Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/553 E. 2019/869 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/553 Esas
KARAR NO: 2019/869 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 23/05/2016
KARAR TARİHİ: 17/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 23.05.2016 tarihli dava dilekçesini özetle; Davalılardan … sevk ve idaresinde bulunan … plakalı diğer davalı … adına kayıtlı Özel Halk Otobüsü ile 27.05.2015 tarihinde 23:30 sularında … Durağındaki trafik lambalarındaki kırmızı ışıkta … plakalı motorsiklet ile bekleyen …’a arkadan çarparak …ın olay yerinde feci şekilde ölümüne sebep olduğunu, kaza mahalline gelen trafik polisi ekibi tarafndan tutulan 28.05.2015 tarihli trafik kazası tespit tutanağında sürücü …’ın %100 tam kusurlu olduğunu, 27.05.2015 tarihinde İstanbul C.Başsavcılığı tarafından ceza soruşturması başlatıldığını, …’nın taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan İstanbul … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığını, Davalılardan … A.Ş davalılardan … adına kayıtlı aracı … poliçe numarası ile zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortayan sigorta şirketi olduğunu, 22.07.2015 tarihinde sigorta şirketine ihbarda bulunulmuş olduğunu, sigorta şirketinin 28.09.2015 tarihinde banka aracılığıya 50.666,00 TL ödemede bulunulduğunu, müteveffanın herhangi bir işte çalışmayan anne ve babaya çalışarak ailesine destek olmakta olduğunu, ailesinin …ın ölümünden sonra maddi ve manevi destekten yoksul kaldıklarını, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla trafik kazısında oğullarını kaybeden davacılar (Anne-Baba) için 6100 sayılı yasa’nın 107 maddesi uyarınca toplanacak delillere göre destekten yoksun kalma tazminat tutarları belirlenerek ( şimdilik- 2.500 TL; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile) işleten ve sürücü yönünden gideri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme sorumlu olarak davalılardan alınarak tahsilini, sorumluluğun dercesine ve maddi zararın kapsamına kapsamına göre, toplam 90.000,00 TL manevi tazminatın( Anne … için 30,000TL manevi tazminat, Baba… için 30,000TL manevi tazminat, kardeş… için 15.000TL Manevi tazminat,… için15.000TL Manevi tazminat olmak üzere), olay tarihi olan 27.05.2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, yargılama gideri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme ( sigorta şirketi dışındaki) davalılardan alınarak tahsilini, işletenin ve sürücüsünün taşınır taşınmaz malları ile ( özellikle … plakalı kazayı yapan halk otobüsü üzerine) üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ” İhtiyati tedbir” konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 12.07.2016 tarihli dava dilekçesini özetle; müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halindeyken ışıklara gelmeden önce hızını düşürmek için frene bastığını, ancak çığ düşmesi sonucu kayan hale gelen zemin nedeni ile aracını durduramadığını, aracın durmaması üzerine ışılarda bekleyen araçlara çarpmamak için aracı kaldırıma doğru yönlendirmiş ancak tüm çabalaranı rağmen aracı durduramadığını, ve kaza meydana geldiğini,müvekkilinin kameralar incelediğinde hızının yol durumuna uygun olduğunu, ışıklardan önce frene bastığını, ceza yargılamasında müvekkilinin asli kusurlu olduğuna ilişkin bilirkişi raporu olduğunu, ceza yargılaması sırasınd alınan bilirkişi raporu gerçeklikten uzak, hatalı olduğunu, alınan raporda müvekkilinin sevk ve idare hatasıyla otobüsün kontrolünü kaybederek, motosiklet üzerinde inerek kaldırıma yönelen müteveffaya çarptığı ifade edildiğini, müvekkilinin aracını kaldırıma doğru yönlendirmesi bilinçlice yapılmış bir hareket olmadığını, müteveffanın sürücü belgesinin olmaması görmezden gelindiğini, müteveffa nın ehliyetinin olmaması kendisini asli kusurlu yaptığını, motosiklet kullananlar için hayati önem taşıyan kaskını dahi takmadığını, kask takmaması karayolları kanuna aykırı olup kusurlu bir davranış olduğunu, ceza yargılaması sırasında Adli tıp kurumundan alınan rapor hatalı ve hukuka aykırı olup, bu konuda uzman kişilerden yeniden rapor alınması gerektiğini, müteveffanın ayakkabı ustası olduğu ve askerden döntükten sonra mesleğini icra eetmekte olduuğ ifade edildiğinden, sayın mahkemece bu durumun resmi kurumlar üzerinden tespit edilmesi gerektiğini, ayrıca almış olduğu maaşın sosyal güvenlik kurumundan tespit edilmesi gerektiğini, … plakalı aracın