Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/582 E. 2020/576 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/582 Esas
KARAR NO : 2020/576 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/05/2016
KARAR TARİHİ : 06/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkemeye sunmuş olduğu 31/05/2016 dava dilekçesinde özetle; Kaza günü 21.11.2015 tarihinde, davacıların murisi sürücü…’nun yönetimindeki …plakalı otomobil ile dava dışı sürücü…’ın yönetimindeki … plakalı çekicinin karıştığı kazada sürücü …’nun vefat ettiğini, kazanın meydana gelmesinde her iki sürücünün de kusurlu olduğunu, davalıların kazaya karışan araçların trafik sigortacıları oldukları açıklanarak; fazlaya İlişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, baba … için 1.000 TL, anne … için 1.000 TL oğlu … için 1.000 TL olmak üzere toplam 3.000 TL tazminatın dava tarihi 31.05.2016 itibariyle avans faizi ile tahsiline karar verilmesini, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalıya yüklenmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı … vekilinin mahkemeye sunduğu 29.06.2016 tarihli cevap dilekçesini özetle; Kazayla ilgili davadan önce davacı tarafından müvekkili şirkete müracaat edildiğini, 6704 sayılı kanunun 5. maddesi ile 2918 sayılı kanunun 97. maddesi gereğince sigorta şirketine başvuruda bulunması zorululuğu dava şartı olarak getirildiğini, davacı tarafca sigorta şirketine başvuru yapılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kazaya karışan … plakalı araç, müvekkili sigorta şirketine 29.03.2015 -29.03.2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı 290.000,00-Tl olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı hususu göz önünde bulundurulduğunda tazminat talebinin müvekkili şirket yönünden reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin mahkemeye sunduğu 04.07.2016 tarihli cevap dilekçesini özetle; Davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep etmek haklarının bulunmadığını, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, sosyal güvenlik kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek, müvekkili kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, müvekkili şirket sorumluluğu poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak kaza tarihi itibarıyla oluşan kazada sürücülerin kusur oranlarının belirlenerek buna göre davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için kusur ve aktüel bilirkişilerine verilmiştir.
Aktüer Bilirkişisi ile birlikte rapor düzenleyen 26.11.2019 tarihli 9 sayfadan ibaret kusur raporunda özetle; “Sürücü…’nun 1,41 promil alkollü olduğu halde … plakalı otomobili kullandığı, aracının teknik özelliklerine ve yol şartlarına göre ayarlamadığı. dönemeçli yola girerken yavaşlamadığı, karşıdan gelen araçların şeridine geçerek kendisinin de ölümü ile sonuçlanan kazaya neden olduğu için Karayolları Trafik Kanununun 48, 52/a-b, 84/c ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 97, 101/a-b, 157/a/3 maddelerinde açıklanan kusurları İşlediği, Ölümlü ve maddi hasarlı kazanın meydana gelmesinde asil ve % 100 kusurlu olduğu, Sürücü…’ın yönetimindeki … plakalı çekici ile kendi şeridinde normal seyrederken karşı yönden takla atarak gelen ve şeridine giren … plakalı otomobilin çarpması sonucu kazaya karıştığı için ötümlü ve maddi hasarlı kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı,” sonuç ve kanaati ile raporunu sunmuştur.
Kusur Bilirkişisi ile birlikte rapor düzenleyen 26.11.2019 tarihli 9 sayfadan ibaret Aktüer raporunda özetle; “Davacı oğlu …nun Nihai ve Gerçek Maddi zararı – 21.712,62 TL. Davacı baba …’nun Nihal ve Gerçek Maddi zararı = 28.337,72 TL. olduğu, Davacı anne …’nun Nihai ve Gerçek Maddi zararı + 36.288.44 TL. Davacı hak sahiplerinin Maddi zararları tutarı toplamı = 86.336,78 TL olduğu belirlenmiştir. Davalı … mülkiyeti müteveffa …’ya ait olan (…) plakalı araç, kaza tarihini de kapsayan dosyada mevcut olduğu, 06.12.2014 – 06.12.2015 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile davalı ….ye sigortalı olup, anılan poliçede ölüm halinde kişi başına Teminat Limiti tutan 268.000,00-TL ise de; Zeyilname yapılmasına bakılmaksızın Hazine Müsteşarlığı tarafından kaza tarihini de kapsayan 01.01.2015 – 31.12.2015 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sljgorta Poliçelerinde ölüm halinde kişi başına Teminat limiti tutarı 290.000,00-TL. olarak belirlendiği, Davacı hak sahibinin yukarıda tesbit ve hesaplanan Maddi tazminat tutarı toplamı 86.338,78 TL olup, poliçede belirlenen 290.000.-TL tutarındaki Teminat Limitinin altında kalmaktadır.” Kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen hasar dosyası, davalı şirketin belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen kusur ve aktüer rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada 21.11.2015 tarihinde, saat 16:15 sularında, Mersin, Tarsus, Kurbanlı’da, Tarsus – Pozantı karayolunda, yerleşim yeri dışında, gündüz, açık havada, kuru, asfalt, eğimli tehlikeli virajlı, çift yönlü karayolunda. Sürücü İlker Mutlu’nun yönetimindeki … plakalı otomobili ile Pozantı yönünden Tarsus yönüne seyrederken virajlı yola hızlı girmesi nedeniyle merkezkaç kuvvetinin etkisiyle dışarı doğru savrulduğu; kendi şeridinde takla atmaya başladığı ve takla atarak karşıdan gelen araçların şeridine geçtiği; karşı yönden gelen sürücü…’ın yönetimindeki … plakalı çekici İle çarpıştığı. …’nun 1,41 promil alkollü olduğu ve hayatını kaybettiği, sürücü …’ın alkolsüz olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle olayın meydana gelmesinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi bulunmayan … Plakalı araç sürücüsü müteveffa…tamamen ve % 100 kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı ….ye sigortalı (…) Plakalı araçla ilgili dosyada mevcut 06.12.2014 – 06.12.2015 tarihleri arası geçerti olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi 6704 sayılı yasa ile Poliçe Genel Şartlarının değiştirildiği ve uygulanmaya başlandığı 01.06.2015 tarihinden önce 04.12.2014 tarihinde tanzim edilmiştir.
Diğer yandan davalı …ye sigortalı (…) Plakalı araçla ilgili dosyada mevcut 29.03.2015 – 29.03.2016 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi 6704 sayılı yasa İle Poliçe Genel Şartlarının değiştirildiği ve uygulanmaya başlandığı 01.06.2015 tarihinden önce 29.03.2015 tarihinde tanzim edilmiştir.
Belirlendiği üzere olayın meydana gelmesinde davalı ….ye sigortalı … Plakalı araç sürücüsü müteveffa İlker Mutlu tamamen ve %100 kusurlu olduğu tesbit edilmiştir.
Yüksek Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 07.11.2012 tarih ve 2012/10718 Esas ve 2012/12169 K.Sayılı kararında ve Yüksek Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.02.2012 Tarih ve 2011/17-787 E, 2012/92 K.Sayıh karan oda; ” … araç sürücüsünün veya İşleteninin tam kusurlu olması halinde desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve karayolları motorlu Araçlar Zorunlu mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı …, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda İşleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı … şirketinin sorumluluğuna karar vermek gerekir.” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Bu duruma göre; Anılan içtihatlar doğrultusunda Sigortalı aracın sürücüsü olan ve tam kusuru ile meydana gelen Trafik kazası sonucu vefat eden desteğin mirasçısı durumunda olan davacı hak sahipleri bakımından destekten yoksunluk tazminatı hesaplanmıştır.
01.04.1976 Doğumlu olan müteveffa …, 21.11.2015 kaza tarihi itibariyle (39) Yıl (07) Ay (20) günlük olup (40) yaşında olduğu kabul edilerek P.M.F.1931 işaretli yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (30) yıl ve bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi muhtemelen (70) yaşına kadar yaşayacaktı.
Yüksek Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına ve uygulamalara göre kural olarak aktif çalışma yaşı sonu (60) olarak kabul edilmektedir. Bu itibarla müteveffa bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi aktif çalışmasını (60) yaşına kadar devam ettireceği kabul edilerek kaza ve vefat tarihi itibariyle 40 yaşından itibaren (60) yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif hayat süresi (20) yıldır. Müteveffanın (60-70) yaşları arası geçecek olan Pasif Devresi de (10) yıldır.
Davacı oğlu …nun Nihai ve Gerçek Maddi zararı – 25.460,87 TL. Davacı baba …’nun Nihal ve Gerçek Maddi zararı = 33.013,31 TL. olduğu, Davacı anne …’nun Nihai ve Gerçek Maddi zararı + 43.835,77 TL, Davacı hak sahiplerinin Maddi zararları tutarı toplamı = 103.055,95 TL olduğu belirlenmiştir. Davalı … mülkiyeti müteveffa …’ya ait olan (…) plakalı araç, kaza tarihini de kapsayan dosyada mevcut olduğu, 06.12.2014 – 06.12.2015 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile davalı ….ye sigortalı olup, anılan poliçede ölüm halinde kişi başına Teminat Limiti tutan 268.000,00-TL ise de; Zeyilname yapılmasına bakılmaksızın Hazine Müsteşarlığı tarafından kaza tarihini de kapsayan 01.01.2015 – 31.12.2015 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçelerinde ölüm halinde kişi başına Teminat limiti tutarı (290.000,00)TL olarak belirlenmiştir. Davacı hak sahibinin yukarıda tesbit ve hesaplanan Maddi tazminat tutarı toplamı 86.338,78 TL olup, Poliçede belirlenen 290.000.-TL tutarındaki Teminat Limitinin altında kalmaktadır.
Davacı vekili davasını % 100 kusur oranına göre ıslah ederek davalılara tebliğ ettirmiştir.
Tüm bu nedenlerle bu asıl ve ıslahla açılan davanın kabulü ile davacı Çocuk … için için davalı … den 21.641,74 Tl nin, davalı … sigortadan 3.819,13 Tl olmak üzere toplam 25.460,87 Tl nin, Baba … için için davalı … den 28.741,31 Tl nin, davalı … sigortadan 5.072,00 Tl olmak üzere toplam 33.813,31 Tl nin, anne … için için davalı … den 37.260,40 Tl nin, davalı … sigortadan 6.575,36 Tl olmak üzere toplam 43.835,77 Tl nin, davalı Sigortalardan toplam 103.055,95-Tl nin dava tarihi olan 21.11.2015 den, itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacılara verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu asıl ve ıslahla açılan davanın Kabulü ile davacı Çocuk … için davalı … den 21.641,74 TL, davalı … Sigortadan 3.819,13 Tl olmak üzere toplam 25.460,87 TL nin, Baba … için için davalı … den 28.741,31 Tl nin, davalı … sigortadan 5.072,00 TL olmak üzere toplam 33.813,31-TL nin, anne … için için davalı … den 37.260,40-TL nin, davalı … sigortadan 6.575,36 Tl olmak üzere toplam 43.835,77 Tl nin, davalı Sigortalardan toplam 103,055,95 TL nin dava tarihi olan 21.11.2015 den, itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacılara verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 7.039,75-TL’nin peşin ve ıslahla alınan 379,20-TL den düşümü ile kalan 6.660,55-TL bakiye ilam harcının davalılardan alınarak ( davalı …’den 5.661,46-TL sinin, …Sigorta dan 999,08-TL sininin alınmak sureti ile ) Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 412,70-TL peşin, başvuru ve ıslah harcının davalılardan alınarak ( davalı …’den 350,80-TL sinin, …Sigorta’dan 61,90-TL sininin alınmak sureti ile ) davacılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.810,00-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak ( davalı …’den 2.388,55-TL sinin…Sigorta dan 421,50-TL sininin alınmak sureti ile ) alınarak davacılara verilmesine,
5- Davacılar kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 13.740,32-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak ( davalı …’den 11.679,27-TL sinin, … Sigorta dan 2.061,05-TL sininin alınmak sureti ile ) davacılara verilmesine,
6-Davacıların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır