Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/696 E. 2018/100 K. 25.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/696
KARAR NO : 2018/100
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ: 28/06/2016
KARAR TARİHİ: 25/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin hissedarı olduğunu, davalı şirketin önceki faaliyet dönemlerine ilişkin olarak yapılan Genel Kurul toplantılarındaki usulsüzlükler nedeniyle ihtilaf çıktığını, 31/10/2013 tarihli olağan genel kurulunun iptali için İstanbul … ATM nin … Esas sayılı dosyasından dava açıldığını, davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, davalı şirketin 2015 faaliyet dönemi için 31/03/2016 tarihli genel kurul toplantısına müvekkilinin davet edildiğini, müvekkilinin toplantıya katılmak için belirtilen gün ve saatte şirkette hazır bulunduğunu, müvekillinin yönetim kuruluna usulsüz seçilen … isimli kişinin hissedarlar cetvelinde ismini gördüğünden itiraz etmek ve yasal haklarını kullanmak için hissedarlar cetveline şerh düşmek istediğini, bunun üzerine şirketin yönetim kurulu başkanı …, başkan vekili … ve Üye …’ in müvekkiline ” hissedarlar cetveline itiraz edemeyeceğini, derhal fabrikayı terk et…..” diyerek bağırdığını, müvekkilinin karakola giderek şikayette bulunması nedeniyle genel kurul toplantısına katılamadığını, bu nedenlerle 31/03/2016 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların TTK nın 446 ve 447 maddeleri gereğince iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, dava dilekçesinde yargının yanıltılmaya çalışıldığını, davacının …in şirket hissedarı olduğunu Aralık 2015 de öğrendiğini, davacının Hazirun Cetveline şerh düşmeye veya bu hissadarın hissedarlığına itiraz etme hakkı olmadığını, davacıya hiçbir şekilde saygısızlık yapılmadığını, davacının toplantı salonunndan kendi isteği ile ayrıldığını, savcılık dosyasında takipsizlik kararı verildiğini, hazırlık soruşturmasında şirket ortaklarının davacıdan şikayetçi olduğunu, 31/03/2016 tarihinde yapılan şirketin 2015 yılı genel kurulu yasa uygun şekilde davacıya tebliğ edildiğini, bu nedenler davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava TTK nın 445 maddesine dayalı olarak 31/03/2016 tarihli genel kurul toplantısı ile alınan kararların iptaline ilişkindir.
Davacı taraf dava dilekçesi ile davalı şirket tarafından gerçekleştirilen 31/03/2016 tarihli genel kurula zorla sokulmadığı, yokluğunda genel kurulun yapıldığı ve kararların alındığını, müvekkilinin oy kullanma hakkının engellendiğini belirterek genel kurulda alınan kararların iptalini veya butlanına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete ait esas sözleşme, genel kurul tutanağı, hazirun cetveli celp edilmiştir.
İstanbul CBS’ ce davacı tarafın şikayeti ile yürütülen … nolu hazırlık dosyası getirtilmiş incelendiğinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, karara karşı yapılan itirazın İstanbul.. Sulh Ceza Mahkemesince red edildiği anlaşılmıştır.
TTK 418. maddesinde “(1)Genel kurallar, bu kanunda veya esas sözleşmede, aksine daha ağır nisap öngörülmüş bulunan haller hariç, sermayenin en az dörtte birini karşılayan payların sahiplerinin veya temsilcilerinin varlığıyla toplanır. Bu nisabın toplantı süresince korunması şarttır. İlk toplantıda anılan nisaba ulaşılmadığı takdirde, ikinci toplantının yapılabilmesi için nisap aranmaz.(2)Kararlar toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğu ile verilir.” hükmü getirilmiştir.
Davaya konu genel kurul hazirun cetvelinin incelenmesinde … 5.266.800/13.200.000 hisse ve sermaye oranı, … 3.828.000/13.200.000 hisse ve sermaye oranı, … 2.640.000/13.200.000 hisse ve sermaye oranı, … 1.320.000/13.200.000 hisse ve sermaye oranı, … 145.200.000/13.200.000 hisse ve sermaye oranı olmak üzere toplam 10.560.000/13.200.000 hisse ve sermaye oranında genel kurulun toplandığı anlaşılmıştır.
Davacının zorla genel kuruldan atıldığı iddiası İstanbul CBS’ ce verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ve itiraz üzerine İstanbul … Sulh Ceza Mahkemesinin kararı da dikkate alınarak ispatlanamadığı gibi, alınan kararların nitelikli çoğunluğu gerektirecek kararlar olmadığı, davacı genel kurula katılmış olsa dahi davacıya ait hisse ve sermaye oranı yukarıda tespit edildiği gibi TTK 418 maddesinde tespit edilen karar nisabında oy kullanmasının bir etkisinin olmayacağı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/01/2018

Başkan …
(e-imza)
Üye …
(e-imza)
Üye …
(e-imza)
Katip …
(e-imza)