Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/899 E. 2018/78 K. 24.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/899 Esas
KARAR NO : 2018/78
DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/09/2016
KARAR TARİHİ: 24/01/2018
Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi …’nin 10/12/2010 tarihinde vefat ettiğini, murisin davalı bankaya 9.359,21 TL borcu bulunduğunu davacılardan …’in murisin eski eşi diğer davacıların ise kızları olduğunu, müvekkillerinden …’in muristen 03/06/1994 tarihinde boşandığını, diğer davacılar kızlarının ise Üsküdar kapatılan … Sulh Hukuk Mahkemesine .. Esas … Karar sayılı ilamı ile reddi miras kararı aldıklarını bu nedenle kendilerine mirasçı sıfatıyla takip yürütülemeyeceğini belirterek İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası nedeniyle davalı bankaya borçlu bulunmadıklarını tespitine, davalı bankanın %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Bilahare davacılardan …’nin maaaş hesabına haciz konulması nedeniyle toplamda 10.298,21 TL tahsilat gerçekleşmesi nedeniyle davacı vekili talebini bu miktara ıslah etmiş olup, gayrimenkule konan haczin fekkini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı banka vekili, davalıların ödeme emrine yasal süresi içerisinde itiraz etmedikleri gibi mirasın reddi ya da boşanmaya ilişkin herhangi bir evrak sunmadıklarını, sonradan açılan bu davanın kötü niyetli olduğunu, bankanın mirasçılar ile muris arasındaki ilişkiyi giderebilecek durumda olmadığını, kötü niyetli sayılamıyacaklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, murisin bireysel kredi kartı borcu nedeniyle mirasçılara karşı yöneltilen takibe isitinaden bir kısım mirasçıların reddi miras, diğer mirasçının ise boşanma iddiasına dayalı olarak İİK 72 maddesi uyarınca borçlu olmadıklarının tespiti ile icra tehdidi ödenen bedellerin istirdadı istemine ilişkindir.
Davalı banka vekilinin son celse sunmuş olduğu banka hizmet sözleşmesi ve hesap ekstreleri incelendiğinde, takibe kaynak olan kredi kartı alacağının bireysel bankacılık işlemlerinden kaynaklandığı, kredi kartının kurumsal ya da ticari kart olmadığı, davacıların murisinin 6502 sayılı TKHK’nın 3/1-k – ı maddeleri uyarınca tüketici sıfatında olduğu, davaya konu kredi kartı alacağından doğan takibin hukuken tüketici işlemi vasfında olduğu anlaşıldığından davanın 6502 sayılı yasanın yürürlüğünden sonra 09/09/2016 tarihinde açıldığı, aynı kanunun 73/1 maddesi uyarınca tüketici mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına,
3-HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın birer örneğinin taraflara tebliğine, giderin avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 24/01/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*