Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1098 E. 2020/649 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1098
KARAR NO : 2020/649
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2017
KARAR TARİHİ : 22/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı borçlu arasında imzalanan 07.07.2017 tarihli sözleşme gereği, davalı tarafın tedarikçi sıfatı ile müvekkiline 1.300 kutu tıbbi malzemeyi temin etmeyi kabul ve vaat ettiğini, yine davalı tarafın bu malzemeyi müşterinin belirttiği yere 2-4 hafta içinde teslim etmeyi kabul ettiğini, bu malın alım satım bedeli olarak 182.000 Euro’nun belirlendiğini, müvekkilinin alım bedelinin %50’sini sözleşmenin imzalanmasını müteakiben, kalanını malzemelerin KKTC Ercan Havaalanı gümrük ambarına teslimi anında ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin bu sözleşme gereği ödemesini davalı borçluya banka havalesi yoluyla yaptığını, ardından malın teslimini beklediğini, ancak belirlenen sürenin geçmesinin ardından yine uzunca bir süre geçmesini müteakiben davalılarca taahhütlerinin yerine getirilmediğini ve malın tesliminin yapılmadığını, bunun üzerine davalı borçluya noterlik kanalıyla ihtarname gönderilerek sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği ve ödenen 91.000 Euro bedelin istirdatının talep edildiğini, ancak ihtarnameye herhangi bir cevap verilmemesi üzerine, borçluya yönelik olarak …. İcra Müdürlüğünün 2017/… E. sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini, borçlunun bu takibe, borçlu olmadığı beyanıyla itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle; borçlunun … İcra Müdürlüğünün 2017/… E. sayılı dosyasına yönelik itirazının iptali ile birlikte %20’den aşağı olmamak kaydıyla inkar tazminatına mahkumiyetine, borçlunun mallarını kaçırması şüphesi nedeniyle, ayrıca davalının gayrimenkul,menkul malları ve 3. şahıslardaki hak ve alacaklarına yönelik ihtiyati tedbir uygulanmasına, dava masrafları ve avukatlık ücretinin de davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya cevap verilmediği anlaşıldı.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 31/01/2019 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı uyarınca, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 02/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”İNCELEMENİN SAFHALARI VE SONUCU
A-İNCELEMENİN SAFHALARI
Sayın Mahkemece verilen görevle ilgili olarak, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, davacının sunduğu kayıt ve belgeler incelenmiş, öte yandan konunun teknik ve uygulama yönünden değerlendirilmesi yapılmış olup, varılan sonuç takip eden bölümlerde ayrıntılı bir şekilde belirtilmiştir.
1-İCRA TAKİBİ
Davacı … şirketi, davalı … SAN. TİC. LTD. ŞİRKETİ hakkında … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası ile, 31.10.2017 tarihinde (harçlandırma makbuzu icra dosyasında yoktur, takip talebi ve ödeme emrindeki kaşe ve icra müdür yardımcısının imza bölümündeki tarih dikkate alınmıştır.) 400.336,30TL asıl alacak (91,000 Euro) ve 758,97TL (172,52 Euro) faiz olmak üzere toplam 401.095.27TL (91.172,52 Euro) üzerinden (tahsil tarihine kadar alacağa işleyecek %11,75 reeskont faizi, masraf, vekalet ücreti ile tahsili, kısmi ödemelerin B.K. 100 uyarınca öncelikle faize ve masraflara mahsuben hesaplanması istemi alacağın tahsil anındaki Euro karşılığı TL üzerinden ödenmesi emri) ilamsız icra takibine geçmiştir.
Takip talebi ve ödeme emrinde borcun nedeni; ”91.000 Euro bedelli 07.07.2017 tarihli satış sözleşmesine ve 24.10.2017 tarihli ihtarnameye istinaden ödenen paranın iadesi” şeklinde belirtilmiştir.
Ancak, davalı takip borçlusu vekili, 29.11.2017 havale tarihli dilekçesiyle,müvekkilinin alacaklı görülen şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını beyanla, borca, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunmuş ve takibi durduımuştur. Huzurdaki dava bu takibe yapılan itirazın iptaline yönelik bulunmaktadır.
2-TARAFLAR ARASINDA İMZALANAN 07.07.2017 TARİHLİ SATIS SÖZLEŞMENİN İNCELENMESİ
Taraflar arasında 07.07.2017 tarihinde “SATIŞ SÖZLEŞMESİ” başlıklı belge imzalanmıştır.Bu sözleşmede davacı … … ŞTİ. LTD’in müşteri, davalı … SAN. TİC. LTD. ŞİRKETİ’nin ise tedarikçi sıfatıyla imzaları bulunmaktadır.
Sözleşmenin;
-“Konusu” başlıklı 2.maddesinde özetle; “…Müşterinin talep etmekte olduğu ekte proforma faturası yer alan 1.300 kutu (10’lu kutu) covidien/medtronic marka … kodlu 12 mm … açıklamalı malzemenin, tedarikçi tarafından belirtilen miktarda, son kullanma tarihleriyle (min. 3 yıl) ve teslimat süresinde ve belirtilen tutardan (140 Euro/kutu) temin etmesi ve taraftarın bu ilişki nedeniyle doğan karşılıklı hak ve yükümlülüklerin belirlenmesidir”,
“Ödeme başlıklı 3. maddesinde özetle;”…işbu sözleşmenin konusunu oluşturan malzemenin işbu sözleşmede belirtilen şartlar dahilinde alınması karşılığında müşteri, tedarikçi’ye toplam 182.000 Euro bedelini ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt etmektedir. Müşteri, alım bedelini işbu sözleşmenin imzasını takiben %50 siparişte kalan %50 malzemeler KKTC Ercan Gümrük ambarına sevkiyatı tamamlanınca ödemeyi taahhüt eder”,
-“Tarafların hak ve yükümlülükleri” başlıklı 4.maddesinde özetle; “…Sözleşme konusu malzeme tedarikçi tarafından temin edilerek müşterinin belirttiği yere 2-4 hafta içinde teslim edilecektir. Malzeme müşterinin belirttiği yere ulaşıncaya kadar tedarikçinin sorumluluğundadır. Tedarikçi bu süre kapsamında oluşabilecek aksaklıklardan doğacak Müşterinin çıkarlarını karşılamakta sorumludur. Tedarikçi malzemeye ait istenen miktarlar için son kullanma tarihi (min. 3 yıl) olduğunu taahhüt etmektedir. Tedarikçi malzemeye ait CE ve Decleration Of Confirmy kalite belgeleri ile malzemenin kargolanması için gereken koli ebatları ve ağırlık bilgileri ile istenen diğer evrakları müşteri ile teslimat öncesinde paylaşmayı kabul etmektedir”. şeklinde hükümler mevcuttur.
3-DOSYAYA SUNULAN DİĞER BİLGİ VE BELGELERİN İNCELENMESİ VE DAVACININ TAKİP TARİHİ İTİBARİYLE ALACAĞININ BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİ
Davalı takip borçlusu Şirketin, davacı Şirket adına 07.07.2017 tarihinde Proforma Fatura düzenlediği, bu Faturada, malın tanımının “1300 adet … 12mm 10’lu W Ref. Kod …, birim fiyaz 140 Euro, Toplam tutar 182.000 Euro” şeklinde yapıldığı görülmektedir. Davacı Şirket tarafından 91.000 Euronun, davalı Şirkete 11.07.2017 tarihinde Swift yoluyla (davacıya ait … nezdindeki hesaptan, davalıya ait … Bankası nezdindeki hesaba) havale edildiği görülmektedir. Havale tarihi (11.07.2017) ve gönderilen tutar (91.000 Euro) dikkate alındığında, davacının, Sözleşmenin 3.maddesinde yer alan edimini (Müşteri, alım bedelini işbu Sözleşmenin imzasını takiben %50 …ödemeyi kabul eder…) yerine getirdiği anlaşılmaktadır. Davacı yan, davalıya, 24.10.2017 tarihinde … Noterliği kanalıyla, “Müvekkil ile Şirketiniz arasında aktolunan 07.07.2017 tarihli Satış Sözleşmesine binaen Sözleşmeye aykırı davranışınızdan ötürü satış sözleşmesinin fesholunduğunun ihtarı ve tarafınıza ödenmiş olan 91.000 Euro mal alım bedelinin tarafımıza işbu İhtarın tebliğini müteakiben 3 işgünü içinde iadesi talebimizi içerir ihtarnamedir” konulu … yevmiye numaralı ihtarnameyi göndermiştir. Bu ihtarnamede özetle; sözleşmeyle ilgili süreç özetlenerek, davalının, edimini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiği bildirilmiş ve kendisine gönderilen 91.000 bu ihtarnamenin, davalı takip borçlusu şirkete tebliğ edilip edilmediğine yönelik olarak dosyada herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır. Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden. Davacı Şirketin … Cumhuriyetinde yerleşik bulunduğu, ortaklarının … ve …, adresinin ise “… Sok. … Apt. No: … /Lefkoşe” şeklinde olduğu anlaşılmaktadır.Dosyaya sunulan Limited Şirket Kuruluş Onay Belgesine göre, şirketin 08.11.2016 tarihinde kurulduğu görülmektedir.
Davacı şirketin, Türkiye’de olduğu gibi yasal defter tutmadığı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yasalarına göre faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır. Şirket Avukatından şirket yasal defterlertyle ilgili bilgi talep edilmiş ise de, dosyaya elle tutulmuş muhasebe işlemlerini içerir 2 sayfadan ibaret belge sunulmuştur. Ancak bu belge davacı kayıtlarına göre, klasik anlamda dava konusu işlemi açıklayacak ve kanıtlayacak nitelik taşımamaktadır. Hal böyle olmakla birlikte, davacının, davalıya Banka kanalıyla (swift yoluyla) 91.000 Euro gönderdiği belgelenmiştir. Bu ödemenin taraflar arasında akdedilen Sözleşmeye uygun olduğu görülmektedir. Davalı tarafından, Sözleşmede yer alan malların, davacıya teslim edildiğini gösterir herhangi bir bilgi ya da belgeye ise dosyada yer verilmemiştir.
Dava dosyasına, davacı vekilinin 05.09.2016 tarihli dilekçesi ekinde sunulan ve taraflar arasında yapılan “Whatsapp” yazışmalarının incelenmesinde; yazışmaların tarafların sözleşmedeki ilişkilerini teyit eder nitelik taşıdığı, sözleşme konusu ürünlerin teslim alınamaması nedeniyle yapılan ön ödemenin davacıya iadesinin talep edildiği görülmektedir.
İstanbul Ticaret Odası Bilgi Bankasından 28.12.2017 tarihinde temin edilen Firma Sicil Bilgilerine göre; davalı yanın ticaret sicil numarasının …, odaya kayıt tarihinin 08.07.2015, kayıtlı sermayesinin 30.000TL, meslek grubunun “İlaç Ve Tıbbi Cihaz” iş adresinin “… Mah. … Sok. … Sitesi … Apt. N. … Esenler” olduğu görülmektedir. Ancak, bu şirkete gerek icra dosyasından, gerekse dava dosyasından hiçbir şekilde ulaşılamadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan hususlar muvacehesinde ise; taraflar arasında akdedilen Sözleşme kapsamında, davacının davalıya 81.000 Euro ödeme yaptığı, ancak davalının Sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirmediği, bu nedenle davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 91.000 Euro alacaklı olduğu kanaat ve sonucuna varılmaktadır.
Öte yandan, davacı yan, davalıya 11.07.2017 tarihinde 91,000 Euro göndermiş olup, takip tarihi itibariyle bu alacağı için 172,52 Euro da faiz talep etmiştir.
Davacı yan icra takibinde, takip tarihi itibariyle TL alacak tutarını ve Euro alacak tutarını ayrı ayrı göstermiştir. Ancak, alacağın tahsil anındaki Euro karşılığının TL üzerinden ödenmesini talep etmiştir. Bu durumda, Euro alacağı için 3095 Sayılı Kanunun 4/A maddesi kapsamında faiz talep etmesi mümkün bulunmaktadır.
Ancak, davacı yanın, Euro cinsinden faiz hesabında hangi faiz oranını uyguladığı belirsizdir. 3095 Sayılı Yasanın 4/A maddesinde: “Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcun un faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır ” hükmü mevcuttur.
Dosyada kamu bankalarının bir yıl mevduata fiilen uyguladığı en yüksek mevduat faiz oranı ise yer almamaktadır. Hal böyle olmakla birlikte, Türkiye Barolar Birliğinin Web-İcraTek sayfasında Kamu Bankalarının dava konusu döviz cinsinden bir yıl vadeli mevduata fiilen uyguladıktan faiz oranlan yer almaktadır. Bu Web sayfasından temin edilen bilgilere göre uyuşmazlık döneminde fiilen uygulanan faiz oranları aşağıdaki tabloda gösterilmektedir. (İlgili Web Sayfasına Ulaşım tarihi 01.07.2019’dur).
B-İNCELEMENİN SONUCU
Yapılan inceleme ve değerlendirmelerde, rapor safahatında ayrıntılarıyla açıklandığı üzere;
1-Davacı … şirketinin, davalı … SAN. TİC. LTD. ŞİRKETİ hakkında … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası ile, 31.10.2017 tarihinde (harçlandırma makbuzu icra dosyasında yoktur, takip talebi ve ödeme emrindeki kaşe ve icra müdür yardımcısının imza bölümündeki tarih dikkate alınmıştır) 400.336,30TL asıl alacak (91.000 Euro) ve 758,97TL (172,52 Euro) faiz olmak üzere toplam 401.095.27TL (91.172,52 Euro) üzerinden (tahsil tarihine kadar alacağa işleyecek %11,75 reeskont faizi, masraf, vekalet ücreti ile tahsili, kısmi ödemelerin B.K. 100 uyarınca öncelikle faize ve masraflara mahsuben hesaplanması istemi alacağın tahsil anındaki Euro karşılığı TL üzerinden ödenmesi emri) ilamsız icra takibine geçtiği, takip talebi ve ödeme emrinde borcun nedeninin; “91.000 Euro bedelli 07.07.2017 tarihli satış sözleşmesine ve 24.10.2017 tarihli ihtarnameye istinaden ödenen paranın iadesi” şeklinde belirtildiği,
Ancak, davalı takip borçlusu vekilinin, 29.11.2017 havale tarihli dilekçesiyle, müvekkilinin alacaklı görülen şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını beyanla, borca, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunduğu ve takibi durdurduğu, huzurdaki davanın bu takibe yapılan itirazın iptaline yönelik bulunduğu,
2-Taraflar arasında akdedilen 07.07.2017 tarihli Satış Sözleşmesi kapsamında, davacının davalıya 91.000 Euro ödeme yaptığı, ancak davalının Sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirmediği, bu nedenle davacının takip tarihi (31.10.2017) itibariyle davalıdan toplam 91.699,08 Euro alacaklı olduğu, davacının ise icra takibine toplam 91.172,52 Euro üzerinden geçtiği (tespitimizin 526,56 Euro ALTINDA),
3-Tarafların hukuki değerlendirme gerektiren iddia, savunma ve delillerinin takdirinin, Bilirkişilik Kanunu ve Yönetmeliğine istinaden Sayın Mahkemeye ait olduğu kanaat ve sonucuna varılmaktadır” denilmiştir.
Satış sözleşmesi, swift dekontu, fatura, Whatsapp mesajları ve tüm dosya içeriği ile bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğine;
Takibe ve davaya dayanak sözleşmedeki imzayı kabul edip etmedikleri, soruları sorulmak üzere -belirlenen gün ve saatte hazır bulunması gerektiği, geçerli bir özrü olmaksızın gelmediği veya gelip de sorulara cevap vermediği takdirde, isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı ihtarını içeren – isticvap davetiyesi ile davalı şirket yetkilisi davetiye ile celp edilmiş, ancak çağrıldığı celseye katılmadığından sözleşmedeki imzanın ikrar edildiği kabul edilmiştir.
Davacı tarafın davalı tarafa … yoluyla gönderdiği 91.000 Euro, taraflar arasındaki sözleşmeye uygunluk arzetmekte olup, sözleşmenin 4. Addesi gereğince peşinat ödemesi olduğu anlaşılmaktadır.
Sözleşme gereğince malın teslim edildiği ispat edilememiştir.
Davacı fesih ihbarnamesi ile sözleşmeyi feshetmiştir.
Tüm bu hususlara göre ödenen peşinatın geri iadesi koşullarının oluştuğu anlaşılmış, asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar verilmiş, ihtarname davalı tarafa tebliğ edildiğine ilişkin bir delil sunulmamakla işlemiş faize ilişkin itirazın iptali talebi reddedilmiş, takipte ödeme anındaki kur karşılığı TL ödenmesi talep edildiğinden işleyecek temerrüt faizin 3095 S.K.nun 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarının EUDO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz olduğu anlaşılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davalının … İcra Dairesinin 2017/… sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın;
-91.000 EURO asıl alacak açısından iptaline,
-İşlemiş faize itirazın iptali talebinin reddine,
-İşleyecek faiz oranın itirazın kısmen iptali ile reeskont faizi geçmemek üzere 3095 S.K.nun 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarının EUDO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 27.346,97-TL ilam harcından peşin alınan 4.795,27-TL’nin mahsubu ile bakiye 22.551,70-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 4.795,27-TL peşin harç ve 31,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 4.826,67-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 36.473,54TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.208,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.22/10/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”