Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/477 E. 2020/795 K. 02.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/477 Esas
KARAR NO : 2020/795
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/05/2016
KARAR TARİHİ : 02/12/2020

Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili … Şirketi’ne … no.lu zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı … plakalı araçta, 27/01/2015 tarihinde … plakalı araç ile çarpışması sonucu hasar meydana geldiğini, hasara uğrayan … plakalı araca 06/05/2015 tarihinde 9.502,00-TL hasar tazminatı ödendiğini, sigortalı aracın kaza tarihinde alkollü olduğunu belirterek 9.502,00-TL maddi tazminatın 06/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş olup, bilahare vermiş olduğu ıslah dilekçesinde talebini 15.072,00-TL’ye arttırmıştır.
SAVUNMA:
Davalı, günlük, haftalık, aylık, yıllık olarak araç kiralama hizmeti verdiklerini, 23/01/2015 tarihinde … nolu sözleşme ile … …’e aracın kiralandığını, husumet itirazlarının bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ZMMS poliçesi kapsamında 3. kişinin zararının ödenmesi sonucunda sigortalı araç sürücüsünün alkollü olması nedeniyle genel şartlar uyarınca ödenen tazminatın sigortalı işletene içe rücu suretiyle tazmini istemine ilişkindir.
Bu tür davalarda sigortacı 2918 sayılı KTK’nın 95/2. maddesi ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarının B-4 maddesi gereğince tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden zarar görene ödeme yaptıktan sonra sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir. Araç maliki ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince sürücünün ağır kusuru, yeterli ehliyete sahip olmaması veya alkollü olması sonucu zarara neden olduğu takdirde sigortacı kendi akidine rücu hakkına sahiptir.
Davacı vekili, davalı tarafından sigorta ettirilen aracın davacı şirket tarafından düzenlenen zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında ödediği tazminatın sigortalısından tazminini talep etmiştir.
Sigortalı ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince sürücünün alkollü olması sonucu zarara neden olduğu takdirde sigortacı kendi akidine rücu hakkına sahiptir.
Dosya kapsamında bulunan poliçe örneğine göre sigorta sözleşmesinin tarafı olarak davalı şirketin ismi yer almaktadır. Buna göre taraflar arasında sigortalılık konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı, davacının sigortalısı olup, sigorta sözleşmesinin tarafı olduğundan ve ZMMS tarafından açılacak rücu davaları da akide karşı açılacağından işin esasına girilerek kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana gelip gelmediğinin araştırılması gerekir. Nitekim Uyuşmazlık, trafik kazasının sigortalı araç sürücüsünün münhasıran alkollü olmasına bağlı olarak meydana gelip gelmediği noktasında toplanmaktadır. Kazanın gece vakti meydana geldiği ancak görüşün mevcut aydınlatma koşullarında far boyu açık olduğu, dava dışı sürücü … …’in yönetiminde bulunan ve Beylikdüzü istikametine seyreden otomobilin … trafik ışıklarında kırmızıda bekleyen … plakalı araca çarptığı ve sürücü … …’in tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulu alkol raporunda sürücünün 1.64 promil alkollü olduğu tespit edilmiştir. Nöroloji bilirkişisi tarafından verilen raporda sürücünün güvenli araç sürme yeteneğini kaybetmiş olup olmadığının tıbbi yönden tespiti mümkün değilse de kazanın oluş şekli uyarınca alkolün olayda münhasıran etkili olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir. Eldeki davada poliçe genel şartları ve rücu ilişkisi uyarınca ödenen zararın işletenden tahsili istemine ilişkindir. Toplanan deliller ve yapılan hasar ödemesi kazanın içeriği ile uyumlu olduğu tespit edilmekle aşağıdaki şekilde davanın kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-9.502,00-TL rücuen tazminat alacağının temerrüt tarihi 04/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 649,08-TL harçtan peşin alınan ve ikmalen yatırılan toplam 267,28-TL harcın mahsubu ile, bakiye 381,80-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen; 29,20-TL peşin harç gideri, 162,28-TL başvuru harç gideri, 105,00-TL ıslah harcı, 213,70-TL posta masrafı ve 1.600,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere cem’an 2.110,18-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*