Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/737 E. 2018/692 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/737 Esas
KARAR NO : 2018/692

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2016
KARAR TARİHİ : 06/06/2018

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasındaki mal alım satım ticari ilişkisi kapsamında kesilmiş ve ödenmemiş takip faturanın tahsili için başlatılan takibe yöneltilmiş itirazın iptali ile inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı davaya yanıt vermemiş olup, süresinde ödeme emrine itirazında borçlu muteriz vekili müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, fatura bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yöneltilmiş itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Dava ve takibe konu 04/12/2015 tarihli, 2.962,98 TL bedelli … seri numaralı faturanın takibe dayanak yapıldığı anlaşılmaktadır. Faturanın incelenmesinde mal teslimi içerikli irsaliyeli açık fatura niteliğinde olduğu görülmüştür. Talimat yoluyla, davacı şirket ticari defter ve kayıtları muhasebeci bilirkişi marifetiyle tetkik edilmiş olup dava konusu iş bu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı bulunduğu, TTK’nın 64. maddesi gereğince davacının defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu görülmüştür.
Davalı şirkete ise usulüne uygun olarak inceleme gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilmişse de belirlenen gün ve saatte davalı tarafından defter ibraz edilmemiştir.
Davalı takibe itirazında ticari ilişkiyi kabul etmediği gibi, davaya da yanıt vermeyerek zımnen akdi ilişkiyi inkar etmiştir. Yani, kanunen münkirdir. Bu durumda davacı taraf aralarında ticari ilişki bulunduğunu ve bu ticari mal alım satım ilişkisi kapsamında davalıya faturada belirtilen malları teslim ettiğini HMK’nın 200. maddesi kapsamında usulüne uygun delillerle ispat etmesi gereklidir.
Somut olayda, davacı vekili malların teslim edildiğine dair davalı taraftan sadır olmuş imzalı belge sunmadığı gibi, delil listesinde (2018 yılı HMK 200. md parasal sınırı gözetilerek) açıkca tanık deliline de dayanmadığı görülmüştür.
Sonuç olarak, mal tesliminin usulüne uygun yasal delillerle ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, hazır bulunan davalı vekili yüzüne karşı HMK’nın 341/2. maddesi gereğince parasal sınır itibariyle kanun yolları kapalı ve kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 06/06/2018

Katip … Hakim …

MADDİ HATA DÜZELTME ŞERHİ

Her ne kadar duruşma kısa kararında sehven “HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere” karar verilmişse de, HMK’nın 341/2. maddesi gereğince karar yılı 2018 itibariyle parasal istinaf sınırı 3.560,00 TL olduğundan, somut olayda dava değeri ise 2.962,98 TL olduğundan işbu kararımıza karşı kanun yolları kapalı ve kesin karar olduğu belirtilmiştir.

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*