Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/184 E. 2019/760 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/184 Esas
KARAR NO: 2019/760 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/02/2017
KARAR TARİHİ: 16/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 23.02.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; “taraflar arasında mal alım satımı yapıldığını, davalının borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazlan üzerine icra takibinin durduğunu beyanla neticeten itirazın iptaline ve takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesi.” talebinde bulunduğu görülmüştür.
Davalı tarafından dosyaya sunulan cevap dilekçesinde özetle: «…davacı olduğunu iddia eden şirket ile iki kere alışverişlerinin olduğunu, davacının talebine göre fason spor malzemeleri ve bazı zamanlarda kalıp işi yaptığını, takibe konu olayda 2.777,26.-TL tutarında gönderilen paraya karşılık iki adet … kalıbı ve plastik baskı ile tekstil işini yapağını, yapılan işlerin tamamının şirket ortağı olarak bildiği …Beye teslim edildiğini, önceki işlerde olduğu gibi teslim tesellüm belgesinin bu işte de düzenlenmediğini, aldığı paraya karşılık yapmış olduğu işlerin davacıya teslim edildiğini, yapılan görüşmelerde tanesi 3-TL den 1000 adet baldırlık tabir edilen malzemeden yapılacağı konusunda anlaşıldığını, işçilik bedeli olarak 1000-TL istediğini, vermedikleri için yaptığı yan mamülleri, pıçaklan ve kalıplan davacıya teslim ettiğini, beyanla davacıya borcunun olmadığını, itirazın iptaline karar verilmesi… » talebinde bulunduğu görülmektedir.
İstanbul… İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 2.600.-Tl asıl alacağa % 10,50 ticari faizi tutarı 177,26 Tl ile birlikte toplam 2.777,26-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 20.12.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 23.12.2016 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 08.04.2019 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 2.600,00-TL alacaklı durumda olduğu, bu ödemenin davalının da kabulünde olduğu ve dosyada dekont çıktısının da mevcut olduğu. Mahkemece belirlenen inceleme gün ve saatinde davalı tarafından herhangi bir ticari defter ve/veya belge ibraz edilmemesi sebebi ile davalıya ait ticari kayıtlann tarafımızca incelenemediği, Raporumuzun 5, maddesindeki davalı iddialannı ispata yönelik olarak dosyada herhangi bir donenin mevcut olmadığı, Davacı tarafından talep edilen işlemiş faiz tutarına ilişkin olarak ise şartında oluşmadığından dolayı tarafımızca herhangi bir hesaplama yapılmasının mümkün olmadığı” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacı, taraflar arasında mal alım satımına ilişkin oluşan 2.600.-TL lik cari hesap üzerinden davalı aleyhine takip başlatıldığını, ancak davalının itirazları üzerine icra takibinin durduğu anlatımındadır.
Davalı ise, 2.600.-TL lik tutan davacıdan aldığını ve aldığı paraya karşılık yapmış olduğu işlerin davacıya teslim edildiği iddiası ile davacıya borcunun olmadığı anlatımındadır.
Davacı tarafından ibraz edilen ticari defter ve belgelerin tetkikinde: Davalının 2015 yılında düzenlediği 2.655.-TL lik fatura bedelinin ödenmiş olduğu ve 2015 yıl sonunda herhangi bir borç alacağının kalmadığı, 2016 yılında ise davalıya 2.600-TL lik bir ödemenin daha yapıldığı ve bu tutarın 159 Verilen Sipariş Avansları hesabına kaydedilmiş olduğu görülmektedir. Buna göre davacı, takip tarihi itibari ile kendi defterlerinde davalıdan 2.600,00-TL alacaklı durumdadır.
Mahkemenizce belirlenen gün ve saatte davalı tarafından incelemeye katılan olmamış ve herhangi bir ticari defter ve/veya belge ibraz edilmemiş olup, bu nedenle davalıya ait ticari kayıtlar incelenememiştir.
Bilindiği gibi salt fatura düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi borçlu kılmaz. Adına fatura düzenlenen kişinin fatura düzenleyene borçlu sayılabilmesi için ya düzenlenen faturayı aldığı halde 8 gün içinde münderecatına itiraz etmemiş olması ve faturanın ihtiva ettiği mal veya hizmetin borçluya tesliminin yapılmadığının ispatlanması suretiyle alacaklının fatura düzenleme hakkının doğmadığının ispatlanmamış olması gerekmektedir.
Her ne kadar davalı yanın cevap dilekçesinde de, davacı ile ticari ilişkisinin olduğunun kabulünde olduğu anlaşılmakla, takibe ve davaya konu edilen 2.600.-TL lik tutarın davacı tarafından tarafına ödendiğini kabul etmiş ve bu tutara ilişkin yapmış olduğu işleri davacıya teslim ettiğini iddia etmekte ise de dosyanın tetkikinde davalının bu iddiasının kanıtlayacak herhangi bir somut veriye rasdanılmamıştır.
Taraflar tacir olduklarından ilişkilerinde faiz esas olup, önceden kararlaştırılmasa bile faiz istenebilir. Bir alacağa faiz istenebilmesi için, ödeneceği tarihin net olarak belli olması veya belli değilse alacaklı tarafından çekilerek bir ihtar veya ihbar ile borçlunun temerrüde düşürülmesi veya icra takibine başvurulması gerekir. Dosyamızda davalının temerrüdüne dair bir belge ve iddia yoktur. Bu nedenle temerrüt takiple oluşmuştur.
Tüm bu nedenlerle asıl davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 2.600-TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara yasal uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminat tutarı olan 520.-TL nin davalıdan alınarak davacıya vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu asıl davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 2.600,-TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara yasal uygulanmasına,
%20 icra inkar tazminatı tutarı 520,-TL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 177,60-TL nin peşin alınan 44,41-TL den düşümü ile kalan 133,19-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,41-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 721,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 2.600,-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, Kesin olarak verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …