Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1055 E. 2023/625 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/86 Esas
KARAR NO :2023/629 Karar

DAVA:Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/01/2021
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesini özetle; Davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasından takip başlatıldığını, yapılan takibin usule aykırı olduğu, söz konusu icra takibe konu alacakların hukuki dayanağı olmadığını, müvekkilinin borcunun bulunmadığını, takibe konu senedin düzenleyicisi olmadığı, ciro zincirinde yer almadığını, senette tahrifat yapıldığını ve düzenleyen şirketin yapılan değişiklik üstünde imzalı bir onayı olmadığı, ihtiyati tedbir kararı verilerek takibin müvekkil yönünden durdurulmasın, davanın kabulüne, davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti ile haksız ve kötüniyetli başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinin iptaline, kötüniyetli davalının %20’den aşağı olamak üzere icra tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlığa konu alacağın kambiyo senedinden kaynaklandığı için görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, takibin yasal dayanak belirtilmeksizin açıldığı ve davacı tarafa yapılan tebligatların usulsüz olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını, zamanaşımı iddiasının yerinde olmadığını, tahrifat iddialarının gerçeği yansıtmadığını, senedin keşideci yerini düzenleyen bölümünde şirket ve şirket temsilcisinin elinden çıkmış iki imzanın bulunduğunu, davacının şahsen sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine, davacı tarafın %20 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İş bu dava …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas 2021/379 karar nolu gerekçeli kararında takibe konu bononun kambiyo senedi koşullarına sahip olduğu, mutlak ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmekte (Y.19.HD. 2016/3031 E, 2016/15205 K) olup senette tağrifat iddası ve zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususlarının görevli mahkemece değerlendirilebileceği dikkate alınarak HMK 115/2 maddesi gereğince davanın görev nedeniyle usulden reddine karar verilerek, Mahkememize tevzi edildiği, yukarıda yazılı 2022/86 esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Dava İcra İflas Kanunu’ nun 72. Maddesine dayanan menfi tespit davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacının davalı aleyhine 10.000,00-TL asıl alacak 4.107,53-TL işlemiş faiz 20,00 TL bono komisyonu olmak üzere toplam 14.127,53 TL ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun itiraz ettiği görülmüştür.
Bilirkişinin düzenlediği 20/06/2023 tarihli 2 sayfadan ibaret raporunda özetle; Senet asıl üzerinde grafolojij ve grafometrik usullere göre optik cihazlar kullanılarak ve çıplak gözle yapılan incelemede, inceleme konusu vade tarihlerindeki değişikliklerinin 2016/ iken 2017 yapılmaya çalışıldığı ve bu değişikliğin yanında düzeltmenin borçlu tarafından yapıldığını gösterir imza veya paraf da bulunmadığından değişikliğin tahrifat niteliğinde olduğu kanaatinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde; davalı tarafından, davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlattığı, icra takibine dayanak bononun incelenmesinde şirket kaşe ve imzası haricinde imzanın bulunduğu, bilindiği üzere ikinci imzanın aval niteliğinde olduğu, dava konusu bono nedeniyle davacının sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Senetteki tahrifat iddiasının incelenmesinde, çıplak gözle ve mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile tespit edildiği üzere davaya konu senedin ödeme gününün 20/01/2016 iken 20/01/2017 olarak tahrif edildiği, böylece senette tahribatın olduğunun sabit olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 207. maddesinde; “Senetteki çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca onanmamışsa, inkar halinde göz önünde tutulmaz. Bu tür çıkıntı, kazıntı veya silinti mahkemece senedin geçerliliğine ve anlamına etkili olacak nitelikte görülürse, senet kısmen veya tamamen hükümsüz sayılabilir” hükmü yer almaktadır. Buna göre mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki hak ve silinti, ayrıca tasdik edilmemiş ise inkar halinde yok hükmündedir. Bir başka anlatımla senet üzerinde yapılan değişikliklerin geçerli olabilmesi için, düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onanması gerekir. Onanmamış çıkıntı, kazıntı veya silintinin tespit edilmesi halinde, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılır. Bu itibarla bonolar için 3 yıllık zamanaşımının öngörüldüğü, davaya konu bononun tahrifattan önceki mevcut haliyle ödeme tarihi olan 20/01/2016 tarihi ile takip tarihi olan 06/05/2019 tarihi arasında 3 yıllık zamanaşımı süresi geçtiği, dolayısıyla senedin kambiyo vasfı niteliğini yitirdiği, bu nedenle davalının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatamayacağı anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Kötü Niyet Tazminatı yönünden; Kötüniyet tazminatı İİK 67/2 maddesinde düzenlenmiştir. İİK’nın 67. maddesinin 2. fıkrası uyarınca alacaklının kötü niyet tazminatına mahkûm edilebilmesi için takibin haksız ve kötü niyetle yapılmış olması gerekir. Alacaklının icra takibini kötü niyetli olarak yaptığı hususu, borçlu tarafından kanıtlanmalıdır. Yine işbu tazminat talebinin teksif ilkesi uyarınca süresinde ileri sürülmesi gerekecektir. Bu yönde tespit veya ispat bulunmadığından yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Kötü niyet tespit olunamadığından, kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar ve ilam harcı 965,05-TL nin peşin alınan 240,93-TL den düşümü ile kalan 724,12-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-10 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 300,23‬TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.857,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, parasal miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır