Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/897 E. 2018/1034 K. 24.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/897 Esas
KARAR NO : 2018/1034
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/09/2016
KARAR TARİHİ: 24/10/2018
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı … Şti arasında bulunan ticari münasebet kapsamında davalının 19/06/2013 tarihinde müteselsil kefil sıfatıyla kefalet senedine imza attığını, dava dışı şirketin kendilerine cari hesap borcu bulunduğunu, bu şirketin batık olduğunu, davaların kefaleten sorumlu olduğunu beyanla icra takibine yöneltilen itirazın iptali ile takibin devamına asgari %20 icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, takibe itirazında yetkili icra müdürlüklerinin Burhaniye İcra Müdürlüğü olduğunu beyanla icra dairesi’nin yetkisine borcun tamamına ettiği görülmüş, davaya cevap dilekçesinde ise, bayilik sözleşmesinin müvekkilinin müteselsil kefilliği yönünden geçersiz olduğunu, sorumluluk tutarının el yazısıyla yazılmadığını, kefaletin şekil şartlarına aykırı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, bayilik sözleşmesi kapsamında dava dışı asıl borçlunun ödenmeyen borcunun müteselsil kefilden tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Gerek asıl sözleşme, gerekse de eki niteliğinde olan kefalet senedindeki yetki şartında İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğu düzenlenmiş olup, şirket yetkili temsilcisi ve tacir olan davalıyı bu yetki şartı HMK’nın 17. maddesi gereğince bağlayacağından icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazlar yerinde görülmemiştir.
Takip dayanağı olarak 19/06/2013 tarihli 200.000 TL bedelli müteselsil kefalet senedi gösterilmiş olup, dava dışı Şirket ile Davacı arasında sözleşme yapıldığı, bu sözleşme kapsamında söz konusu kefaletin verildiği görülmüştür.
Dava dışı … Şti ticari defter ve kayıtları Burhaniye … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyası kapsamında bilirkişi marifeti ile incelenmiştir. Buna göre, davacı ile dava dışı bu şirket arasında ticari münasebetin bulunduğu, asıl borçlu şirketi defterlerinde nazaran da 282.016,38 TL davacının alacaklı göründüğü anlaşılmaktadır. Kaldı ki diğer yandan, taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesi davacı lehine münhasır delil sözleşmesi kararlaştırılmıştır. Ancak, gerekli davalı kefil gerekse de dava dışı şirket borcu ödediğine dair herhangi bir ispat vasıtası getirmiş değildir. Davacı defterlerine göre de alacak miktarı dava dışı şirket kayıtları ile örtüşmektedir.
Davalının itirazları daha ziyade kefaletin şekli şartları üzerinde yoğunlaşmaktadır. Öncelikle belirtmekte fayda var ki, dosyadaki vekaletnameden açıkça anlaşılacağı üzere davalı şirket temsilcisi ve ticari ortak olup, kefaleti yönünden eş rızasına gerek bulunmamaktadır. Diğer yandan, 19/04/2013 tarihle müteselsil kefalet senedinin incelenmesinde, ad soyad adres kefalet tutarı kefalet türü ve tarihinin el yazısı ile doldurulduğu, cevap dilekçesinde ise söz konusu el yazısının açıkça kendilerine ait olmadığı yönünde bir savunma getirilmemiştir. Bu nedenle, TBK 583/1 maddesi uyarınca kefaletin şekli şartlarının yasanın aradığı şekilde tam ve sıhhatli olduğu kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak, taraf defterlerinde alacak miktarlarının örtüşmesi, el yazısı ile belirtilen azami limit 200.000 TL dikkate alınarak, geçerli bir kefalet sözleşmesi uyarınca sübut bulan alacağın aşağıdaki gibi kabulü ile yöneltilen haksız itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile takip talebindeki koşul ve şartlarla takibin aynen devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir nitelikte olduğundan %20 inkar tazminatı 40.000 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 13.662,00 TL harçtan peşin alınan ve icra veznesine yatırılan 3.415,50 TL harcın mahsubu ile, bakiye 10.246,50 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 17.950,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 138.50 TL posta ve tebligat masrafı, 1.200 TL bilirkişi masrafı, 2.449,00 TL harç gideri olmak üzere cem’an 3.787,50 TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekilleri yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim … ¸
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*