kayıtarına ihtiyati tedbir konulması taebi hukuka aykırı olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen nedenler davanın … Şirketine ihbar edilmesini, davacıların haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücreti davacılar üzerine bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 12.06.2016 tarihli dava dilekçesini özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı araç, müvekkil şirkete 14.09.2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı olduğunu, şirketlerine mücaraat edilerek ihbarda bulunulduğunu, şirkeleri tarafından … numarlı hasar dosyasının açıldığını,…’ın vefatı sonucu desteğinden yoksun kalan mütevefanın anne ve babası olan davacılar için aktüer hesabı yapıldığını, alınan tazminat raporu doğrultusunda 28.09.2015 tarihinde davacılardan anne için 29.357 TL ve baba için 21.309 TL olmak üzere toplam 50.666 TL destek tazminatı ödendiğini, kalan teminat limitlerinin 290.000-50.666 TL= 239.334 TL olduğunu,müvekkili şirket poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirdiğini, ve davacılara hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatını ödemiş olduğundan açılmış bulunan davanın reddini, ek ödeme yapılmasına karar verilmesi durumunda; müvekkil şirket tarafından yapılan ödemelerin de değerlendirmeye alınarak,sorumluluğunun azami yukarıda açıklandığı çerçevede ve azami limit sınırlı olacağına, müvekkili şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan vekilinin 07.07.2017 tarihli cevap dilekçesi özetle; Müvekili şirket tarafından dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın genişletilmiş kasko poliçesi tanzim edildiğini, iş bu kaza sonucu ortaya çıkan maddi zararın müvekkili şirket’in sorumluluğu ancak ZMMS teminat limitlerinin aşıldığı takdirde doğacağını, dava neznidneki maddi zarardan herhangi bir sorumluluğu bulunmadıklarını, öncelikle ihbar olunan sıfatını haiz olunması nedeni ile aleyhlerine hüküm kurulmamasına, kusur durumunun tespiti için yetkili merciden rapor alınmasına, davacı müteveffanın kendisine destek olduğu hususunun ispatına, ölüm nedeniyle Sgk’dan herhangi bir gelir elde edilip edilmediğinin sorumasına ve gelir elde edilmişse olası tazminattan mahsbuna; aski halde davacı tarafa SGK’ya veya ilgili kuruma karşı dava açması için önel verilmesine, açılacak bu yeni dava sonuçlanıncaya kadar da, Mahkemeniz huzurundaki işbu davada bekletici mesele yapılmasına, delil listemizdeki celbi talep edilen bilgi ve belgelerin istenmesi için ilgili kurumlara yazı yazılmasına, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 26/02/2019 tarihli ara kararında dosyanın bilirkişiye verilmesi kararlaştırılmış olup, 20/07/2019 tarihinde dosyanın bilirkişiye verildiği, bilirkişinin 7 sayfalık bilirkişi raporunu dosyaya sunduğu görüldü.
Davacı vekilinin vermiş olduğu 03/09/2019 tarihli feragat dilekçesinde, davalı taraf ile vardıkları anlaşma uyarınca davadan feragat ettiklerini, davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir. Mahkememizin 19/12/2017 tarihli duşurmasında davacı vekilinin manevi tazminat talebinden de vazgeçtiği görüldü.
Davalı … vekilinin vermiş olduğu 03/09/2019 tarihli feragat dilekçesinde, davalı taraf ile vardıkları anlaşma uyarınca davadan feragat ettiklerini, davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
Davalılar vekilinin vermiş olduğu 16/09/2019 tarihli feragat dilekçesinde, ihbar olunan… A.Ş arasında manevi tazminat ferilerine ilişkin anlaşma uyarınca davadan feragat ettiklerini, davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
İhbar olunan vekili 17.09.2019 tarihli duruşmadaki beyanında; Feragat nedeni ile davanın reddini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Davadan feragat H.M.K.’nun 307. maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. H.M.K.’nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat bildirimi H.M.K.’nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Açıklanan yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle Reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM
1-Davanın Feragat nedeni ile Reddine,
2-44,40-TL karar harcının peşin alınan 315,94-TL den düşümü ile kalan 271,54-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflar karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden, bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Tarafın yatırmış olduğu gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim