Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/761 E. 2018/386 K. 26.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/761
KARAR NO : 2018/386
DAVA : Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/07/2016
KARAR TARİHİ: 26/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın eşi ve çocuklarının annesi …’ın 04.10.2009 tarihinde …’ın maliki, işleteni ve sürücüsü olduğu traktör ve traktöre bağlı iş makinesinin (patos) kendisini parçalaması neticesinde vahim bir şekilde vefat ettiğini,Tercan Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı ilamı ile traktör işletininin asli kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin vefatına sebebiyet veren traktörün sigorta poliçesinin olmadığını, zorunlu trafik sigortası ile saptanan teminat miktarının …’nca karşılanmasının zorunlu olduğunu, destekten yoksun kalan üçüncü kişiler olan müvekkilinin eşi ve küçük çocukları için 2.000,00 er TL belirsiz alacak, destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;dava konusu talebin zamanaşımına uğradığını, davaya ilişkin delillerin taraflarına tebliğ edilmediğini, kazaya sebep olduğu bildirilen patos zorunlu trafik sigortasına tabi bir araç olmadığını,tescilsiz iş makinesi nedeniyle …nın sorumluluğunun olmadığını ve dava şartı yokluğu sebebiyle haksız ve hukuka aykırı davanın reddinin gerektiğini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesini beyan etmiştir.
Dava, destekten yoksun kalma tazminatının tazminine ilişkindir.
Dava dosyamız delillerini; Tercan Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, cevabi yazılar, oluşturmaktadır.
Tercan Asliye Ceza Mahkemesi dosyasından alınan bilirkişi heyeti raporunda özetle; traktör şaftının koruyucusunun olmaması, patos makinesinde arıza meydana geldiğinde traktörü kontaktan kapatıp makineyi güvenli konuma almaması ve maktul ile diğer çalışanları iş güvenliği konusunda yeterince bilgilendirmemesi nedeniyle …’ın asli kusurlu bulunduğu, olay tarihinde 37 yaşında yetkişkin ve kendi güvenliğini sağlayabilecek durumda bir kişi olmasına rağmen, bulunduğu yerden eğilerek karşı alt kısmında bulunan ay çiçeğini patoz şaftının üzerinden almaya çalışarak görünen açık tehlikeye (dönen şaft) karşı gereken dikkati göstermemesi, ayrıca …’ın tüm uyarılarına rağmen şafta tehlikeli bir şekilde yaklaşarak tehlikeli davranış içerisine girmesi nedeniyle …’ın asli kusurlu bulunduğu, başkaca kimsenin kusurlu bulunmadığını mütalaa ve beyan etmiştir.
Davacı ve davalı iddiaları, hüküm kurmaya elverişli Tercan Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;04.10.2009 tarihinde …’ın maliki, işleteni ve sürücüsü olduğu traktör şaftının koruyucusunun (muhafaza)olunmaması, patos makinesinde arıza meydana geldiğinde traktörün kontaktan kapatılıp aracın güvenli konuma alınmaması ve maktülün ve diğer çalışanların iş güvenliği konusunda yeterince bilgilendirilmemesi ve maktulün tüm uyarılara rağmen şafta tehhikeli bir şekilde yaklaşıp bulunduğu yerden eğilerek karşı tarafta bulunan ayçiçeğini patos şaftının üzerinden almaya çalıştığı sırada kazanın meydana geldiği anlaşılmaktadır.
Davacıların desteğinin motorlu araç olan traktöre bağlı patos diye tabir edilen iş makinesinin çalışması sırasında, desteğin patos şaftının üzerinden ayçiçeğini almaya çalıştığı sırada meydana geldiği mahkememizin kabulündedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 2. ve 3. maddesinde tanımlar başlığı altında, ölümün meydana geldiği arazi karayolu olarak tanımlanmadığı gibi, yine patos motorlu araç olarak tanımlanmamıştır. Dosya kapsamı ile patos, traktöre bağlı çalışan bir iş makinesi, meydana gelen kaza iş kazası olup, patos zorunlu trafik sigortasına tabi olmayıp, davalı …’nın sorumluluğu bulunmadığından, davanın reddine karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın husumet yönünden reddine,
Alınması gereken maktu 35,90-TL harcın, peşin alınan 85,39-TL harçtan mahsubu ile bakiye 49,49-TL harcın 492 sayılı Yasanın 31. maddesi gereğince, karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/03/2018
Katip …
¸

Hakim …
¸