rakamın davacı müvekkili hesaplarına geçirildiğini, cari hesaba göre bu zaman kadar verilen tüm hizmetlerin karşılığındaki faturalar ve virman yapılan rakam mahsup edildikten sonra çıkan ve icra takibi konusu olan 78.935,01-TL bakiye alacak davalı şirket tarafından ödenmeyince Gebze… İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ancak borcun 43.064,89-TL’lik kısmı hariç itiraz edildiğini, itiraz edilmeyen kısım ödenmiş ancak bakiye 35.870,12-TL alacaklarının bulunduğunu, davalı tarafın itiraz ettikleri kısım için takibe devam edebilmek için itirazın iptali davası açtıklarını, davalarının kabulüne ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekilinin vermiş olduğu 24.06.2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; sözleşmede davayı görmeye yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun belirtildiğini, mahkememizin yetkisiz olduğunu bu nedenle öncelikle yetkisizlik kararı verilmesini, davacının dava dilekçesindeki tüm iddia ve taleplerinin haksız, mesnetsiz, usule, yasaya aykırı olup, reddinin gerektiğini, sözleşmeye göre müvekkili …’nun ürettiği ham döküm parçalarını …’nun ambarından sayarak teslim alacak, bu parçalar üzerinde kendi tesisinde Taşlama Ameliyesi işlemini yapacak, işin bitmesi üzerine parçalar sayılarak sakat/hatalı olan parçalar ile taşlaması tamamlanmış parçalan ayrı ayrı irsaliyeler ile …’ya geçici olarak teslim edeceğini, faturalandırma taşlama işi sonucu kesin kabul edilen, sağlam/kullanılabilir nitelikteki parçalar için yapılmakta olduğunu, faturalar hakediş faturası adı altında düzenlenmekte olup tüm bu işlemler aylık olarak yapıldığını, davacının müvekkili …’ya verdiği hizmet karşılığı fatura düzenlediğini, ancak cari hesaba göre 78.935,01- TL alacaklı olduğunu, bu miktarın 36.214,20-TL’lik kısmının…Yapı…isimli şahıs firmasının alacağının müvekkili… tarafından virman yoluyla davac…’nin alacağına kaydedilmesiyle oluştuğunu, bu miktar üzerinden başlatılan icra takibinde 35.870,12-TL tutarındaki kısma itiraz edildiğini, davacımn tüm bu iddiaları gerçek dışı ve taraflarca imzalanan ve bugüne kadar gerçekleştirilen faturalandırma/hakediş ödemesi uygulamasına açıkça aykırı olup, kötü niyetli ve haksız kazanç elde etme amacını taşıyan iddialar olduğunu, davacının kendisine teslim edilen parçaları işleyerek “geçici teslimini” gerçekleştirmesi üzerine…’nun yaptığı kontroller sonucu ayıplı/hatalı/bozuk olanlar haricinde taşlaması tam olarak yapılmış/kullanabilir kabul ettiği parçalar sayılarak davacıya bildirilmekte, davacı Katre de bu sayıdaki parça mal için fatura düzenlediğini, davacının müvekkil şirketten hiçbir hak ve alacağı bulunmamakta olup, davacının bugüne kadar süregelen iş ilişkisindeki iade faturalarının bir kısmını haklı ve hukuki: hiçbir gerekçe sunmaksızın sözleşmeye, usule ve yasaya aykırı şekilde kabul etmemesi ve bir kısım faturalarda da yanlış alacak miktarı girmesi nedeniyle alacaklı olduğunu iddia etmesi kabul edilemeyeceğini beyan etmiş, dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak sonuç olarak; haksız mesnetsiz, usule, yasaya aykırı, kötü niyetli davanın reddine, yargılama masrafı ile avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın … Asliye Ticaret mahkemesinin … E sayılı iken yapılan yetki itirazı ile 22.11.2016 tarihinde Yetkisizlik kararı verilerek mahkememize tevzi edildiği görüldü.
Gebze … İcra Müdürlüğünün… Esaslı dosyası dosyamız içerisine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 78.935,01.-Tl asıl alacağa % 10,50 Avans faizi tutarı 3.890,84 Tl ile birlikte toplam 82.825,85.-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 08.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 15.01.2015 tarihinde “78.935,01 Tl lik asal alacak miktarının 35.870,12 Tl sine itiraz ediyoruz, alacaklıya borcumuz 43.064,89-Tl dir” şeklinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmek üzere … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmıştır.
Talimat Mahkemesinin atadığı Bilirkişinin düzenlediği 29.12.2017 tarihli 8 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davalı şirketçe tarafıma sunulan 2014 – 2015yılına ait olan yasal ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerini yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, Dava dosyasında yer alan … Dökümden olan alacağın takip dışı 3.şahıs… Yapı-…’ın alacaklarının da Davacı…Ltd ye alacak yazılmasına ilişkin yer alan ilgili bakiye yazısı Davacının yasal defter kayıtlarında yer almadığı, Davacının yasal defter kayıtlarında 31.12.2015 tarihinde düzeltme fiş kaydında ortaklar cari hesabından 117.349.-Tl ödeme yapılarak davalı borç miktarının 17.661,10 Tl düştüğü. Buna göre davalı kayıtlarına göre 17.661,10 Tl borçlu olduğunun tespit edildiği” belirlenmiştir.
Bu rapora yapılan itiraz üzerine dosya yeniden Gebzeye talimat yazılarak ek rapor alınması istenilmiştir.
Talimat Mahkemesinin atadığı Bilirkişinin düzenlediği 08.06.2018 tarihli 8 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davalı şirketçe tarafıma sunulan 2014 – 2015yılına ait olan yasal ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerini yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, yasal ticari defterleri üzerinde yapılan usul incelemelerinde kayıtların VUK. 215-219 maddesi hükümleri ile Tekdüzen Hesap Planı Genel Tebliğine uygun tutulduğu, 6102 sayılı TTK’nunu ile HMUK’nun 222. maddesi amir hükümlerine göre davacı şirketin 2014-2015 yılına ait yasal ticari defterleri delil kudreti Takdirinin Mahkeme’nin olduğu. Dava dosyasında yer alan …Dökümden olan alacağın takip dışı 3.şahıs … Yapı-…’ın alacaklarının da Davacı … Ltd ye alacak yazılmasına ilişkin yer alan ilgili bakiye yazısı Davalının yasal defter kayıtlarında yer aldığı. Davalı şirketin Davacı şirkete düzenlemiş olduğu 33.274,27 TL tutarında iade faturası bulunduğu ve bunların Davalı şirket kayıtlarında yer aldığı, ancak davacı şirket kayıtlarında yer almadığı, Davalının 2014-2015 yasal defter kayıtlarına göre 0,00 (Sıfır) bakiye olduğu.” Belirlenerek raporunu sunmuştur.
Bu rapora itiraz edilmesi üzerine itirazların değerlendirilmesi için dosya yeniden ilk raporu veren bilirkişiden ek rapor alınmak üzere … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmıştır.
Talimat Mahkemesinin atadığı Bilirkişinin düzenlediği 27.06.2019 tarihli 2 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Davalı taraf için 29.12.2017 tarihinde ve Davacı taraf icinde 08/06/2018 tarihinde hazırlanmış kök raporlarda da belirtildiği üzere Davacı ve Davalı şirketin yasal defter kayıt ve bilgilerin bir biri ile tutarlı olmadığı, Davalı şirket tarafından düzenlenen iade faturalarının Davacı tarafında yasal defterlerine kayıt edilmediği ve bunun gerçeklik tespitinin yapılamadığı. Davalı tarafından 18.01.2016 tarihinde … bankasından yapılan 43.064,89 TL lik ödemenin Davacı şirket kayıtlarında yer almadığı, ancak banka kayıtlarında da tespit edildiği için bu ödemenin geçerli sayıldığı” gerekçesi ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı ve davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacı ile davalı şirket arasında taşlama sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme gereğince hizmetlerin yapıldığı ve faturaların kesildiği, kesilen faturalar gereğince biriken ödemelerin davalı tarafından gecikmeli de olsa ödenmeye devam ettiği anlaşılmaktadır. Davacı şirketin daha önceki ortağı olan … Yapı-… isimli şahıs şirketinin 15/12/2014 tarihinde yapmış olduğu yazılı virman başvurusu ile 36.214,20-TL tutarındaki davalı firmadan alacağının da …Ltd. Şti’ne virman yapılması talebinde bulunduğunu ve … Döküm … A.Ş. tarafından bu rakamın davacı hesaplarına geçirildiği bildirilmiştir. Davacının cari hesaba göre bu zaman kadar verilen tüm hizmetlerin karşılığındaki faturalar ve virman yapılan rakam mahsup edildikten sonra çıkan ve icra takibi konusu olan 78.935,01-TL bakiye alacak davalı şirket tarafından ödenmeyince Gebze… İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak borcun 43.064,89-TL’lik kısmı hariç itiraz edildiğini, itiraz edilmeyen kısım ödenmiş ancak bakiye 35.870,12-TL alacaklarının bulunduğu iddiası ile bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı … A.Ş nin 2014-2015 yasal ticari defterleri Cumhuriyet Mah…. SokNO:…Gebze/Kocaeli adresinde gerekli incelemeler ve tespitler yapılmıştır.
Davacı şirket tüzel kişi tacirdir. Bu yapısı gereği 213 sayılı Vergi Usul yasasının 182. maddesi ile 220- 226 maddeleri ile 6102 sayılı yeni TTK. 64,66 maddeleri düzenlemesi çerçevesinde bilanço esasına göre Yevmiye Defteri, Defter-i Kebir ve Envanter Defterini tutmak mecburiyetindedir. Bu defterlerin kuruluş aşamasında kullanılmaya başlamadan önce, öteden beri devam eden işletmelerde ise ait olduğu yıldan bir önceki yılın son ayında açılış tasdikinin yapılması zorunlu bulunmaktadır. Ayrıca 6102 sayılı yeni TTK.’nunu hükümlerine göre de 2014-2015 yılına ait muhasebe ile ilgili yevmiye defteri kapanış tasdikine tabi tutulmuştur. Şirket 2015 yılında E-Defter kapsamına girmiştir.
6102 sayılı TTK.’nu ile HMK. 222 maddesi düzenlemesi gereği defterlerin delil kudretinin incelenmesi gerekmiştir. Bu nedenle incelenen defterlerinin, sahibi lehine delil olma kudreti yönünden usul denetimine tabii tutulmuştur.
Davacı şirket tarafından davalı şirketi 2014- 2015 yılına ait yasal ticari defter kayıtlan üzerinde cari hesabını 320 no.lu Satıcılar hesabında…TÎC.LTD.ŞTİ. unvanı ile takip ettiği görülmüştür.
Dava dosyasında yer alan…Dökümden olan alacağın takip dışı 3.şahıs …Yapı-…’ın alacaklarının da Davacı …Ltd. ye alacak yazılmasına ilişkin yer alan ilgili bakiye yazısı Davalının yasal defter kayıtlarında yer aldığı, davalı şirketin Davacı şirkete düzenlemiş olduğu 33.274,27 TL tutarında iade faturası bulunduğu ve bunların Davalı şirket kayıtlarında yer aldığı, ancak davacı şirket kayıtlarında yer almadığı belirlenmiştir.
Davacı şirketin yasal ticari defterlerinde yapılan incelemede Davalı… Tic.A.Ş. nin 1…cari kodla çalıştığı 2014 yılma ait defter incelemesinde 29.679,12-TL borç bakiyesi ile hesabın devir ettiği görülmüş. Bu borç bakiyesi Davalı … Tic.A.Ş. nin kendi defterleri incelendiğinde görülmediği, davalı şirketin yasal defterleri incelendiğinde 31.08.2015 tarihinde Davalı tarafından düzenlenmiş 10 adet toplam tutarı 33.274,27-TL tutarında iade faturası Davacı şirketin yasal defterlerinde görülmediği, Davalı şirketin yasal defterleri incelendiğinde 18.01.2016 tarihinde…Bankasından yapılan 43.064,89 TL lik ödemenin Davacı şirket kayıtlarında yer almadığı, Davacı şirketin yasal defterleri incelendiğinde 31.12.2015 tarihinde kök raporda da belirtildiği üzere 117.349,00 TL lik bir detayı belli olmayan bir kayıt yapıldığı anlaşılmıştır.
Davalı şirket tarafından düzenlenen iade faturalarının Davacı tarafında yasal defterlerine kayıt edilmediği ve bunun gerçeklik tespitinin yapılamadığı, Davalı tarafından 18/01/2016 tarihinde garanti bankasından yapılan 43.064,89-TL lik ödemenin Davacı şirket kayıtlarında yer almadığı, ancak banka kayıtlarında da tespit edildiği için bu ödemenin geçerli sayıldığı anlaşılmakla davacının yaptığı icra takibinde davalının itiraz ettiği miktar açısından alacağının bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle kanıtlamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Kanıtlamayan davanın Reddine,
2- 44,40-TL karar harcının peşin alınan 198,45-TL den düşümü ile kalan 154,05-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı tarafından yapılan 100,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 4.295,71-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır