Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/923 E. 2021/154 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/923 Esas
KARAR NO : 2021/154
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2016
KARAR TARİHİ : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın kredi müşterisi olan … San. Tic. A.Ş. Lehine kredi kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine, hesabın kat edildiği ve borcun ödenmesi gerektiğini içerir …. Noterliği’nin 03/08/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve ekli hesap özetinin borçlulara tebliğ edildiğini, ancak borcun ödenmediğini, borcun ödenmemiş olması nedeni ile borçlular hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyasından ilamsız haciz yoluyla takibe geçildiğini, davalı borçlulardan talep edilen faizin hukuka uygun olup, Genel Kredi Sözleşmelerini imzalamak suretiyle faiz oranını açıkça kabul etmiş bulunduklarını, Genel Kredi Sözleşmesi hükümleri gerek Merkez Bankası bildirimleri ve gerekse TTK ve 3095 sayılı kanunun 2. maddesi hükümleri gereğince bankanın tespit ettiği akdi faiz oranı ve talep edilen %44,24 ve %30,24 temerrüt faiz oranının yasal olduğunu, davalılardan … …, … Ticaret A.Ş., … Ticaret A.Ş. ve … San. Tic. A.Ş.’nin takibe meşnet 04/03/2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca sözleşmede belirlenen limit ile sınırlı olarak, borçtan müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sorumluğu olduğunu, davalı borçluların kefalet limitinin 5.000.000,00TL olduğunu, taraflar arasındaki uyuşmazlıklar bakımından,müvekkili bankanın defter ve kayıtlarının kesin delil teşkil ettiğini, bu nedenlerle davalı borçluların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile …. İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı takibin devamını, davalı borçlular aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı borçlulara yükletilmesin karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya cevap verilmediği görüldü.
Mahkememizin 11/04/2019 tarihli 2 nolu ara kararı ve Mahkememizin 14/05/2019 tarihli ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, hükme esas olan bilirkişinin 11/07/2019 tarihli kök raporunda özetle;
-Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden davacı banka tarafından davalı asıl borçlu şirkete 11.03.2013 tarihinden itibaren nakit krediler kullandırılmaya başlandığı ve en son 27.10.2015 tarihinde dava konusu … no.lu kredi hesabından 3.662.000,00TL Taksitli Ticari Kredi kullandırıldığı ve davalı şirketten kredi kullandırma talimatı alındığı,
Düzenlenen Taksitli Kredi Ödeme Tablosuna göre; aylık % 1,4167 (yıllık % 17,004) faiz oranlı kredinin; 6 ay 1,00TL, 3 ay 50.000,00TL, 3 ay 75.000,00TL ve 36 ay 144.728,75TL eşit ödemeii toplam 48 ay vadeli olduğu ve ödeme Tablosunda davalı borçlunun imzasının mevcut bulunduğu (Ek.2).
Kredi hesap hareketleri ve davalı şirketin mevduat hesap hareketleri incelendiğinde, 6 ay 1,00TL ödemeli dönem sonrasında vadesi geien faiz ve vergi toplamından oluşan 27.05.2016, 27.06.2016 ve 27.07.2016 tarihli 50.000,00TL tutarlı 3 adet taksitin vadesinde Ödenmediği ve bu sebeple davacı tarafından 03.08.2016 tarihinde hesabın kat edildiği,
Raporumuzun Genel Kredi Sözleşmesi ve Kredi Hesap Hareketleri bölümünde yer verildiği üzere, dava konusu kredi alacağının Kredili Mevduat Hesabından kaynaklanmadığı, 48 ay vadeli Taksitti Ticari Krediden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere, bilirkişi tarafından alacağın kredili mevduat hesabından kaynaklandığı tespitinin ve buna bağlı olarak faiz alacağının hesaplanmasında, T.C. Merkez Bankası’nın duyuruları uyarınca, Kredili Mevduat Hesaplarına uygulanacak azami akdi faiz oranının (% 24,24) esas alınmasının hatalı olduğu düşünülmektedir.
4)SÖZLEŞME KOŞULLARINA GÖRE TEMERRÜT FAİZ ORANIN TESPİTİ:
Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin E-temerrüt maddesinde; “Müşteri ve Kefiller/Müteselsil Kefiller, geri ödeme planı kararlaştırılmış olan kredilerde, geri ödeme planında yer alan tutarları, yine bu planda gösterilen vadelerde ödeyeceklerini; akdi ve temerrüt faiz oranlarında yetkili merciler veya mevzuatın verdiği yetkiye dayanarak ve işbu Sözleşmenin ilgili hükümlerine uygun olarak değişiklik yapılması halinde, bu farkların geri ödeme planına aynen yansıtılmak suretiyle, banka tarafından geri ödeme planının değiştirilebileceğini; … taksitlerden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi veya vadesinde eksik ödenmesi veya hiç ödenmemesi halinde, ayrıca herhangi bir ihbar ya da ihtara gerek olmaksızın bakiye alacağın tamamının muaccel olacağını ve bu tutarı derhal ödeyeceklerini, ödemedikleri takdirde söz konusu tutara, bu maddeye göre temerrüt faizi işletileceğini ve Banka’nın kendilerinin vadesi gelmiş olsun olmasın diğer kredilehnin de tamamını veya bir kısmını kapsayarak, gayrinakit kredilerin ise depo edilmesini talep ederek yasal takibe geçmeye yetkili olduğunu peşinen kabul ve beyan ederler. Müşteri temerrüt halinde, muacceliyet tarihinden itibaren, borcunu Banka’ya bu Sözleşme koşullarında tamamen geri ödeyeceği tahhlere kadar geçecek günler için, kullanmış olduğu kredinin türü ne olursa olsun, temerrüt tarihinde Banka’ca ticari kredili mevduat hesapları için uygulanan kredi faiz oranına 20 puan ilavesi ile bulunacak faiz oranı üzerinden temerrüt faizi tatbik edileceğini … kabul, beyan ve taahhüt eder.” hükümleri yer almaktadır. Davacı banka tarafından T C. Merkez Bankası’na 02.03.2016 tarihinde yapılan bildirime göre; Tüzel Kişi Kredili Mevduat Hesabına uygulanacak faiz oranı % 24,24 olarak bildirildiğinden (Kredili Mevduat Hesabına uygulanacağı bildirilen faiz oranının, T.C. Merkez Bankası tebliğ ve duyurularına uygun olduğu görülmüştür), sözleşmenin bahse konu hükmü uyarınca, muaccel hale gelen taksitli krediye, muaccel hale geldiği tarihinden itibaren yıllık % 44,24 (% 24,24 + 20 puan) temerrüt faiz oranı talep edilebileceği kanaatine ulaşılmıştır.
5)KAT TARİHİ İTİBARİYLE ALACAĞIN TESPİT
Dava konusu 3.662.000,00 TL tutarlı Taksitli Ticari Kredi 27.10.2015 tarihinde, yıllık % 17,0004 akdi faiz oranı ile 6 ay 1,00TL + 3 ay 50.000,00TL + 3 ay 75.000,00TL + 36 ay 144.728,75TL eşit ödemeli toplam 48 ay vadeli esnek Ödeme Planına göre kullandırılmıştır. Ancak, söz konusu krediye hiçbir geri ödeme yapılmamıştır. Bu nedenle, kredinin anapara tutarına 03.08.2016 kat tarihine kadar akdi faiz oranı üzerinden; ayrıca faiz ve vergi tutarından oluşan ancak vadelerinde ödenmeyen 27.05.2016, 27.06.2016 ve 27.07.2016 tarihli 50,000,00TL tutarlı taksitlere tahakkuk ettirilen ve davacı bankaca ilgili vergi dairesine ödenen 2.380,95TL’lik BSMV tutarlarına temerrüt faiz oranı üzerinden faiz hesaplanmıştır.
Yapılan hesaplama sonucunda, kat tarihi itibariyle (Muaccel olduğu tarih) toplam nakit asıl alacak tutarı 4.174.404,50TL olarak hesaplanmıştır.
Yargıtay 19 HD 2014/2947 E., 2014/5185 Kararında;”… kullandırılan krediye temerrüt tarihine kadar uygulanan akdi faizin kapital faizi olduğu ve asıl alacak olarak kabul edilmesi gerektiği, … “görüşü dikkate alınarak yukarıdaki “Asıl Alacak Tutarı” hesaplanmıştır.
Ayrıca, davacı banka tarafından kullandırılan çek karnesi nedeniyle 30.09.2014 ve 31.10.2014 tarihinde karşılıksız kalan … ve … no.lu çek yapraklarından 2.240,00TL ve müşteri nezdinde kalan … no.lu çek yaprağından 1.290,00TL olmak üzere toplam 3.530,00TL gayrinakit alacak tutarı bulunduğu tespit edilmiştir.
6)İCRA DOSYASI:
-Takip alacaklısı … A.Ş. tarafından alacağın tahsili için, takip borçlulart … San.Tic.A.Ş., … …, … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. aleyhine, …. İcra Müdürlüğünün 2016/… E. sayılı dosyası ile 16.08.2016 tarihinde 4.209.610,96 TL Asıl Alacak, 56.125,07TL İşlemiş Faiz (% 44,24), 2.806,25TL Faizin % 5 Gider Vergisi olmak üzere toplam 4.268.542,28TL Nakit Toplamı ve 3.530,00TL Gayrinakit Toplamı (Depo talep edilen) tutar üzerinden İlamsız Takiplerde Ödeme Emri (Örnek No:7) ile icra takibi başlatıldığı,
-Takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa yıllık % 44,24 ve değişen oranlarda temerrüt faizi talep edildiği,
Takip borçluları … San. Tic. A.Ş., … …, … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. vekili tarafından, …. İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere Adana Nöbetçi icra Müdürlüğü’ne hitaben düzenlenen 24.08.2016 havale tarihli dilekçede; “Müvekkillerimin alacaklıya hiçbir borcu bulunmadığından borca itiraz ediyoruz. Müvekkillerime gönderilen ödeme emrindeki faiz kısmındaki faiz oranı ve faiz miktarı fahiş olarak belirtilmiş (Yıllık 9) olup, faizin yasal dayanağı olmadığından faiz oranı ve faiz miktarına da süresi içinde itiraz ediyoruz…”açıklaması ile borca itiraz edildiği görülmüştür.
8)TAKİP TARİHİ İTİBARİYLE ALACAĞIN TESPİTİ :
Davacı banka tarafından keşide edilen 03.08.2016 tarihli kat ihtarı ile birlikte borç muaccel hale gelmiştir. Taraflar arasında imzalanan Sözleşmenin E-TEMERRÜT başlıklı maddesi uyarınca, raporumuzun 4. sayfasında yer alan 4-Sözleşme Koşullarına Göre Temerrüt Faiz Oranının Tespiti bölümünde yapılan açıklamalar çerçevesinde, kat tarihi itibariyle hesaplanan Asıl Alacak tutarına, 04.08.2016 muacceliyet tarihinden 16.08.2016 takip tarihine kadar yıllık % 44,24 temerrüt faiz oranı üzerinden faiz hesaplanmıştır.
Takip tarihi itibariyle 4.238.155,55TL nakit alacak hesaplanmıştır. Takip talebinde ise 4.268.542,28TL nakit alacak talep edilmiştir. Bu durumda, takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere 30.368,73TL (= 4.268.542,28 – 4.238.155,55) fazla talebin yerinde olmadığı görüşündeyiz. Davacı bankanın ayrıca, davaiı asıl borçlu tarafından iade edilmemiş 3 adet çek yaprağının banka yükümlülük tutarından kaynaklanan 3.530,00TL gayri nakit alacağı bulunmaktadır.

SONUÇ
Detaylarına yukarıda yer verilen tespit ve değerlendirmeler sonucunda;
1)Dava konusu alacak tutarının, davacı … A.Ş. (TemlikEden) (Temlik Alan … A.Ş.) tarafından, davalı asıl borçlu … San. Tic. A.Ş.’ye kullandırılan 48 ay vadeli Taksitli Ticari Kredi borcundan ve davalı borçlu tarafından iade edilmemiş 3 adet çek yaprağı banka yükümlülük tutarından kaynaklandığı,
2)Yapılan hesaplama sonucunda, davacının 16.08.2016 takip tarihi itibariyle davalı asıl borçludan 4.238.155,55TL nakit alacak tutarı ve iade edilmemiş 3 adet çek yaprağı banka yükümlülük tutarı nedeniyle 3.530,00TL gayrinakit alacağı bulunduğu, takip talebinde davacı tarafından 4.268.542,28TL nakit ve 3.530,00TL gayri nakit alacak talep edildiği, bu durumda 30.386,73TL (=4.268.542,28- 4.238.155,55) fazla talebin yerinde olmadığı,
3)Davalı kefiller … …, … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş.’nin kefaletlerinin geçerli ve kefalet tutarlarının 5.000.000,00TL olduğu, adı geçen kefillerin davalı asıl borçlu şirket için hesaplanan 4.238.155,55 TL’lik borçtan -tahsilde mükerrerlik olmamak üzere- müteselsilen sorumlu tutulabilecekleri,
4)Yargıtay kararlarına göre, kefilin gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulabilmesi için imzalanan sözleşmede açık ve net bir şekilde sorumluluk içeren düzenleme bulunması gerektiği; oysa davanın temelini teşkil eden kredi sözleşmesinde bu yönde bir düzenleme bulunmadığı; bu nedenle, kefillerin, çek yaprakları banka yükümlülük tutarlarından kaynaklı 3.530,00TL depo talebinden sorumlu tutulamayacağı,
5)İcra Takip Talebinde, taksitli ticari krediden kaynaklanan asıl alacak tutarı için talep edilen % 44,24 temerrüt faiz oranının, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin E-TEMERRÜT Maddesindeki hükmünden kaynaklandığı, davacı banka tarafından T.C. Merkez Bankası’na 02,03.2016 tarihinde yapılan bildirime göre; Tüzel Kişi Kredili Mevduat Hesabına uygulanacak faiz oranı % 24,24 olarak bildirildiğinden (Kredili Mevduat Hesabına uygulanacağı bildirilen faiz oranının, T.C. Merkez Bankası tebliğ ve duyurularına uygun olduğu görülmüştür), takip tarihinden itibaren yıllık % 44,24 (% 24,24 + 20 puan) temerrüt faiz oranı talep edilebileceği, yönündeki görüş ve kanaatimizi, takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere saygılarımla arz ederim.” denilmiştir.
Dava, GKS gereğince kredi lehdarı ve kefillere karşı yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı (Temlik Alan) … A.Ş, temlik beyannamesi sunarak dava konusu alacağın … AŞ. tarafından 27.12.2017 tarihinde temlik aldığını beyan etmiştir.
Davacı … A.Ş. ile davalı … San.Tic.A.Ş. arasında 04.02.2013 tarihinde 5.000.000,00TL (Beş milyon TL) tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalılar … …, … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş.’nin kefalet imzalarının bulunduğu ve her birinin ayrı ayrı olarak kefalet tutarının 5.000.000,00TL olduğu anlaşılmıştır.
Kefalet sözleşmesi 6098 sayılı yeni TBK’nu yürürlüğe girdikten sonra tanzim edilmiştir. Davalı kefil açısından kefalet limitlerinin sözleşmede açıkça gösterilmiş olduğu ve TBK.’nun 582. 583. ve 584 m. öngörülen kefalet sözleşmesinin yazılı yapılması, kefaletin türü, sorumlu olunacak azami kefalet limiti, kefaletin tarihi ve yasada şartların bizzat kefillerin kendi el yazıları ile yazılmış olduğu kefalette bulunduğu, tüm bunlara göre geçerli bir kefalet akdinin kurulmuş olduğu, TBK’nun 598/3. maddesindeki 10 yıllık sürenin henüz dolmadığı anlaşılmıştır. TBK’nun 584. Maddesi uyarınca davalı kefil … …’in vereceği 5.000.000,00TL’lik kefalet için 04.02.2013 tarihinde “eşin rıza beyanı” alındığı anlaşılmıştır.
GKS gereğince düzenlenen hesap kat ihtarı tebliğ tarihlerinden itibaren ihtarnamede verilen (1) günlük sürenin bitimini izleyen 08.08.2016 tarihinde davalıların temerrüde düşürüldükleri anlaşılmıştır.
TBK’nun 589 ve 590. maddesine göre; “Kefil her durumda, kefalet sözleşmesinde belirtilen azami miktara kadar sorumludur.
Kefilin/lerin sözleşmede gösterilen azami kefalet limiti aşılmamak üzere, temerrüt tarihine kadar işlemiş olan akdi faiz ve ferilerinden dolayı da ayrıca sorumludurlar.
26 Kasım 2013 tarihinde yürürlükte bulunan, 6102 sayılı TTK’nun 7. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde: “Ancak, kefil ve kefillere, tahahhüt veya ödemenin yapılmadığı veya yerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrüt faizi yürütülemez. hükmüne yer verilmiştir.
TTK yasa tasarısının 7. maddesinin 1. fıkrasına eklenen 2. cümle ilgili olarak kanunlaşma sürecinde verilen önerge ve kanunun gerekçesinde kefile alacağın ve borcun yerine getirilmediğinin ihbarı gerektiği, ihbar edilmeden asıl borçlunun temerrüdü yönünden kefillerden temerrüt faizi istenemeyeceği belirtilmiştir. Eklenen bu fıkra 6762 sayılı Eski TTK’nunda bulunmayan yeni bir hükümdür.
6102 sayılı TTK’nun yürürlükte olduğu dönem içerisindeki kefillere yönelik alacağın tahsili yönündeki hukuki işlemlerde bu hükmün uygulanması gerekir. Buna göre asıl borçlunun borcunu ödemediği müteselsil kefile ihbar edilmedikçe asıl borçlunun temerrüdü nedeniyle oluşan temerrüt faizinden müteselsil kefil sorumlu tutulamaz.
Ancak kefil kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olacağından kendi temerrüdü sonucu ortaya çıkan temerrüt faizleri ve fer’ilerinden sınırsız olarak sorumlu tutulabilir.
Davalı/kefillerin, Genel Kredi Sözleşmesinde kefilin sorumluluğunu düzenleyen çek kredisi ile ilgili depo yükümlülüğüne ilişkin açık bir düzenlemenin bulunmaması nedeni ile davalı kefilin depo sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu kredi alacağının, Kredili Mevduat Hesabından kaynaklanmadığı, 48 ay vadeli Taksitti Ticari Krediden kaynaklandığı bilirkişi … ‘in bilirkiş raporu ile sabittir, bu nedenle temerrüt faiz oranın tespitinde T.C. Merkez Bankası’nın Kredili Mevduat Hesaplarına uygulanacak azami akdi faiz oranının (% 24,24) esas alınmamıştır.
Yetki itirazında bulunulmuş ise de GKS’de yetki şartının bulunduğu, yetki şartının gerçek kişi kefiller açısından da TTK 7. Maddedeki teselsül karinesi gereğince geçerli olduğu, buna göre yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Teknik ayrıntısı yukarıda özetlenmeye çalışıldığı ve bilirkişi raporunda tam detayı olduğu üzere bilirkişi tarafından hesap kat tarihinde, takip tarihinde ve hukuki menfaatin tespiti açısından dava tarihinde asıl alacak ve temerrüt tarihi ve temerrüt faiz oranına göre fer’ileri hesaplanmıştır.
Temerrüt faiz oranı Genel Kredi Sözleşmesinin E-temerrüt maddesine uygun olarak bilirkişi … tarafından tespit edilmiş ve işlemiş temerrüt faizi miktarı tespit edilmiştir.
İcra inkar tazminatı yönünden;dava konusu alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle, teknik hesaplama ayrıntısı bilirkişi raporunda anlaşıldığı üzere sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davalıların … İcra Dairesinin 2016/… sayılı takip dosyasındaki itirazların;
a-Yetki itirazlarının iptaline,
b-4.174.404,50 TL asıl alacak
60.715,28-TL işlemiş temerrüt faizi
3.035,76-TL BSMV olmak üzere toplam 4.238.155,55TL üzerinden iptaline,
c-İşleyecek temerrüt faiz oranına itirazın ise %44,24 akdi temerrüt faiz oranı açısından iptaline,
d-Davalı … şirketinin 3.530TL depo talebine itirazın iptaline,
e-4.174.404,50TL asıl alacak üzerinden hesaplanan 834.880,90TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 289.508,41-TL ilam harcından peşin alınan 51.535,68-TL’nin mahsubu ile bakiye 237.972,73-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 51.535,68-TL peşin harç ve 29,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 51.564,88-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 131.006,56-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 4.558,01-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.415,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 3.194,50-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.25/02/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”