Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/794 E. 2020/284 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/794 Esas
KARAR NO : 2020/284 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/08/2016
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 03.08.2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; “davacı …’in, “Bayrampaşa Eski Edirne Asfaltı … No: … Eyüp-İstanbul” adresinde hurdacılıkla iştigal ettiğini, … Ltd. Şirketi ile aralarındaki mal alım satım sözleşmesi gereğince adı geçen şirketin kilosu 4,50-TL’den olmak üzere 17.777,77 Kg hurda alüminyumu 80.000-TL’ye müvekkiline sattığını, karşılığında …’den; … Şubesine ait 02.06.2016 tarihli … numaralı 32.500 TL’lik, yine … Şubesine ait 09.06.2016 tarihli … numaralı 47.500 TL’lik çeklerini peşinen aldığını ancak 17.777,77 Kg tutarındaki malı vermediğini, dolayısıyla çeklerin karşılıksız kaldığını, davalı şirketin, söz konusu çekleri elinde tuttuğunu, … numaralı 32.500 TL’lik çekin tariflini davacıdan habersiz ve onun muvafakatini ve parafını almadan 02.08.2016, … numaralı 47.500 TL’lik çekin tarihini ise 09.08.2016 olarak değiştirerek tahrif etmek suretiyle … Bankası A.Ş. … Şubesinden alacağı kredinin teminatı olarak verdiğini, bundan haberdar olan müvekkilinin … Cumhuriyet Savcılığına … soruşturma numarasıyla şikayette bulunduğunu, dolandırıldığını iddia ederek, tahrifatı yapan davalı şirket temsilcisi … hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, şikayeti takip eden günlerde … ‘ın … numaralı 32.500 TL’iık çeki bankadan alarak davacıya iade ettiğini, ancak diğer çekin banka uhdesinde kaldığını, davalı bankanın, … Sanayi Tic. İnş. Elek, Otomotiv İth. İhr. Ltd. Şirketinden kredi teminatı olarak çekleri alırken, tarihlerinin tahrif edilip edilmediğini ve paraf olup olmadığını kontrol etmediğini ve çek keşidecislni arayarak bu konuda bilgi almadığını, dolayısıyla iktisap sırasında gerekli özen ve itinayı göstermediğini, basiretli bir tacir gibi hareket etmediğini, kötü niyetli ve ağır kusurlu davrandığını, çeklerin, mal bedelinin karşılığı için müvekkilinden alındığını, ancak malın teslim edilmemesi sonucunda bu çeklerin de karşılıksız kaldığını, dahasının da söz konusu çeklerin tarihlerinin tahrif edildiğini ve bu nedenle çek vasfını yitirdiğini, dolayısıyla müvekkili …’in davalı bankaya ve şirkete kambiyo senedine dayalı bir borcunun bulunmadığının anlaşıldığını ve işbu borçtan kurtulma ve çek iadesi davasını açma mecburiyetinin hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle, davalılara karşı kambiyo senedine dayalı olarak borçlu olmadıklarının tespiti ile tahrif edilerek banka uhdesinde bulunan çekin iadesini, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini, iddia ve talep etmiştir.
Davalı … Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … Şubesine ait 02.06.2015 tarihli … seri numaralı 32.500 TL’lik çekin, bizzat firma talimatına istinaden işlem yapılmadan … San. Tic. inş. Elektrik Otomat İth. İhr. Ltd. Şirketine teslim edildiğini, … Şubesine ait 09.06.2016 tarihli … numaralı 47.500 TL’lik çekin … Başsavcılığı … Bürosu … soruşturma numaralı dosyoya ilişkin müvekkili bankaya 28.07.2016 tarihli yazı gereği, “işbu çek üzerinde tahrifat yanıldığından herhangi bir istem yapılmamıştır” şerhi düşülerek Takas Merkezinden iade edilerek soruşturma dosyasına testim edildiğini, görüldüğü üzere, davacı tarafça çek iade davasına konu edilen iki adet çekin, işlem yapılmadan ve herhangi bir hak kaybına sebebiyet verilmeyecek şekilde iade edildiğini, bu nedenle müvekkili bankanın tarafları hak kaybına uğratabilecek hiçbir işlemi mevcut olmamakla birlikte bizzat kendi uhdesinde zararının bulunduğunu, sahte veya tahrif edilmiş bir çekte bankanın kusursuz sorumluluğunu kabul eden TTK md. 812 ise tahrif edilmiş çekin ödenmiş ve keşidecinin zarara uğratılması durumunda kabul etmiş olduğunu, eldeki olayda böyle bir durumun bulunmadığını, bu nedenle, kanun koyucu tarafından belirlenen kusursuz sorumluluk halinin bu olaya uygulanamayacağını, çek üzerinde yapıldığı iddia edilen tahrifatın yalnızca bir rakam değişikliği ile gerçekleşmediğini ve keşıdecinin el ürününü içeren aynı rakamın çekin üzerinde bulunmadığını, bu sebepte çeki inceleyen bir kişinin tahrifatı fark edebilmesi için karşılaştırma imkanının bulunmadığını, iddia edilen tahrifatın çıplak gözle bakıldığında anlaşılmayacak derecede basit olması sebebiyle müvekkili bankanın kusurundan bahsetmenin de mümkün olamayacağını, bu sebeple davacı tarafın müvekkili bankaya atfettiği kusuru kabul etmediklerini, davacı tarafın diğer bir iddiası olan çeklere ilişkin asıl sözleşmenin yerine getirilmemesi sebebiyle karşılıksız hale gelmesinden ise müvekkilinin hiçbir sorumluluğu ve açıklama yetkisinin bulunmadığım, taraflar arasındaki sözleşmenin yerine getirildiğinin ispatının diğer davalı üzerinde bulunduğunu, açıklanan nedenlerle; tahrifatın çıplak gözle görülemeyecek derecede basit olması ve karşılaştırma yapma imkanı bulunmaması nedeniyle kusuru bulunmayan müvekkili banka yönünden davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin tahrifatı yaptığı iddia edilen diğer davalı üzerine yükletilmesıne karar verilmesini, savunmuş ve talep etmiştir.
Diğer davalı … Ltd. Şti.ye usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalının davaya cevap vermediği ve duruşmalar da katılmadığı görüldü.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıya borcu varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 14.11.2019 tarihli 6 sayfadan ibaret raporunda özetle; “çeklerin banka uhdesinde bulunmaması nedeniyle, anılan bankaca bunların iadesinin söz konusu olamayacağı, yanı sıra, çeklerden birisinin davacıya iade edilmesi, diğerinin ise Savcılıkta soruşturma dosyasında bulunması nedeniyle, bunların bundan sonra da davalı şirket ya da 3. kişilerce tedavülünden ve tahsilata konu olmasından, dolayısıyla davacının zararından da söz edilemeyeceği” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen belgeler, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada … Şubesi nezdindeki, …’e ait … IBAN sayılı hesaptan, günü (02) olan, ayı net okunamayan, yılı ise (2016) olarak belirtilen tarihte 32.500 TL tutarlı … numaralı çek keşide edilmiştir. Davacı yan, çekin tarihindeki ay bölümünde altı (6) rakamının üstü kapatılarak (8) haline getirildiğini ve tahrifat yapıldığını ileri sürmüştür. Çekin üzerinde “Tacir Olmayan” ibaresi mevcuttur.
Yine … Şubesi nezdindeki aynı hesaptan, 32,500 TL tutarlı çeke benzer şekilde … numaralı 47.500 TL tutarlı çek tanzim edilmiştir.
Her iki çekin de, davalılardan … San.Tic. Inş. Elek. Oto İth. İhr. Ltd, Şirketi emrine davacı … tarafından keşide edildiği görülmektedir.
… T. A Ş. … Şubesine 06,04.2018 tarihli müzekkereye verilen 12.04.2018 tarihli cevabi yazıda ise, … numaralı çek yaprağının …’e ait olduğu, çek sistemlerinde aktif statüde bulunduğunu ve ibraz edilmediği, ibraz edilmediği için çekin fotokopisinin kendilerinde olmadığı bildirilmiştir.
Davalı … ile, davalılardan … San. Tic. İnş. Elekt. Oto. İth, İhr. Ltd. Şirketi arasında 13.04.2016 tarihinde Alım Satım Sözleşmesi başlıklı bir belgenin imzalandığı görülmektedir. Bu belgede … alıcı, davalılardan … San. İnş. Elekt, Oto. İth. İhr. Ltd. Şirketi ise satıcı olarak yer almaktadır.
Sözleşme içeriğinde özetle; “Satıcı taraf kilosu 4,50 TL’den olmak üzere toplamda 80.000 TL tutarındaki 17.777,77 Kg hurda alüminyum iş bu sözleşme ile alıcıya satacak, satılan mal sözleşmeyi takiben en geç yedi gün içerisinde alıcıya testim edilecektir. Alıcı taraf ise iş bu sözleşme yapıldığı sırada, … şubesine ait 02.08.2016 tarihli … nolu 32,500 TL’tik, … şubesine ait 09.06.2016 tarihli … nolu 47.500 TL’lik 2 adet çekin alacağı malı karşılığı olarak peşinen satıcı tarafa verecektir. Sözleşmeye konu olan matlar süresinde alıcıya teslim edilmediği takdirde yapılan bu sözleşme geçersiz sayılacak satıcı taraf peşinen aldığı iki adet çeki alıcıya iade edecektir… ” şeklinde beyanlara yer verilmiştir.
Bu durumda, dava konusu çeklerin, davacı … tarafından davalılardan … San. Tic. İnş. Elekt. Oto. İth, İhr. Ltd. Şirketine mal alımı için verildiği anlaşılmaktadır.
Davacı …’in, K… Noterliği aracılığıyla davalı Şirkete ihtarname gönderdiği çeklerin iadesini talep etmiştir.
Davacı ile davalılardan … San, Tic. İnş. Elekt. Oto. İth. İhr. Ltd. Şirketi arasında 13.04.2016 tarihinde Alım Satım Sözleşmesi başlıklı bir belgenin imzalandığı, bu belgede …’in alıcı, davalılardan … San. İnş. Elekt. Oto. Ith. Ihr. Ltd. Şirketinin ise satıcı olarak yer aldığı, Sözleşme içeriğinde özetle; “Satıcı taraf kilosu 4,50 TL’den olmak ürere toplamda 80,000 TL tutarındaki 17.777,77 Kg hurda alüminyum iş bu sözleşme ile atıcıya satacak, satılan mat sözleşmeyi takiben en geç yedi gün içerisinde atıcıya teslim edilecektir. Alıcı taraf ise iş bu sözleşme yapıldığı sırada, … şubesine ait 02.06.2016 tarihli … notu 32.500 TClik, … şubesine ait 09.06.20J6 tarihli … nolu 47.500 Tt’lik 2 adet çekin alacağı malı karşılığı olarak peşinen satıcı tarafa verecektir. Sözleşmeye konu olan mallar süresinde alıcıya teslim edilmediği takdirde yapılan bu sözleşme geçersiz sayılacak satıcı taraf peşinen aldığı iki adet çeki alıcıya iade edecektir..şeklinde beyanlara yer verildiği, bu durumda, dava konusu çeklerin, davacı … tarafından davalılardan … San. Tic. Inş. Elekt. Oto. İth. İhr. Ltd, Şirketine mal alımı için verildiğinin anlaşıldığı, yine dosya kapsamına göre, bu çeklerin davalı şirket tarafından diğer davalı bankaya çeklerin teminat amaçlı verildiği anlaşılmaktadır.
Davalı Bankanın davaya cevap dilekçesinden görüleceği üzere, iki çekten diğeri olan 47,500 TL tutarlı çekin ise, … Cumhuriyet Başsavcılığının 28.07.2016 tarihli talebine istinaden … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, bu durumda ise, davalı banka uhdesinde dava konusu çeklerin bulunmadığının anlaşılmıştır.
Dava konusu çeklerin, davalı Banka uhdesinde bulunmadığı ve davalı Bankaca bu çeklerin tahsiline yönelik herhangi bir işlem de yapılmadığı, dolayısıyla, bu çeklerin tahsil edilmemesi nedeniyle davacının bu çeklerden dolayı maddi bir zararının ortaya çıkmadığı,
Dava konusu çeklerde herhangi bir tahrifat olup olmadığı ve bu çeklerin davalı Banka tarafından teslim alınmasında bankanın herhangi bir kusurunun bulunup bulunmadığı hususunun Cumhuriyet Savcılığının … sayılı soruşturmasına bağlı bulunduğu, ancak çeklerde tahrifat ve bundan dolayı davalı bankanın kusuru olsa dahi davalı bankanın davacıya nasıl bir zarar verdiğinin anlaşılamadığı, Bu çeklerin taraflar arasında akdedilen Sözleşmeye göre iade edilmemesinden dolayı davacının ortaya çıkan başkaca bir zararının olup olmadığının ise dosya kapsamından anlaşılamadığı,
Tüm bu nedenlerle çeklerin banka uhdesinde bulunmaması nedeniyle, anılan bankaca bunların iadesinin söz konusu olamayacağı, yanı sıra, çeklerden birisinin davacıya iade edilmesi, diğerinin ise Savcılıkta soruşturma dosyasında bulunması nedeniyle, bunların bundan sonra da davalı şirket ya da 3,kişilerce tedavülünden ve tahsilata konu olmasından, dolayısıyla davacının zararından da söz edilemeyeceği kanaatine varılmış olmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın Reddine,
2- 54,40-TL karar harcının peşin alınan 811,19-TL den düşümü ile kalan 756,79-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı … A.Ş. kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 6.975,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır