Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/647 E. 2018/660 K. 31.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/647
KARAR NO : 2018/660

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 14/06/2016
KARAR TARİHİ : 31/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan dava sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, Müvekkili …, … ile birlikte … Dış Ticaret Limited Şirketinin ortağı olduğunu, davalı şirketin 26.01.2011 tarihinde 500.000,00 TL sermaye ile kurulduğunu, toplam sermayenin 255.000 TL sini … tarafından, 245.000 TL’sinin de müvekkili tarafından taahhüt edildiğini, davalı şirketin kurulduğu tarihten beri olağan genel kurul toplantılarını yapamadığını, yıllık faaliyet raporlarının ortaklar arasında müzakere edilmediğini, kazanç kar paylaşımının yapılmadığını, …’ ün davalı şirket adına açılmış banka hesapları değil kendi adına açtığı hesaplar üzerinden yürüttüğünden davalı şirketin nakit akışlarını ve mali durumunu takip edemediğini, …’ ün müvekkilini haberi olmadan kurduğu bir çok şirketi müdür olarak tayin ettiğini, davalı şirketin denetime elverişliğini kaybettiğinden müvekkilinin mağdur edildiğini beyan ederek davalı şirketin idaresi ve yönetimi için bir kayyım görevlendirmesine, tasfiye memurunun resen seçilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya cevap vermemiştir. 05/07/2017 tarihinde beyanda bulunmuştur.
Dava, Davalı şirket ortağı …’ nin şirketin fesih ve tasfiyesine, mümkün olmadığı takdirde ortaklık payının tespit edilerek ortaklıktan çıkma talebine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının delillerini, … Bankasından gelen hesap dökümü yazısı, … Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısı, vergi dairesi yazıları, bilirkkişi raporu oluşturmaktadır.
Davacı şirketin defter ve kayıtları ile şirket üzerindeki malvarlığının tespiti, ayrıca TTK 36.maddesi değerlendirilerek fesih ve tasfiyenin gerekip gerekmediği, genel kurulların yapılıp yapılmadığı, davacının çıkma talebinin haklılık oluşturup oluşturmadığına yönelik bilirkişi …’ ın 26/05/2017 tarihli raporunda:
“Davalı firma …’nin kuruluşunun 26.01.2011 tarihinde tescil edildiği, ticaret sicil numarasının … olduğu, .. Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin kuruluş sermayesinin 500.000,00 TL olduğu, %51’inin …’e, % 49’unun Davacı …’ye ait olduğu, Davalı Şirketin sermayesinin tamamının 31.12.2011 tarihi itibariyle ödenmiş olduğu, Davalı Şirketin 2011-2015 dönemi finansal tablolarına göre şirket faaliyetinin ticari zararla sonuçlandığı, Davalı Şirketin yıllar itibariyle faaliyetlerinin zararla sonuçlanması nedeniyle dağıtılacak bir karının bulunmadığı, Davalı şirketin, 31.12.2015 tarihi itibariyle, ortaklarına olan borcunun 6.094.230,58 TL olduğu, söz konusu borcun 6.069.230,58 TL’sinin şirket ortağı …’e, 25.000,00 TL’sinin ise diğer ortak aynı zamanda Davacı …’ ye olan borç olduğu, Davalı şirketin 31.12.2015 tarihi itibariyle aktiflerinde yer alan maddi duran varlıklarının 3.537.909,83 TL, maddi duran varlıklar hesabındaki arazi ve arsalar, yeraltı ve yerüstü düzenleri, binalar, tesis, makine ve cihazlar, taşıtlar ve demirbaşların toplam tutarının 5.111.754,83 TL olduğu, maddi duran varlıklar için ayrılan amortismanların tutarının 1.573.845,00 TL olduğu, Bilançoda net değerleri ile dikkate alındığından maddi duran varlıkların net tutarının 3.537.909,83 TL olduğu, Şirketin aktifine kayıtla arsa ve araziler ile binaların kayıtlı değerlerinin 2015 yılında 296.388,00 Arazi ve arsalar, 2.293.040,39 binalar, Raporumuzun önceki bölümlerinde detaylı olarak verildiği üzere aktife kayıtlı taşıtlar, demirbaşlar ve tesisi makine ve cihazların bir kısmının ve/veya tamamının 2016 yılında … Tic. Ltd. Şti.’ne satıldığı, …’ün … Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı olduğu ve ortaklık payının tamamına sahip olduğu, Davalı şirketin 31.12.2016 yılı itibariyle çıkarılmış mali tablolarının bulunmaması nedeniyle şirketin aktifinde kayıtlı tesis, makine ve cihazlar, demirbaşlar ve taşıtların ne kadarlık kısmının hangi fiyatla satıldığının tam olarak tespit edilemediği, şirketin 31.12.2015 tarihi itibariyle sahip olduğu malvarlığının detayının raporumuzun önceki bölümlerinde yer aldığı, Şirketin 31.12.2015 tarihi itibariyle sahip olduğu varlıkların arazi/arsa, binalar, demirbaşlar, tesis makine ve cihazlar vs. nin bugünkü değerlerinin uzman bir bilirkişinin marifetiyle tespiti hususunun, bu tespitten önce en yakın tarihli finansal tabloların çıkartılmasının Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Soğuk Hava Deposu ve Paketleme Yatırımı için Davalı Şirketin 1.628.939,69 TL tutarında Tarım Bakanlığından destek aldığı, alınan desteğin 2014 yılı kanuni defterlerinde özel fonlar hesabında gösterildiği, Davacı vekili beyanından Şirketin 2011, 2012, 2013 yılları genel kurul toplantılarının yapıldığı sonucunun anlaşıldığı, Dava tarihi itibariyle kapanan yıllar olarak 2014 ve 2015 yılları genel kurul toplantılarının yapılmadığı, Dava tarihi itibariyle son 2 yıl genel kurul toplantısının yapılmamış olmasının bir fesih sebebi olarak dikkate alınıp alınmayacağı hususunun Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Davalı Şirketin faaliyetlerinin zararla sonuçlanmakta olmasına karşılık Dava dışı diğer şirket ortağı …’ün 6.069.230,58 TL tutarında şirkete borç vermiş olması durumunun Davacı ortak tarafından ortaklığın devamının çekilemez olması sonucu doğurup doğurmayacağı hususunun Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, zarar eden şirketin kar dağıtması beklenemeyeceğine göre, şirketin zarar etmekte olmasının haklı bir ortaklıktan çıkma sebebi oluşturmayacağı” görüşünü bildirmiştir.
TTK 638.maddesinde: “(1) Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkını tanıyabilir, bu hakkın kullanılmasını belirli şartlara bağlayabilir.
(2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir.” hükmü getirilmiştir.
Davacı taraf, dava dilekçesiyle davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, Mahkeme aksi kanaateyse müvekkilinin ortaklıktan çıkartılmasına ve çıkma payının hesap edilerek davacı ortağa ödenmesini talep etmiştir. 15/03/2018 tarihli celsede ise davacı taraf, davayı terditli olarak açtıklarını, fesih ve tasfiye istemediklerini, davacı ortağın ortaklık payının hesaplanarak şirketten çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirketin diğer ortağı … vekili vasıtasıyla mahkememize vermiş olduğu dilekçesinde asli müdahale talebinde bulunmuştur. Ancak HMK 65.maddesi uyarınca asli müdahale için usulüne uygun olarak açılmış bulunan bir dava bulunmamaktadır.
Davacı iddia ve beyanları, davalı şirket yetkilinin beyanı, dosya içeriğine uygun hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Alınan bilirkişi raporuyla şirketin dava dışı şirket ortağına borçlu olduğu, şirketin zarar ettiği Mahkememizin kabulündedir. Davacı ortağın diğer ortak hakkındaki iddia ve beyanları dosya kapsamı itibariyle sabit olmamıştır. Davacının 15/03/2018 tarihli duruşmada ki beyanı ile şirket ortaklığından çıkmayı talep etmiş olup, şirketin zarar etmesinin ortaklıktan çıkmaya haklı sebep oluşturmayacağından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Reddine,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …